YUKARIDA İTTİFAK VAR, PEKİ İLLER NE  OLACAK?

CHP ile İYİ Parti Genel Başkanları bazı illerde  mahalli idare seçimlerinde  ittifak  yapmayı kararlaştırıldı.

Seçimde İYİ Parti’ye bırakılan iller: Balıkesir, Kocaeli, Konya, Samsun, Trabzon, Kayseri, Sakarya, Gaziantep, Denizli, Manisa.

CHP’ye bırakılan iller: Aydın, Muğla, Tekirdağ, Hatay, İzmir, Eskişehir, Ankara, İstanbul, Antalya, Bursa, Adana.

Peki bu büyük  illerin dışında olan ittifak dışı illerde diyelim iki parti ayrı aday çıkardı .

Seçim sonunda,buraları   ittifak dışı olduğu için bir başka parti adayı belediye başkanlığını kazandı.Bu illerde  de  ittifak olmuş olsa Milli İttifak yapan  partilerden biri kazanmış olacaktı.

Bu  bir anlamda milli ittifaka  zarar vermeyecek mi?

Partililerin de bu konuda henüz bilgi ne yapılacağı konusunda net bir bilgi yok.

Her iki partinin aday çıkaracağı illerde, o ilde oyu çok olan parti meclislerinde  ortak olduğu partinin meclis üyelerine  kontenjan mı verilecek yoksa kaybetse de herkes kendi partisine mi çalışacak.

Bu olmadığı takdirde  İttifak partileri  birbirinin kazanmasını engellemiş,karşı partilerin başarısına katkı yapmış  olmaz  mı?

Sadece bazı illerde ittifak yapıp diğer illerde iki aday çıkardıkları için  başka partilerin kazanmalarına yol açılabileceği  bu ittifak görüşmelerinde ele alınmadı mı?
Bunu önümüzdeki günlerde nasıl uygulanacağını  görenceğiz.

Diyelim,  bir ilde iki parti seçime katıldı. oyların bölünmesi sonucu AK Parti belediye başkanlığını kazandı.

Bu Millet  İttifakına   zarar vermez  mı?

Böyle durumlarda iki partinin oyunu dikkate alarak belediye meclis üyeliği konusunda anlaşma yapılarak iki partinin de  mecliste  temsilini  sağlamaları daha mantıklı olmaz mı?

Tüm bunlar parti üst yönetimlerince dikkate alınacağı kanısındayım. Aynı durum Cumhur İttifakı için de geçerli.

UYMAZ DENGELİ POLİTİKA İZLİYOR

Ak Parti Edirne Belediye Başkan Adayı Koray Uymaz,Genel Merkez’den  yetkiyi almasının ardından meslek kuruluşlarına ziyarete başladı.

Uymaz’ın S.S  Küçük Saniye Sitesi yönetimine yaptığı ziyaretini izledim.

Uymaz, burada  site yöneticilerine  yaptığı  konuşmasında parti üst yönetimlerinin aksine dengeli ve diğer partilileri   suçlamayan üslup kullanıyor.

Konuşmasında  hiçbir partiyi itham edici sözler kullanmadı. Sadece yapmak istediklerini dile getirdi.

Koray Uymaz, seçim kampanyası süresince karşı partilileri  suçlayıcı, kişileri hedef alacak konuşmalardan  kaçınacağını ifade etti.

Bu aslında  olumlu bir yaklaşım.

Gönül ister ki,  partilerin üst yönetiminde olanlar da aynı yöntemi, aynı üslubu  uygulasalar, birbirine ağı ithamlarda bulunmasalar.

Uymaz’ın bu yaklaşımını konuşmasında kullandığı sözcükleri  çok olumlu  bulduğumu ifade ederim.

Çünkü insanlarımız siyasilerimizin  birbirini ağır suçlamalarından kişisel ithamlarından toplumun  bıktı usandı.

