BU VATAN…

Baharın gülleri henüz açmamıştı Edirne’de. Oysa geldiğimin bu yerde katmer katmer ve renk renk açmış bulduk gülleri Hele kırmızı, daha doğrusu kıpkırmızı güller can yakıyor doğrusu.

Oralarda ise gül, çiçek bir yana her yer harabeye dönmüş. Ne ev kalmış, ne bahçe, ne yol, ne insan!.. Göç mevsimi sanki.

Acımasız ve vicdansızlar kırıp dökmüşler her yanı, her yeri..  Tuzak bombalar, her tarafa döşenmiş.

Şimdi, güvenlik güçlerimiz, bu pislikleri temizliyor, canları pahasına.

Ve her gün vatan için toprağa düşen, can veren Mehmetler.. Ağlayan analar, eşler, babasız kalan çocuklar…

Yansıyan görüntüler insanın içini karartıyor. Sanki Türkiye ağlıyor.Her gün şehit tabutları omuzlarda. Her gün canlar yanmakta. Huzursuzluk her gün çoğalmakta ve isyana dönüşmekte. İç buruklukları, öfkelenmeler,… duygular tavan yapıyor. Keskin nişancıları, canlı bombaları, füzeleri var, geberesecilerin.

Bunlar bence insan değil, ya robot, ya uyuşturucuyla dolduruşa gelenler ya da beyni yıkanmış yaratıklar.

İnsan insanı nasıl öldürebilir?. Hem de aynı ülkenin insanları.

Atamız ne demişti bir kez daha anımsayalım: “ Savunma  durumunda kalmayınca savaş cinayettir.”

Halkımıza kulak kabartalım bir de:”Allah’ın verdiği canı allahtan başka kimse alamaz.”

Bu cinayet şebekelerini  iç ve dış odaklar… sizin de canınız cehenneme.

1974’te Kıbrıs Barış Harekatı olmuştu. Eşimin ailesi oralı olduğu için, 1975 yazında adaya gitmiştik, eşim ve çocuklarımızla.

Savaştan yeni çıkmış olmasına rağmen, doğumuzdaki yerleşim birimleri kadar harap değildi. Gözlemlerime göre, Girne’deki otellerin bazılarında  tek tük kurşun delikleri vardı. Bir de Lefkoşe-Magosa yolunun ortalarında yol kenarında , yaralı iki tank.

Güneyden ve Türkiye üzerinden gelen soydaşların yerleşme telaşını da yaşamıştık.

Bizim yerler ise delik deşik yıkılmış bir öreni andırmakta, baktıkça içim acıyor doğrusu. Hem de acıların en acısı çöreklenmiş durumda. Vatan topraklarını böyle görmekten utanıyor, sıkılıyorum.Kartal’da     yaşanan olay da yaşamını yitirenler, acımıza acı kattı bir kez daha. Yazık gidenlere. Böyle kolayca çöker mi koca bina? Yaşamını yitirenlere baş sağlığı dileklerimi iletiyor, kalanlara sabırlar diliyorum. Gerekli özen gösterilseydi, önlemler zamanında alınsaydı olmaz mıydı?

Bakalım rahmetli Uluğ Turanlı Hoca neler demiş

Trabzon’a seslenir Boğaz’da Hisar,

Al ve beyaz açar Artvin’de bahar

Bayrağa seslenir Hortum’da kızlar

Bu bayrak bizimdir, bu vatan bizim.

Kalbimizdeki kor, milli ihtiras,

Anadolu, Trakya en kutsal miras,

İşte ey Edirne ve dinle ey Kars

Bu bayrak bizimdir, bu vatan bizim!

U.T