(İstanbul- 04.02. 1976)
Sevgili Necdet Tezcan,
Mektubunu az önce aldım, sevindim. Bir kahvede bir arkadaşı beklerken yazıyorum bu satırları. Hemen şimdi yazmazsam kalır, bir daha da yazamam. Cevapları böyle ertelenmiş, o yüzden yazılmamış nice mektuplar vardır. Çantam da bu kağıt olduğu için buna yazıyorum. Şu anda nerden bulayım başka kağıt?
Gönderdiğin iki şiiri okudum. “Hangi Gerçek” fazlalıklarına rağmen iyi bir şiir. Yani çağrışımlara elverişli ve bir duyarlığı aktarmasını biliyor. Hep böyle yazabilsen ustalaşman gecikmez sanırım.
Mesele konuda değildir, anlatış biçimindedir, teknikte yani, kelimelerin seçilmesinde ve istifte. Bütün iyi şiirler biçim bakımından sağlam olan şiirlerdir. Bunu sağlamalısın.
Dergiler azaldı. Türk Dili, Varlık, Hisar. Bunlar dışındaki dergiler sanattan başka doğrultularda oldukları için, gelmez sana. Yerel gazetelerde de yayınlanması şiirlerinin, çok iyi. Moda olanın dışında kendi sesini bulabildiğin anda sorun çözümlenmiş olur. Yeter ki içindeki ateş sönmesin.
Sonra şu da var. Her şair kendi yolunu kendi açar , taşlarını kendi döşer. Zahmetli bir iştir,evet, ama terlemeye değer.
(1) Doktilo şiirimin yorumunu ben de okudum, ustaca bir açıklama. Şiir, büyük yatırım ister. Bizim, üzerinde düşünmeye gerek görmediğimiz, biz de çağrışımlar yaratmayan, bizi imtihana çekmeyen, terletmeyen şiirler- Bunlar bir şey kazandırmaz bize.
(Behçet NECATİGİL)
(2) Sana Karelerı gönderiyorum.
1.Necatigil’in Varlık Dergisi’nde yorumlanan şiiri.
2- Necatigil’in o yıllarda yayımlanmış kitabı.
-------------------
25.9.2OOO-Ank.
Eğitimci, şair ve yazar İhsan IŞIK’la birlikte (YAZARLAR SÖZLÜĞÜ) nün ikinci baskısının hazırlıklarına başlamış bulunuyoruz.
Gönderilen formu ACELE olarak doldurup en kısa bir zaman içinde İhsan IŞIK veya benim adresime göndermenizi rica ederim.
Selamlar, saygılar…
(Göktürk Mehmet UYTUN)
-----------------
19.10.1987
Sevgili Tezcan,
Gönderdiğiniz mektupları ve havale bedelini aldım. Çok teşekkür ederim. Sizin kadar düzenli ve sık yazamadığım için inanın üzülüyorum.
Ortaklaşa’nın A’dan Z’ye benim emeğimle çıktığını söyleyebilirim. Yalnızca maddi gider imece yoluyla karşılanıyor…
Dostların da dergi satarak ve ürün yollayarak katkıları oluyor.
Gerçekte “Ortaklaşa” sanat-koop üyelerinin ürünlerini gün ışığına çıkarmak için yayınlanıyor. Ancak ben işin içinde olduğum sürece , üyemiz olmasa da gerçek sanatçıların ürünlerine sürekli yer verilecektir. Bu arada gençleri de gözden ırak tutmuyorum.
Sayın Gülhis Bilgenoğlu’nun yazısını ve şiirini değerlendirmeye çalışacağım. Sevgi ve dostlukla…
(Özcan İLTER)
-------------------
Yüzünün Yeryüzüyüm yapıtımdan bir şiir.
ELİ KALEMLİ ADAM
Sen yoksan,
Eli kalemli adam
Yoklar ülkesine dönüşür köyüm
Bir yoksulluk bir eksiklik kol gezer
Su bulunmaz söndürmeye
Çocukların tutuşan özlemini
Sen yoksan
Çağdaş bakışlı adam
Uzağı görem yarına bakan aydın
Bir karanlık çöker mahallenin sabahlarına
Kuzular melemez ekinler başak tutmaz
Çiçekler solar özlemlerimde
Sen yoksan
Bizden biri gibi esmez rüzgar
İçimiz gürlük olmaz, yeşermez orman
Bir başka olur gözlerimde kent
Susuz topraklar gibi sessizce çatlarım
Kurtçuklar böcekler yuvalanır özlemim de
Yüzyıllardır bu toprağın yeni yamalı
Yoksulluk kök salmış temellerimize
Ağaçlar hasta meyveler acı
Nerden baksan yok
Neye baksan bilinçsizlik
Ya çok bulutludur gökyüzümüz
Ya parçalı bulutlu özlemimiz
Bir eziklik duygusu
Sırtımızda kambur
Marazlı büyür çocuklarımız
İpi kopuk uçurtmayız sanki
Ne kapımızın önünde kök salar
Ne çatı altlarında yeşerir
Özlemse umutlarımız
Biz de insanız oysa
Bizler de okur-yazar açmalıydık
İnsanlık okullarında
Fırsat bulsaydı
Bizim de renklenirdi çiçeklerimiz
Dereden su içmezdik bu çağda
Akardı odalarımızda
Bizim de özlem özlem çeşmelerimiz
Gözlerinde çağın pırıltıları
Saçları aydınlığı bilimin
KÜREK BİZDEN Toprak bizden olsun
Haydi en dibe ekelim karanlığı
Işığınla gel aydınlığı getir
Karanlığı karanlıklarda beklet
(N.Tezcan)