Bu konuşmaları duymamak için  halkımız televizyon izlemek istemiyor Bu tür  sokak ağzı  üslup argo konuşmalar  ancak toplumun bölünmesine neden olur.

Bunun sonuçları da gelecekte toplumun birliğini zedeler. Diğer belediye başkan adaylarının aynı üslubu kullanmasıyla Edirne’de  çağdaş ve barışçıl bir seçim propagandası döneminin geçeceğini umuyorum.

Aslında Edirne’ye yakışan da budur.

DURAK YERLERİ OTOPARK ALANI MI?

Edirne merkezde minibüslerin yolcu indirip bindirecekleri ceplen adeta araçların otopark yerleri gibi kullanılıyor.

Bu durum, minibüslerin yolcu indirme bindirmesinde  büyük sorun yaratıyor.

Minibüs sürücüleri, duraklarda araçların park etmesi sonucu yol üzerinde  yolcuları almak ve indirmek zorunda kaldıklarını, böyle  durakların dolu olduğu hallerde  kendilerinin ceplerin boş olduğu durağa kadar gitme yükümlülüğü olmasına karşın güç şartlarda ve risk alarak yol üzerinde  yolcuların inip binmesini sağladıklarını  söylediler.

Şehir içi ulaşımda  minibüs durak yerlerinin araçların park alanın olmaması uyarısında bulunan sürücüler; “ Ne yazık ki, bu soruna bir türlü  çözüm bulunamıyor. Bizler zor durumda kalıyoruz.Buradan  bir kez daha minibüs durakları için gerekli önlemlerin alınması uyarımızı  yineliyoruz" uyarısında bulundular.     

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------          

KENTİN DOĞUSU DA  HAVA AKIMINA  KAPANACAK

Edirne, çarpık yapılaşma sonucu  önde gelen kirli iller arasına girmeye aday.

Kentimize   en çok hava akımının geldiği, kentin havasını temizleyen kuzey bölgesinde yüksek apartmanlarla kaplanması sonucu  Buçuktepe yöresinden gelen hava akımından  kentin yeni yerleşim alanları faydalanamıyor. Yüksek binalar  Edirne’nin yeni yerleşim alanlarına gelecek rüzgarları engelliyor.

Bu yetmiyormuş gibi,  şimdi de doğudan gelebilecek rüzgarın önü kesilmek isteniyor.

Buralara da yapılacak çok katlı  apartmanlarla  Edirne’nin  en önemli rüzgar koridorları iyice  kapanmış olacak.

Edirne üzerinde biriken kirli havanın temizlenmesi için batıdan ve güneyden esecek rüzgarı beklemek zorunda kalacağız.

Şehir plancılarımız,  Edirne halkına bu kadar zararı dokunacak yapılaşmaya nasıl izin veriyorlar? Edirne’yi kirli havalı kent haline getirmek kime yarar sağlayacak.? Bunun zararını özellikle kış günleri nefes almada zorlanan   yeni yerleşim bölgesindeki  Edirne halkı  çekiyor

***********************************************            

BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

AVRUPA GEZİSİNE ÇIKAN İLK PADİŞAH ABDÜLAZİZ HAN’DI

Tarihimizde Avrupa gezisine çıkan ilk Padişah Abdülaziz Han oldu. 21 Haziran 1867 günü Fransa İmparatoru 3. Napolyon’un çağırısı üzerine deniz yoluyla Avrupa’ya gitti.

Fransa’nın Tulon kıyı kentine çıkarak Paris’e geldi. Burada uzun süre kaldı. Uluslararası Paris sergisini gezdi. İki ülkeyi ilgilendiren konularda görüşmeler yaptı.

 İngiltere Kraliçesi Viktorya’nın konuğu olarak Londra’ya da gitti.

 Viyana, Budapeşte ve Rusçuk’a uğradı. 7 ağustos 1867’de ülkesine döndü. Abdülaziz'in Türk hükümdarı kişiliğiyle yurt dışına ilk kez çıkışı Türk dış ilişkileri açısından önemli bir olaydı.