KALEM VE SAĞLIK…

Kalemlerimi o hancıda unutmuşum zamansız
Bu nedenle  unutmuşum    şiirce gülmeyi
Güller  gülmeye başladı   bile
Laleler  unutmakta   boynu bükükleri

Şimdi kalem yanımda kale  gibi     yanımda
Kuş yuvaları  yüksek ağaç dallarında yuva
Ben nereye bakıyorum   kuşluktan rüzgarlı
Gidip dönmek yoksa o tünelden

Yıllar geçip  gidince ıssız kaldırımlardan
Beton ağaçlar ormana döner  yakmasak
Gizli sevdalı armonik ceplerde
Sorunsuz    yanıtlar    yanık  testlerde
N.TEZCAN
Kış…
Yine karıyla, buzuyla fırtınayla, soğukla …
En önemlisi de hastalıklarla el ele kol kola geliverdi. Hastaneler şu günlerde tıklım tıklım.Bekleme salonları bile, eski panayırları anımsatıyor. Oturma, yani bekleme yerleri tıklım tıklım.
Ayrıca söylentiler de ortalığı ürkütmekte. Son günlerde Domuz gribi salgını söylenti olarak en başta. Evlerin çoğu    küçük birer hastaneye dönmüş durumda. Bu arada  eski hastalığın da yeniden başladığı giderek yaygınlaşmakta Bazıları yine o günlere dönme yolunda.
En çok beni şaşırtan söylentilerden biri. Önlemlerden Aşı biri ve tıbben en gereklisi AŞI. Zaten bu salgınlardan söz edilince  “AŞILARDAN” demiyorlar mı? Kahroluyorum.
Hatta hala eski usul yöntemlerle uğraşanlar… Kocakarı ilaçlarıyla şifa arayanlar varmış…Ben görmedim ama duydum.
Edirne’miz çok sayıda yeterli hastanemiz var. Hem de donanımlı. Devlet hastanelerinin yanında, özeler  de yeterince hizmet vermekte. Edirne dışında  hatta başka  ülkelerden de gelenler de varmış.
Kafamda bir takıntı daha var:Doktorunu seçmek. Bu bence gereksiz ve anlamsız. Neye göre seçeceksin? Kulaktan dolma bilgilerle. Şunun bunun demesiyle.
Oysa bir doktoru seçmek için en az onun kadar bilgin olması  gerekir kanısındayım.
Hayatta en önemli şeylerden en başı sağlıktır.
“Hayatta olalım, ama ayakta olalım..”    .
Bu ikisi birbirlerini  tamamlar… Ama iyi ve bilimse bakın…