ESKİMEYEN MEKTUPLAR - 16

Sevgili   Necdet  Tezcan,
2.  Eylül  tarihli mektubuna  bu  karşılığı  alınca  şaşıracaksın! Çünkü  kaç   ay  sonra. Öyleyim:  bir gün  bakıyorsun,  mektup  konusunda  üç  aylık  işi  birden   yapıyor, ihmallerimi  gecikmeli  de olsa  telâfi  ediyorum. Hocanı  öğrendin  artım.  Tavsiye  ederim,  sen  de  bana  benze!   Bu,  içteki  sevgilerin  yok  olduğunu  göstermez  çünkü.
Mektubundaki  sorulara, kısmen  cevap  verebilirim:  Şiirde  bir “ insan  cevheri”,varsa,   bir  “insan  damarı”  varsa,  ister  yerli   olmuş,  ister  yabancı,  o  şiir  her  yerde  yaşantı  birliği (Einfuhlung)   yaratır.,  duygu  ortaklığı  sağlar.  Yalnız  bir   millete  özgü  motif   katılıkları  bile  insan  sıcaklığında  yumuşar.  Biçim ataklıkları  bile, özde  gerçek  bir  yaşantı  varsa,  doğal  karşılanır.
“Özgürlük,  barış,  bağımsızlık,  devrim… yok  şiirlerinizde”  diyorsun.   Yok,  olmaz  da!  Bu  gibi  güncel   ve  moda politik  kavramların,  öz-şiire  bir  şey  ekleyeceğini  sanmıyorum.  Şiir  ne  nutuktur,  neprotesto, ne  politika.  Çağdan,  çevreden yakınmayı  şiir,  başka  yollardan,  sessizce  hatırlatır.  Elbette  şair  yaşadığı  ortamı  inkar  etmez.  Akar o  ortama  başkaldırması  yaygarasız,  dolayısla daha  derinden  ve  düşündürücü  olabilir.  Sen  katlanmalara  bak!  Hayat bizi,  hacimleri  daraltmaya  zorluyor.  Dağınıklık,  disiplinsizliktir,  kargaşadır.  Yani  demek  istiyorum  ki:  Şiir,  yoğunlaştırmadır,   biçim  titizliğidir .Eski   şairler(Yunus,  nedim,Yahya  kemal, Haşim  v.b)   bunu   biliyorlardı.   Selamlar,  sevgiler. 
(Behçet  Necatigil)
-------------------------------------------------------------------------------
8.OCAK 1994’ EDREMİT
Sevgili   Ağabeyim,
Başarı   dileklerimle  Merhaba  der,  gözlerinden  öperim.28  Aralık  tarihli  mektubunu  aldım.  Emekliliğin  hayırlı  olsun.  Yaşantımızın  ikinci  evresi   bu  dönem.  Daha  çok  yazıp   çizmemiz   gerekir,  diye  düşünüyorum .Evde  oturuyorum.  Herhangi  bir  işe  girişmedim.  On dört  aylık  oğlumu  büyütmeye  uğraşıyoruz.  Yazıyorum,  okuyorum.  Halimden hoşnutum  velhasıl.
Kiraz  Dergisinden  haberim  oldu. Sağolsun Hasan  Akarsu   ürün  istedi.  Bir  şiir  ve  ikinci  sayıda  çıkan  yazıyı  göndermiştim.  İkisini de  değerlendirdi.  Biçim  ve  içerik  olarak  güzel  bir  dergi  Kiraz. Dilerim  uzun   ömürlü  olur.
Süreyya  ağabeyin,  Uğur  Mumcu’ya  dair  kitabını  aldım.   Eline diline  sağlık   güzel  bir  uğraşı  olmuş.  O  kitaba  dair  bir  şeyler  yazmak  istiyorum.
 Ağabeyim,  DAMLA’nın  ilk  sayısından ,  son  sayısına  kadar  olanlarını  eşe  dosta  göndere   göndere  kalmadı  elimde.  Kalanlar bir  iki  sayıyı  geçmez. Eğer  Süreyya  Ağabeyde  fazlası  varsa  bana   ödemeli  olarak  göndersin.  Maddi  yükümlülük   altına   girmesin.  Bizim dergimiz  diye,  bana  gelen   sayıları,  eşe  dosta  peşkeş  çektim.   Ve  ben   Damla’sız  kaldım.
Balıkesir’deki  yarışmaya  ben  de  katılmıştım.  İbrahim  Oluklu  söylemişti.  Senin  de katıldığını.  Bundan sonra  ‘Tövbe’  diyorum.  Adam adam   yazıp  yayınlamaya  bakacağım.  Altı  dosya  hazırlamak   ve  sonunda  hava  almak  ağrıma  gidiyor.  Bu  yarışmada   ödül  alanları   tanımasam   ağrıma  gitmeyecek…
Bursa’da yeni  Biçem isimli  bir  Dergi Yayımlanıyor. Oraya  yaz.  Esen kal   sevgili  ağabeyim… 
(Bülent   GÜLDAL)
-------------------------------------------------------------------------------
Sn.  Meslektaşım
Bayramınızı  tüm   içtenliğimle  kutlar,  sevgi  ve  saygılarımı   sunarım.
NOT:  kitabınızı  aldım. Neşriyatınız zevkle izliyorum.  Teşekkür eder   başarılarının devamını  dilerim. 
(Rafet TOPUZ)
-------------------------------------------------------------------------------
Ord. Prof.Dr.H. V.   VELİDEDEOĞLU
Yürekten teşekkürleriyle  birlikte   en  iyi    dileklerini  sunar.
Güzel  şiiriniz  ruhumun  derinliklerini  okuduğunuzu  gösteriyor;  gözlerimizden  öperim...
Bu şiir  çocuklara  olsun:  
OKULUM
Her  gün sabah  erkenden,
Okuluma  koşarım.
Öğretmenimi   görünce
Çok  sevinir  coşarım

Bekler  beni  arkadaşlar
Irmak,  Emir,  Çınar
Az  ilerde Ece’yle  deniz
Yine  hep  beraberiz

Yollar  taşlı da  olsa
Yollar  karlı  olsa  da,
Kuş  gibi  uçarım,
Okuluma  Koşarım.
(Necdet  Tezcan-  Özlem  Tezcan  Dertsiz)
DÜŞ   TRENİ  Yapıtından