Gazi, ülkesi uğruna verilen silahlı mücadeleye katılan bu mücadeleden sağ olarak kurtulan, fakat yaşamı süresince o günlerin izlerini taşıyan fedakar insanlarımızın adıdır.
Gazilerimiz vatanı uğruna yaptıkları mücadelede yanında şehit olan arkadaşlarına tanık olmuşlar, çoğu kez ölümle yüz yüze gelmişlerdir.
Onlardan anılarını anlatırken, o günleri yaşıyor gibi heyecanlandıklarını, o günleri tekrar yaşar gibi olduklarını görürsünüz.
Kıbrıs’ta yapılan çıkarma hareketine katılan gazilerimiz bunun en canlı tanıklarıdır.
Her zaman gazilerimize sahip çıkmalı saygılı davranmalıyız.
Bazı kendini bilmez kişiler, gazilerimize saygısızca davrandıklarını” Sen nerede gazi oldun” gibilerde yakışıksız söz söylendiğini gazilerimiz ifade ediyor.
Buna izin verilmemeli. Şehir ve gazilerimiz ülkemizde huzur ve güven sağlanması için canlarını ortaya koymuşlardır.
Bu vesileyle tüm gazilerimizin gününü kutlar sağlıklı ve uzun ömürler dilerim.
SU KESİNTİLERİ NE ZAMAN SON BULACAK
Özellikle yeni yerleşim alanı olan Kocasinan Mahallesinde son günlerde çok sık aralıklarla su kesintileri yaşanıyor.
Bu kesintiler aileleri zor durumda bırakıyor. Özellikle yaz günlerinde suyun ne kadar önemli olduğu malum. Mahalle sakinleri soruyor. “Bu birbiri ardına yaşanılan su kesintilerin ne zaman son bulacak,?
FİYATLARI DENETLEYEN YOK MU?
Marketlerde mağazalarda halkın yoğun olarak alışveriş yapılan yerlerde satılan ürünlere baktığınızda sanki döviz fiyatları gibi sık sık değiştiğini ,bir gün önce gördüğünüz fiyatın bir gün sonra arttığını tanık oluyorsunuz. Dolar zammından sonra ürünlerin satış fiyatları yaz boz tahtasına döndü.
Bu fiyatların bu kadar sık değişmesinin sebebi nedir.?
Bunları denetleyebilecek “ Ne bu fiyatı nasıl belirliyorsun “diyecek bir merci yok mu?
Bakıyoruz dolarla ilgisi olan da olmayan da fırsat bu fırsat deyip sattığı ürüne zam yapıyor.
Sonunda bu işin faturası yine halka çıkıyor.
ARAÇ SÜRÜCÜLERİ TEKRAR UYARILMALI
Okulların açıldığı şu günlerde şehir içinde aracını kullana sürücülerimizin hız limitine dikkat etmeleri , bir kazaya meydan vermemeleri gerekiyor.
Şehir içinde sürücülerimizin yapacakları hız belli. Buna rağmen bu kuralı hiçe sayan otobanda gidiyor gibi hız yapan sürücülerimiz var.
Bunlar her an kazaya davetiye çıkarıyor.
Özellikle özel araç sürücüleri ile bazı taksici esnafımız bu konuda uyarılmalı.
Trafik kuralları herkes için geçerli. Onlara riayet etmek de sürücülerimizin görevi.
Bu arada hız sınırını aşan sürücülere gerekli müeyyideleri uygulamak ise bu konuda yetkililerin görevi. Bu tür hız sınırının aşıldığını görmek için ana cadde çevresinde inceleme yapmak yeterli.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
İLK MAHYA SULTANAHMET CAMİİNE
Ülkemizdi ilk mahyanın 1617 yılında İstanbul’da Sultan Ahmet Camiinde kurulduğu sanılmaktadır.
1723 yılında iki ya da daha fazla minareli camilerde mahya kurulması padişah buyruğu ile kesinleşmişti.
İki ve ikiden fazla minareli camileri, ancak padişahlar yaptırabilirdi.
Bunlara “ selatin camileri” denirdi.
Zamanla, her ramazan ayında mahya kurmak gelenekleşti.
Mahya, kandillerin yan yana getirilmesiyle iki minare arasına ip gerilerek yapılan yazı ve resimleme işidir.
Bunları mahya ustaları düzenlerdi.
Mahya kurmak zamanla ayrı bir sanat olma niteliği kazandı.
Bu alanda birçok mahya ustası yetişti.
Önceleri, mum ve yağ feneriyle kurulan mahyalar,camilerin elektrikle aydınlatılmasından sonra, renkli ampuller ve yeni yazılarla yazılmaya başlandı. Günümüzde de bazı camilerde mahya kurma geleneği sürmektedir.
FIKRA
Sarhoşun biri, demlendikten sonra gece yarısı bindiği taksi şoförüne:
-“İstasyona çek “ dedi.
Taksi şoförü:
-“ Burası istasyon efendim”
Sarhoş cebinden 20 lira çıkarıp şoföre verdikten sonra kendisine:
-“Sakın bir dahaki sefere bu kadar hızlı gelme”