Cumhuriyetimizin kuruluş yıllarını hatırlayalım.
Ülke uzun yıllar devam eden savaşlar nedeniyle harabeye dönmüş.
Fabrika denen bir kuruluş yok.
Ülkenin kaynakları borçlar nedeniyle yabancı ülkelere devredilmiş.
Kıt kaynaklardan kazanılanlar başka ülkelere borca gidiyor. Genç. nüfus savaşlada feda edilmesi sonucu tarlalar işlenmiyor.
Sanayi yok yatırım yok. Ülkede okuma yazma oranı yok denecek kadar az.
Kadınlar arasında okur yazar ise daha da az. Kadınlar çok ihmal edilmiş.
Ülke tarumar olmuş. Yeni Türkiye Cumhuriyetinin kuruluş yıllarında salgın hastalıkları binlerce insanı yaşamdan koparmış. Ülkede hastane yok, ilaç yok, yiyecek giyecek kısaca tüm ihtiyaç ürünleri yok.
Hastalara bakacak insanlar yıllarca süren savaşlarda şehit olmuş.
Üç kıtaya yayılan, dünyanın en büyük imparatorluğu sonunda Anadolu ve Trakya'daki toprakları ile yetinmek zorunda kalmış.
Emperyalist ülkeler bize bu toprakları da çok görmüşler.
Ülkede yalnış yönetimler sonucu topraklarımız birbiri ardına elden gitmiş.
------------------
İMKANSIZLIKLARLA BU ÜLKE KURULDU
Osmanlı Devletinin son döneminde yaşanılan bu olumsuzluklar altında Atatürk'ün önderliğinde kenetlenen fedakar halkımızla birlikte bize bu güzel ülkeyi bizlere kazandırdı.
Bugün huzur içinde bu topraklarda yaşayan herkes bu fedakar insanları bunu unutmamalı.
Bu fedakarlıkları yok sayıp başka amaç peşinde koşanlar o günde yaşanan olayları, çekilen sıkıntıları iyice hatırlatmaları gerekir.
Bu güzel ülke bize birileri tarafında bize bağışlanmadı.
Her karış toprağı kanla kazanıldı.
Özellikle gerçek tarihinden uzaklaştırılması istenen, kurtuluş mücadelesindeki olaylar çarpıtılarak yazılan tarih kitaplarını okumak durumda kalalan gençlerimiz,o günleri, halkın çektiği çileleri hiç. Bir zaman unutmaması gerekir.
Ülkemiz, tüm dünya ülkelerinin, özellikle bu toprakları işgal etmek isteyen sömürge ülkelerin iştahını kabartıyor.
Gözleri, Asya ile Avrup arasında köprü olan, doğal güzellikleri ile eşi bulunmaz ülkemiz üzerinde.
İç ve dış mihraklarla ülkede kaos yaratılmak istiyorlar. Bugüne kadar çabaları boşa çıktı.
Bundan sonra da birlik ve beraberliğimizi koruyup oyuna gelmediğimiz sürece hiç bir güç ülkemiz üzerindeki emellerini gerçekleştirmez.
Önemli. olan ülke yöneticilerinin birlik beraberliği yanlış yönlendirmemesi. Kutuplaşmanın önlenmesi, halk arasına nifak sokulmasına izin vermemesi. Bunu sağlamada hepimize görev düşüyor.
Özelikle gençlerimiz sorumluluklarının bilincinde olmalı.
-------------
EDİRNE BİR BAŞKA GÜZEL ŞEHİR
Tarihi ve doğal güzellikleri, üç nehri ve birbiri ile barışık insanlarıyla bir başka güzellik taşıyor Edirne.
Her ne kadar gerekli devlet desteği almasa da güzelliklerini bugüne kadar korudu Edirne. Selimiye çevresindeki kazı alanına çeşitli gerekçelerle çözüm bulunamasa da herkesin hayran olduğu bir kent Edirne.
Bu ilde yaşayıp başka illere gidenler Edirne'nin özlemini duyuyor. Edirne hayranı bir vatandaşımızı dediği gibi 22 plakalı aracı gördüğünde içi ferahlıyor.
Ben kısa süreli tatil döneminde bunu yaşadım. Edirne'yi ve güzel insanlarımızı çok özledim.
Bu kentin insanları olarak şehrimizin kıymetini bilelim. Deryada yaşayıp kıymetini bilmeyen balık durumuna düşmeyelim.
Bir TV kanalında Edirne güzelliklerini iki fedakar esnafımızın katkılarıyla izlerken çevremizdeki dostlarımızla mutlu olduk. Az sayıda da olsa iyi ki bu kente aşık Arif Meriç ve Bahri Dinar gibi esnaflarımızı var. Onlara buradan teşekkürlerimi sunarım.