Geçtiğimiz gün çok eski dostum ve siyasi yoldaşım sayın İlhan KESİCİ ile Beykoz’daki evinde uzuz,uzun gerek yerel gerekse ülke gündemi hakkında bir sohbet toplantısı yaptık.
Bu görüşmede Sayın KESİCİ’nin öne çıkardığı en önemli mesaj,ne olursa olsun bu ülke insanının bir birini her zaman ve şartta mutlaka sevmeye devam etmesi ve saygı göstermesi olduğunu söyledi.
Ülkenin içinde bulunduğu gerek siyasi ve gerekse ekonomik durumdan bizi çıkaracak en büyük formül budur dedi.
Yeni dönemde Türk iyenin en çok ihtiyacı olan şeyin,ülke ekonomisinde ve yönetiminde şeffaflık ve adaletin tam anlamı ile yerleşmesi gerektiğinin altını çok kalın çizgiler ile çizdi.
Bu sözlerden bana göre çıkan anlam kesinlik ile çıkan mana şu ”DEĞİŞİM ŞART”
Açık olan gerçek şu ki, AK Parti’nin bu zamana kadar olan icraatlarında böyle bir yönetim tarzı olmadığı gibi bunun tam tersi bir akıl ve fikir ile ülkeyi yönetmeye çalıştığı gün gibi ortada iken,bundan sonrada bundan vazgeçmesi hele şu konjektürde imkansız gözüküyor.
Mevsiminde çok ucuz olması gereken sebze ve meyvelerin bile ateş pahası olduğu şu günlerde aynı yönetim tarzının devam etmesi ve değişim olmaması halinde birkaç ay içerisinde ekonomik olarak bizleri nelerin beklediğini anlamak için alim olmaya lüzum yok.
Kaldı ki siyasi olarak da durum bundan daha vahim gözükmekte.
İşte demokrasinin bir ülke için en büyük faydası burada devreye girmekte.Yani kilitlenen ekonomiyi ve siyasi durumu düzeltmek için yapılacak en iyi ve güzel yol hilesiz,hurdasız bir seçim ve her kesin bu seçime saygı göstermesi.
Bunun dışındaki her durum ülkeyi mevcut durumundan daha vahim hatta felaket ölçüsünde bir yerlere götüreceği dünya tarihinde ispatlı gerçekler ile dolu durumlar olur ki bundan en büyük zararı da bu işlere tevessül edenler görürler.
Lafın kısası,24 Haziranda Türk halkının sandığa yansıyacak iradesini herkes paşa,paşa kabullenmek ve bir birine eskisinden daha fazla sevmek zorundadır.
İşte böyle olursa bu ülke kendi dinamikleri ile aşamayacağı zorluk ve güçlük yoktur.
Bunun aksi hareketler sadece ve sadece bu ülkeyi gerçek manada sevmeyen ve esas dış mihrakların en çok istediği şeye hizmet eden işleri yapan kişilerin ve kurumların işi olacaktır.
Her ne olur ise olsun. birlikteliğimizi bozmamak en büyük işimiz olmalıdır. Gerçek zafer işte bu olacaktır…
Sevgi ile kalın…
