ERGENE

Ağlayan bir Ergene

Ve dargın ve kırgın

Bizler sürükledik onu bu akışa

Zehir zıkkım boşalttık güzelliğine

Ve örttük üstünü

Vize’den Enez’e dolanır durur

Bakışıyla bir bütün Ergene Trakya

Meydan okuyarak yüz yıllara

Sevene sevmeyene

Akışıyla Trakyalı bir Spartaküs

O bizimle kardeşti beklentisiz

Bana iyi bakmadınız der gibi mahsun şimdi

Beni yıkayıp temizleyin artık

Ve bir daha kirletmeyin sakın

Bana mavilerimi verin

Yaşlı gözlerine dokundum son buluşmamızda

Yıllarca ürün verdin ovama

Can verdim tarlama

Sakladı yaşlarını

Sildi kirli mendiline

Üstüne boşalınca fabrika atıkları

Uzunköprü utanır oldu el ederken

Saros söylenir oldu dökülürken

Ege’de bir surat bir surat

Bakışıyla Trakyalı bir Spartaküs

Bir Ergene vardı bir zamanlar

Istıranca kokuluydu şimdi leş

Böyle yazacak coğrafya kitaplarına yüzyıllar

Döne dolaşa süzülürken

Bin bir çiçek ve böceğe can verendi o

O ekersen ekinler boylanır yeşerirdi ağaçlar

Her derde deva her canlıya şifa

Fabrika ormanları isli bacalar

Trakya çöle dönmesin dostlar

İnsan eli nereye değse kuruttu

O artık akışkan yaşayan ölü

En şifalı akarsuyum

Gözümüz gibi koruma zamanı artık

Ona hesap verme zamanı haydi

Uyansın artık canı canlısı

Duruşuyla Trakyalı bir Spartaküs

Elele verip gül ekelim yeniden kıyılarına

Nilüferler süslesin yatağını

Nergis kendine bakınca ayna gibi suyuna

Aşık olsun bir kez daha kendine

Can verirken can vermesin yatağında

Bir yaşayan bereket tanrısı o

Bizden ömür isteyen

Canım Ergene

Necdet TEZCAN