CHP’de delege seçimleri sonrası rehavet içinde, partiye de gidip gelenlerin sayısı da azaldı. Bazı partililer işin kolayına kaçıp “bundan sonra işler tamam işimiz bitti, bundan sonrası kolay” gözüyle bakılıyor.
CHP’liler yapılacak erken ve zamanında seçimde kendisini mutlak favori olarak görüyor. Aslında “kazın ayağı öyle değil”. Partililere şöyle bir halkın içinde dolaşıp sorunlarını dinlemelerini tavsiye ederim.
Görüşecekleri kişiler kendilerinde olanlar değil farklı siyasi görüşte olan kişiler ve partilerinde bekledikleri performansı göremeye kişiler olmalı.
Halkımız yaşamda zorluklarla karşılaşıp, hayat pahalılığı alıp başını gidiyor, siyasiler birbirini suçlama yarışı yapıyorsa, bunun sorumlusu olarak iktidarı suçladığı gibi muhalefeti de suçluyor.
” Neden doyurucu ses getiren muhalefet yapılmıyor. İktidar partisinin belediye başkanlarını savunacağınıza, beğenmediğiniz yargıya güven yaratmaya çalışacağınıza kendi tabanınıza halkın sorunlarına sahip çıkın. Daha önce görevden alınan belediye başkanları oldu, onlara yine aynı duyarlılığı göstermediniz. Oradan bir oy beklentiniz yok muydu” diye tepki gösteriyor.
Öyle görünüyor ki CHP işi sıkı tutmaz, ucuz kahramanlık peşinde koşup işi hafife alıp” Nasıl olsa halk yine bize oy verecek” beklentisinde olursa bu hesapları boşa çıkabilir.
Geçmiş yılları hatırlayanlar bilir. 5 milletvekilinin seçildiği ara seçimde Edirne’de CHP’nin oy oranı açık farkla öndeydi, bir milletvekili seçimi de Edirne’de yapılacaktı . Partililer “ nasıl olsa seçimi garanti olduğunu düşünüp kulaklarının üzerine yattılar. Diğer taraftan Demirel beş beş diye yurdu dolaştı ve başarılı oldu.
Siyaset kaygan zemin üzerine kuruludur. Özellikle Trakya halkı partilerden beklediğini bulamazsa yeni arayışlara girer.
Belki “ sen hayal görüyorsun “ diyenler olabilir. Meral Akşenerin kuracağı parti eğer merkez sağ düzeyinde olur bir parti görüntüsünden kurtulursa, diğer partilerden olduğu gibi CHP’den de oy alabilir. Şimdiden bu partiye sıcak bakanlar beklentisi olanlar var.
Henüz parti kurulmadan bakıyoruz. Bir CHP Milletvekili, üstelik görevini başarı ile yürüten bir milletvekilinin partiden ayrılması öyle basite alınacak bir durum değil.
CHP hesaplarını yeniden gözden geçirmeli. Öyle klasik söylemlerle siyaset yapma dönemi geride kaldı. Partide görev yapacaklar daha donanımlı ülke sorunlarına hakim toplumun güven duyacağı kişiler olmalı. Yoksa halkın yıllardır dinlediği beylik sözlere hamasi nutuklara karnı tok.
SELİMİYE YANINDAKİ KAZI ALANI DAHA NE KADAR SÜRECEK
Selimiye camisinin görüntüsünü perdeleyen, halkın az sayıda olan gezinti alanını daraltan UNESCO ödüllü Selimiye yanındaki kazı alanını bu şekilde görmeye daha ne kadar katlanacağız.
Belediye alanda yapacağı düzenlemeyi kazı alanı dışına resimleriyle asmış. Fakat iş onunla bitmiyor.
Anıtlar kurulu ve bitip tükenmeyen engeller Edirnelilere işkence yaşatıyor. Böyle aslı astarı belirsiz bir yer için yaratılan zorluklar Edirne halkına yapılacak en büyük kötülüktür. Tamam tarihi eser de bunu bugüne kadar erteleyip çözüm yollarını tıkamanın alemi ne,? Edirne’ye gelen yerli ve yabancı turistler bu harabeliği gördükçe ilimiz ve ülkemiz hakkında ne düşünür.
Caminin fotoğrafını çekmek istese kazı alanı ekrana giriyor. Çevresinde rahat gezip dolaşılmıyor. Bunun bugüne kadar çözümü bulunmalıydı. Sonunda her şey insan için oluyorsa başka illerde yaratılan çözüm yılları neden Edirne’de olmuyor. Bu çirkin görüntüleri daha ne kadar göreceğiz.
******************************************************************************************
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ,?
PASTIRMA BİZE OĞUZLARDAN MİRAS KALDI
Tarihimizde ilk pastırma Oğuz Türkleri tarafından yapıldı.
Savaşçı oldukları için ömürleri atın üzerinde geçen eski Türkler, yola ve savaşa giderlerken yanlarına tuzlanmış at ve sığır eti alırlardı.
Durup dinlenmeye zaman ayıramadıklarından atın eyerine bacaklarının arasına sıkıştırdıkları bu tuzlu et parçaları, günlerce haftalarca süren yolculukları sırasında basıla basıla bastırma( yani ( pastırma) olurdu karnı acıkan atlı eyerindeki bu tuzlu etten bıçağı ile bir parça keser , yerdi.
Pastırma daha sonraları evlerde de yapılmaya başlandı. O zamandan kalma gelenekle en iyi pastırma Kayseri’de yapılmaktadır. Pastırma Türkler tarafından Rumeli’ye de geçmiştir.Sırt, kuşgönü, şekerpare ve dilme olarak dört pastırma türü bulunmaktadır.
TÖVBENİN SEBEBİ
Erkek kadının dizlerine kapanarak:
-“ sevgilim seninle tanıştıktan bu yana artık geceleri barlara gidemiyorum. İçkiyi, sigaralı da bıraktım.kumar da oynamıyorum.
Kadın sevinçle bağırdı:
-“ Ah ne iyi demek beni bu kadar çok seviyorsun.
-“ bilmem ki nasıl söylesem sevgilim..seninle tanıştıktan sonra iflas etimde…