Ülkemizde orman yangınları sonucu yeşil alanlarımız bir biri ardına yok oluyor. Onun yanında evler işyerleri tüm canlılar yangından etkilendi, yok oldu. Ülkemiz ne acıdır ki, yaz aylarında orman yangınlarına maruz kalan Akdeniz ülkeleri gibi yangına karşı gerekli önlemler almada gecikti.
Yangınları önlemede gerekli dersi çıkaramadık. Devletimizin başka alanlarda cömertçe harcanan kaynakları yangını önleyecek uçakların alınması konusunda kullanılamamış. Şimdi bakıyoruz siyasiler sorumluluktan kurtulmak için yapay suçlu arıyor,onun peşindeler. Bu sorun vakit geçirilmeden gündeme getirilip kalıcı çözüm bulunmalı.
------------------------
GİTTİKÇE ÇÖLLEŞİYORUZ
Her yıl tekrarlanan orman yangınlarıyla yeşil alanlarımız gittikçe azalıyor. Orman ysngınlarıyla adeta ciğerlerimi yanıyor. Bir türlü olanlardan ders alamadık. Şimdi de yangını önleme çaresini arama bir daha bu tehlikeyi yaşamama yerine bu tehlike başka sebepler arayarak geçiitiriliyor.
Bu arada Edirne Valiliğinin ormanlık alanlara girilmemesi konusundaki kararı yerinde bir uygulama. Bu konuda halkımızın da çok duyarlı olması, yangına neden olacak şeylerden kaçınması gerekir. Yanan bir ormanın tekrar eski haline dönmesi onlarca yılı alıyor. Çöl haline dönüşen yerler verimsiz hale geliyor yağış dahi almıyor. Özellikle turistik bölgelere yakın yerlerde ve ülkemizin sebze meyve alanlarında meydana gelen orman yangınlarının tahribatı daha büyük oldu. Mağdur olan insanların geçim şartları zorlaştı. Orman yangınları sadece ağaçları yok etmekle kalmıyor. Oralarda yaşamı da yok ediyor. Bitki örtüsü ve tüm canlılar yok oluyor. Millet olarak orman yangınları konusunda gerekli dersi çıkaralım. Bu önlemler lafta kalıp unutulmaya devam ederse gelecek yıl da aynı acıları yaşarız. Atalarımız kadar yeşile, ormana değer versek ülkemiz böyle her geçen yıl çölleşmezdi. Edirne doğumlu Fatih Sultan Mehmet yeşile ormana verdiği değeri belirtmek için"Ağacı kesenin başını keserim"mealinde ferman yayınlamıştır. Bir zamanlar yemyeşil ormanlarla kaplı olan topraklarımız şimdi ne hale geldi. Konut alanı açma tarla açmak için insan yaşamında hayati önemi olan ormanlarımız yok ettik. Hiç olmazsa olanlardan ders çıkarıp bundan sonra ormanlarımız korumak için gerekli önlemleri alalım. Son pişmanlığın fayda etmeyeceğini kabul edelim.
------------
DEĞERİ, YOK OLUNCA ANLAŞILIYOR
Yurdumuzda seyahat ettiğinizde ormanlık alandan geçerken içiniz ferahlar yolu nasıl aldığınızı anlamazsınız Yeşil alanı olmayan çöl haline dönüşen yerlerden geçerken ise içiniz kararır, bir an önce bu yeşil yoksunu alan bitsin diye beklersiniz. Eskişehir ile Konya yolu arasındaki ağaçsız alanda bu duyguyu yaşadım. Bu uzun yolculukta Anadolunun ortasını, medeniyetin beşiği olan toprakların çölleşmesi beni ziyadesiyle üzdü. Bugün bakıyoruz, bazı bölgelerimizde mevcut ormanlarımız da yok ediliyor. Bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük ormanları yakmaktır. Bu yangınlara bizim değil geleceğimiz yamıyor
Ülkenin çöl halini, yeşil yoksunu yerleri görenler ormanların insanlarımız için ne kadar hayati önemi olduğunu daha iyi anlar. Elbirliği ile yeşili koruyalım yeşile düşman olanlarla da elbirliği ile mücadele edelim. Doğayı sevmenin insanı sevmek olduğunu unutmayalım..
------------------
FIKRA
GÜNLÜK YUMURTA
Pazar yerinde yumurta satıcısından yumurta alan adam bir süre sonra sinirli olarak geri döndü.
Yumurtacıya:
"Seni belediyeye şikayet edeceğim. Müşteriyi aldatıyorsun, günlük yumurta diye tabela asmışsın yumurtaların cışk, çürük çıktı" dedi
Yumurta satıcısı alıcıya cevap verdi:
"git istediğin yere şikayet et. Buraya günlük yumurta diye yazıyoruz ama hangi günlük olduğunu yazmıyoruz."