TOPRAKLARIMIZA SAHİP ÇIKALIM

İlimiz sınırları içinde iki yüz bin dönümü aşkın toprağımız nereye ve kime olduğu belli olmayanlara satıldı. Tarım kesiminde geçimini sağlayamayan az topraklı çiftçilerimiz son çare olarak topraklarını satmak zorunda kalıyor.

Şartları uygun olanlar sanayi bölgelerinde işçi olarak çalışmak üzere o bölgelere göç etmek zorunda kalıyor. Bu durumda Çerkezköy ve İstanbul’un farklı semtlerinde binlerce bölge insanımız var . böyle verimli toprakların sakinleri geçim için göçe zorlanmamalı.

Bunu için de tarım kesiminin desteklenmesi gerekiyor. Gecikmeli destekler ve girdi fiyatlarındaki aşırı artışla az topraklı köylülerimiz geçimini sağlayamıyor.

Köylere gittiğinizde eskiden olduğu gibi her yaştan insanı göremiyorsunuz. Köylerimizde sadece yaşlılar kalmış. Onlar çocuklarını ve torunlarını ancak bayram günlerinde görebiliyor. Köylülerin eski güzelliği ,coşkusu yok. Düğünlerde de eski canlılığını göremezsiniz .Toplumun nüvesini, özünü oluşturan köylerimize ve köylülerimize sahip çıkmalıyız .

Köylerde başka illere göç edenler hiçbir zaman köylerini ata topraklarını unutmamalı. Yeri geldiğinde desteğini esirgememeli.

Trakya’mız kültür ve geleneklerine sahip çıkan köylülerimizle farklı bir güzellik kazanıyor.

Bunu farkına varalım, bu geleneklerinin yok olmasına engel olalım.

Bugün köy kahvelerine gittiğinizde bakıyorsunuz sadece ihtiyarlardan oluşuyor. Onlar da eski hatıralarını anlatarak günlerini geçiriyor.

Neşe ve moral kaynağımız olan her fırsatta gittiğimizde huzur bulduğumuz köylerimiz yok artık. Köylerimiz kaybedersek yaşam kaynaklarımızın en önemli olanı yok etmiş oluyoruz.