Edirne kış aylarında kar bir yana yeterli oranda yağmur dahi almadı.Böylece toprak suya hasret kaldı.
Bu mevsimde aralıklarla devam eden yağışlar “kuraklık son buldu” diye yorumlanamaz.Bir çiftçimizin dediği gibi “Bu aylarda yağan bahar yağmurlarının toprağın alt kısmına inmesi çok zor.Yağış sonrası tarlamı sürmek için gittiğimde toprağın altının kuru olduğunu gördüm.
Bu da gösteriyor ki, kış aylarının yağışı yaz yağışlarına benzemiyor.Yağan yağmur toprağın üst tabakasında kalıyor.Hava sıcaklığının da bu mevsimde yüksek olması nedeniyle yağışın toprağa etkisi azalıyor.”görüşünde.
Bu da gösteriyor ki, bu yıl kurak bir mevsim geçireceğiz.Nisan ayanda gelen yağışlarne kadar kuraklığı önleyecek bekleyip göreceğiz.
Kuraklık dikkate alınıp gerekli önlemler alınmazsa, gerek içme suyunda gerekse tarla sulamalarında zorluklarla karşılaşmak kaçınılmaz olur.
Özellikle çok suya ihtiyacı olan çeltik gibi ürünlerin sulamasında farklı çözümler getirilmesi gündeme gelmeli.
Bölgemizde suda tasarruf her alanda yaygınlaşmalı.İçme suyunda sıkıntı yaşayan Keşan belediyesi evlerde kullanılan suda tasarruf sağlamak için her eve fazla su sarfiyatını önleyecek bir aparatı ücretsiz olarak dağıttı.
Aynı yöntem kentimizde de uygulanması yararlı olur.
Tüm uyarılara rağmen su tasarrufuna gerekli özeni göstermiyoruz.
Bu konu okullarda öğretmenler tarafından öğrencilere de anlatılmalı.Böylece öğrenciler ailelerine de tasarruflu su kullanma önerisinde bulunur.Bu arada su tasarruf konusu belediyeni abonelere verdiği su faturası ödeme belgelerinin bir kenarında yazı ile uyarı şeklinde duyurulabilir.
Onun yanında şehrin belli yerlerinde suyun idareli kullanılması konusunda afişler asılabilir.
Bahar ayında gelen kısa süreli yağışlar kuraklığı önleyecek şeklinde bir beklenti olmamalı .
--------------
FIKRA
CİMRİ
Nasrettn Hoca’nın tanıdıklarından biri hem çok cimri,hem de çok boşboğazmış.hoca ona muhtaç almamaya dikkat edermiş.Hoca ile cimri komşusu bir gün pazarda karşılaşmış.
Cimri:
”Yahu hoca, demek sen parayı çok seviyorsun bunun bir nedeni var mı.?”
Hoca boşboğazlığı sevmediği için lafı kısa kesmek istemiş.
“Nedeni olmaz olur mu dostum? Elbette bis sebebi var.O da senin gibilere muhtaç olmamak” demiş
