Şerif Baysalan, basın camiasında farklı özelliği olan bir arkadaşımızdı. Basının her dalı ile ilgilenirdi.
Tok gür sesi kendisiyle bütünleşen sakalı, hoş sohbeti ile Tekirdağ ve ilçelerinde sevilen sayılan basında sözü geçen ağırlığı olan bir basın mensubuydu.
Kendisiyle 1980’li yıllarda Tekirdağ’da çıkan bölge gazetesi Trakya Doğuş gazetesinde bir süre yazı yazdık.
Bugün köşe yazımda yer alan” “Sözüm Ona” adı o yıllardan kalmadır.
Rahmetli Baysalan ile yaptığımız toplantıda bana aretlik köşe yazısının adı şu olsun dedi onda karar vermiştim. Baysalan, katıldığı toplantıları şenlendiren dobra dobra konuşan doğruları çekinmeden söyleyen bir arkadaşımızdı. Mesleğin piri idi.
Özellikle Hayrabolu ilçesinde yok olmaya yüz tutan tarihi eserlerin ortaya çıkması için yoğun çaba harcadı.
Bunda da başarılı oldu.
İnandığı dava için mücadele ederdi. Karşısında kim olursa olsun doğruları çekinmeden söylerdi.
50 yıllık basın yaşamının bir günü boş geçmemiştir.
Basının her dalında aktif olan, tiyatro senaryoları yazan gerektiğinde rol alıp oynayan bu can dostu insan yakalandığı amansız hastalık sonucu yaşamını yitirdi.
Mesleğin duayenlerinden biri olan Şerif arkadaşımızı hiç unutmayacağız.
O her zaman kalbimizde yaşayacak.
Baysalan’a Allah’tan rahmet geride kalan ailesine ve basın camiasına taziyelerimi sunarım.
------------------------------------------------------------------------
VATAN PARTİSİ ADAY TANITIM TOPLANTISI
Vatan Partisi İl merkezinde yapılan Edirne Belediye başkan adayı tanıtım toplantısına katıldım.
Toplantıda yine tanıdık az sayıda partili vardı. Toplantıya ilgi daha önceki yıllara oranla daha düşüktü.
Vatan Partisi sağcılar ile solcular arasında dengeli bir politika izliyor. Bir bakıyorsunuz partililer konuşmalarıyla MHP’yi destekler bir tavır içinde. Bir başka konuşmada solcu grubun yanında yer alıyor.
Genel Başkan Doğu Perincek çoğu kez Hükümetin dış politikasını destekler tavır içinde oldu. Teröre karşı tavrını desteklememek mümkün değil.
Buna rağmen bakıyoruz, bu parti oy olarak halktan gerekli desteği alamıyor.
Binlerce parti politikasını savunan yayınları, ve televizyonu gazetesi bulunmasına karşın seçimlerde Vatan Partisinin oyanı yüzde bire dahi ulaşmıyor
Partililer bunu sorgulaması gerekir.
Bu kadar geniş imkanları olan bir parti neden kendini halka kabul ettiremiyor.” Biz doğru politika izliyoruz halkın yararını düşünüyoruz.
Sonunda halkımız bizi kabullenecek “ gibi beklentilerle ülkemizde siyaset yapılmıyor, siyasetin kuralları ortada ona göre hareket edilmezse sonuç böyle olur.
Siyasette amaç halktan oy alıp parlamentoda sesini duyurmak.” Bizim politikamızı şu ve bu parti savunuyor” gibi temelsiz gerçeklerle işler yürümüyor.
Vatan Partisi siyaseti ülkemizde en eski en köklü siyasi görüşlerden biri.
Fakat bu siyaset her nedense halktan ilgi görmemesi parlamentoda yer almaması, gerekçeleri doğru da olsa bu politikanın halka yansıma eksikliğini, yeterli olmadığını göstermiyor mu?
Toplantıda yapılan konuşmaları izledim. Vatan Partisi Bugün seçime katılan partilerin yer aldığı Milli İttifak ve Cumhur İttifakına da karşı. Peki onun alternatifi ne, onun da ne olduğunu anlamadım.
Aslında bu kadar siyasi yayını, gazetesi ve televizyonu olan bir parti bu imkanları değerlendirip halk nezdinde daha çok ilgi görüp çok eleştirdiği bugünkü parlamentoda yer almalıydı. Vatan Partisi halkın sesi olmalıydı Bu olmadığına göre bu seçimde halktan nasıl bir ilgi görecek onu da seçim sonunda göreceğiz.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
EDİRNE İÇİN ÖRNEK TANITIM
Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan Belediye meclisi toplantı salonunda Çin’den Edirne’yi ziyaret amacıyla gelen turistlere kenti tanıtan bir toplantı yaptı.
Başkan önce Edirne’nin konumu ve tarihini yanındaki Çinli tercüman kanalıyla konuklara iletti.
Gerçekten detaylı olarak hazırlanan bu konuşma Edirne’yi ekonomisi ve konumu güzellikleri dahil tüm yönleriyle tanıtan bir konuşmaydı.
Daha sonra ekranda Çince yine kentin güzellikleri ekrana geldi. Gerçekten bu detaylı tanıtımı hazırlayanlara ve konuklara sunan Belediye Başkanı Gürkan’ı kutlamak gerekir.
Çinli misafirler konuşmaları can kulağı ile dinledi, Görüntü alıp not tuttular. Kentimizin tanıtımı böyle detaylar dikkate alınacak şekilde sunulduğu zaman çok dana etkili oluyor.
Son yıllarda Uzak Doğudan gelen turistlerin ilgi alanına giren Edirne bu tür tanıtımlar ve halkımızın vereceği hizmetlerle bu ülkelerden gelen turist sayısının artacağını umuyorum.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
HAHAM OLAMAM YA
Bekri Mustafa, bir Yeniçeri, bir Cebeci içki içmekten Bostancıbaşının huzuruna getirilir.
Bostancıbaşı sorar: “Sen kimsin?”
“Yeniçeriyim.
“Ağa, ben de yeniçeri ağasıyım vurun 50 sopa.”
“İkincisi cebeciyim deyince ağa da ben de cebeci başıyım vurun 50 sopa”
Sıra Bekri’ye gelince Bekri: “Haham’ın odacısıyım” der.
Bekri’nin bu sözleri üzerine Bostancıbaşı yutkunur…
“Ben de Haham olamayacağıma göre salıverin keratayı” der.
------------------------------------------------------------------------------------
SARI ÇİZMELİ MEHMET AĞA
İsmi ve adresi eksik olan kişiler için” Sarı Çizmeli Mehmet Ağa” deyimi kullanılır.
Bu deyimin hikayesi şöyle:
İzmir’in önde gelenlerinden zengin bir zatın ,Aydın ilinden bir misafiri gelecekmiş.Adam , misafiri karşılamak için uşağını tren istasyonuna gönderirken,misafiri nasıl tanıyacağını da tarif etmiş.
-“ Uzun boylu, efe bıyıklı, sarı çizmelidir. Elinde gümüş saplı kamçısı vardır,ismi de Mehmet Ağadır” demiş.
Tren gelmiş yolcular vagondan birer ikişer inmeye başlamış. Uşak yolculardan hangisine sahip çıkacağını kestirememiş.
-“ Aydın’dan gelen Sarı Çizmeli Mehmet Ağam!” Diye bağırmaya başlamış. Yolcular arasında gülüşmeler başlamış.
Sarı Çizmeli Mehmet Ağa sözü böylece bütün yurda yayılmış.