Kentimizin kalkınması layık olduğu yere ulaşması için yapılan çalışmalar bu kentte yaşayan herkes tarafından desteklenmeli. Son yıllarda bakıyoruz Edirne Sarayı yeniden yapılıyor. Kırkpınar alan çevresi Turistlerin ilgi alanı olacak. Sağlık müzemiz ise ayrı bir değer oluşturuyor. Bunlar kentimize ayrı bi değer getirecek.
Avrupa’da akıl hastalarının yakıldığı zamanda atalarımız müzikle hastaları tedavi ediyorlarmış. Selimiye çevresi ayrı bir güzellik kazandı. Burası Avrupa ödüllü bir eser. Makedonya (Saat Kulesi) restore ediliyor. Saraçlar caddesindeki binalar eski tarihi görüntülerine kavuşuyor.
Devletimizin Edirne’ye yaptığı bu hizmetler takdirle karşılanmalı ve desteklenmeli. Bir turizm şehri olan Edirne’de yaşayan herkes böyle güzel bir şehirde yaşamanın sorumluluğunda olmalı. Özellikle çevre temizliği konusunda kentimizde yeterli özen gösterilmiyor.
Kentimizi ziyaret edenlerin en çok yakınması çevre kirliliği konusunda oluyor. Ülkemizde hiçbir ile nasip olmayan güzellikleri olan kentimizin güzelliklerinin tanıtımına katkı yapmamalıyız. Bu kentte huzur ve mutluluk içinde yaşayıp bu güzellikleri sahiplenmeyen kentimize zarar verdiklerini kendi huzurlarını kaçırdıklarını, böyle devam etmeleri halinde bu güzellikleri arar hale gelebileceklerini akıldan çıkarmamalı.
Gerek kamunu gerekse kente hizmet gayreti içinde olan son aylarda olumlu çalışmaları olan belediyemizin bu hizmetlerine de halkımız destek vermeli.
Kaybolan güzelliklere yeniden sahip olmak çok zor. Bunun en çarpıcı örneğini Kaleiçi gibi planlı yerleşim alanı olan, eski cumbalı evlerin bulunduğu bir semtte görüyoruz. Bu çirkinlik içinde restore edilen eski tarihi binaları görünce buraya çirkinliğin gelmesine onay verenleri toplum Affetmeyecek.
Avrupa’ya açılan kapıda olan tarihi, turistlik kentimizin ortak değerimiz olduğunu unutmayalım.