3 gün süreyle basın mensubu arkadaşlarımızla birlikte Antalya Yerel Basın Birliği Çalıştayı’na katıldım.
Ülkemizin dört bir yöresinden gelen yerel basın mensuplarıyla; üç günlük süre zarfında konuşmak, tanışmak ve sorunları irdeleme imkanımız oldu.
Ülkemizin her yöresinden gelen basın emekçilerinin sorunları birbirine benziyor. En önemli sorun, mahalli basın mensupları geleceklerinden endişeli.
Türkiye’de mahalli basın çalışanları ve yöneticileri Avrupa ülkelerinde olduğu gibi basın ağının lokomotifi olmak istiyorlar. Bu koşulların yaratılmasıyla bunu başaracaklarına güvenleri tam.
Antalya Belediye Başkanı Menderes Türel, basınla iyi ilişkileri olan AK Parti içinde söz sahibi aynı zamanda parlamenterlik deneyimi olan bir belediye başkanı.
Birçok demokratik kuruluşlarında görev almış sülalece politikanın içinde olan bir belediye başkanı. Bizleri görevlendirdiği ekibi ile en iyi şekilde ağırladı ve Antalya’nın güzelliklerini tanıttı. Bu konuda kendilerine teşekkürü bir borç bilirim. Bu arada yurdumuzun başka illerinden gelen basın mensupları arasında Edirne’yi bölgemiz basın kuruluşlarını da tanıtma imkanı bulduk. Bir anlamda Edirne’nin tanıtımına katkı sağladık.
Antalya, yüksek Toros dağlarını arkasına almış bir verimli ovada Akdeniz’in kıyısında bir turizm kenti. Ülkemizde en çok turist alan kent. Hava alanına kısa sürelerle yurtiçi ve yurt dışından kısa sürelerde uçaklar kalkıp iniyor. 500 bin yatak kapasitesiyle Antalya özellikle yabancı turistler için cazibe merkezi. Çevrede bakıyorsunuz Rus’lar başta olmak üzere birçok ülkeden turistler var. Otellerde hizmet veren elemanlar eğitimli. Antalya Belediye Başkanı Türel bu imkanı şehrin gelişmesi yönünde kullanmış. Bakıyoruz başka illerde bulunmayan birçok tesis burada var. Bir hobi bahçesi yapılmış, yetkililerin ifadesine göre bu bahçe Türkiye’de tek.
Gezimiz sırasında Antalya Rehabilitasyon Merkezi’ni ziyaret ettik. Geniş alanda kurulan tesislerin önderi Belediye Başkanı’nın eşi, bize tesis hakkında bilgi verdi. Hava alanı yanındaki uçak gösterisini izleme imkanımız oldu. Her ülkenin uçaklarının bürosu var burada teşhir ediliyor ve tanıtım yapılıyor. Milyonlarca insan seyir için gelmiş bu arada uçak gösterisi izleniyor.
Teleferikten Antalya’nın kuşbakışı izlenmesinin ayrı bir güzelliği var.
Türkiye Yerel Basın Birliği’nin Edirne’de örgütlenmesini sağlayan Erdoğan Demir kardeşimi bu başarıda önderlik etmesi nedeniyle kutluyorum. Önemli olan çok üyesi olup bu tür etkinliklerde sesi duyulmayan basın dernekleri değil; Türkiye yerel Basın Birliği gibi yerel basının sorunlarına sahip çıkılması.
Bu ve benzeri basın sorunlara Yerel Basın Birliğinin buradan sonra da artan gücüyle sahip çıkmayı sürdüreceği kanısındayım.
ANTALYA’DA HAFTA SONU İKİ GÜN GAZETE ÇIKMIYOR
Toplantıda Antalyalı yerel basın mensubu arkadaşlarımızla konuştuk. Onların imkânları bizlerden çok daha iyi.
Basın mensupları mahalli yönetimlerden destek görüyorlar. Nüfusu 2 milyonu aşan bu ilde Cumartesi ve Pazar günleri mahalli gazeteler çıkmıyor. Hafta içinde sadece beş günde gazeteler yayında.
Bu ilde kadınlar için ayrı plaj var. Orada kadınlar kadın kadına denize giriyor. Bu uygulamaya ilk zamanlar tepki gösterenler olmuş. Daha sonra bu uygulama benimsenmiş.
İktidar imkanlarını arkasına alan, ülkeye yüksek oranda KDV imkanı sağlayan bu ilin çevresi şantiye gibi, inşaatlar devam ediyor.
Şehrin daha da büyümesi sorunları da beraberinde getireceğinde korkuluyor. Antalyalılar bu durumda kentin güzelliğini kaybedeceği endişesini taşıyorlar.
Bu arada Antalya Belediye Başkanı Menderes Türel’in bir randevusundan feragat ederek basın mensupları ile birlikte olması mahalli basının bu tür etkinliklerine katkı yapacağı açıklaması, Yerel Basın Birliği etkinliğinin buna örnek olduğunu belirtmesi diğer illerin mahalle yöneticilerine örnek niteliğindeydi. İzlediğim kadarıyla mahalli basın birlik ve beraberlik bağlarını güçlendirmesi halinde ülkede etkinliğini daha da artıracak ve söz sahibi olabilecek. Basın temsilcilerinin böyle parçalanmış hali devam ettiği sürece gücü sosyal medya karşısında daha da azalacak. Bu hepimizin kulağına küpe olmalı.
********************************************
BUGÜN 1 MAYIS EMEKÇİLERİN BAYRAMI
Bir Mayıs’ın çalışan kesim, emeği ile geçinenler açısından ayrı bir önemi vardır. Emekçilerin bugün kazandıkları tüm haklar bu günde işçilerin yaptıkları sınıfsal mücadele sonucu elde edilmiştir. Yurdumuzda 1 Mayıs kutlamalarında acı günler yaşandı. Taksim’de onlarca işçi kutlamalar sırasında bugüne kadar failleri bulunamayan saldırı sonucu yaşamını yitirdi. İşçi hakları her zaman güçlükle, fedakarlıkla bazen de kanla, canla elde ediliyor. İşçiler haklar verilmez alınır anlayışı ile sorunlarına sahip çıkması sonucu sosyal ve ekonomik haklara kavuşuyor.
Bu hakları başkalarından bekleyenler bir süre sonra verilen hakların tekrar geri alınmasıyla yüz yüze kalıyor. İşçi haklarını kısıtlayarak onların yasal haklarına engel olarak demokrasi güçlenemez. Bunun beklentisinden olanlar bir süre sonra yanıldıklarını anlamışlardır. Bugün yine kısıtlı imkanlarla emekçiler bayramını kutlayacak, Verilmesi gereken hakları için haykıracak.
Dileğimiz 1 Mayıs Emekçi Bayramı’nın huzur içinde kutlanması. Bu duygularla tüm işçilerimizin bayramını kutlar en kısa sürede haklarına kavuşmalarını dilerim.
