Bayramla birlikte aşırı sıcaklar (kırk derecelere varan ve geçen) gündeme girince, yani sıcaktan durulmaz konuma gelince ver elini Kıyıköy’e
Kıyıköy Kırklareli- Vize ilçesinin Karadeniz kıyısındaki beldesi. Turistik varsıllıkları ve serinliği ve deniziyle ilginç bir belediye.
Kıyıköy’e Vize ve Saray üzerinden ulaşılır….
Oralı olduğum için Vize üzerinden gitmeyi uygun bulduk.
Kırklareli, Pınarhisar derken Vize. Daha kapıyı açar açmaz içimize dolan ıhlamur kokuları…
O cadde ben bildim bileli ıhlamur ağaçlarıyla bezeli. Hepsi de kocaman kocaman olmuş ben görmeyeli. O bölgenin ve iklimin yapısı ıhlamurları çok seviyor olmalı…
Vize’ye varınca özlediğimiz yemeği bulamadık, ramazan nedeniyle olmalı. Neyse, bir köftecide açlığımızı giderdik. Ve aynı zamanda sıcaklık düşmeye başlamış, serince bir rüzgar minareyi vınlatmasa bile,serinliği yetiyordu.
Vize-Haber Gazetesi’ne de uğradıktan sonra Göztepe’ye çevirdik yönümüzü. Göztepe’den sonra orman başlar, Istıranca Ormanları… Kömürköy’den Kıyıköy’e doğru gidersek; sıcaklık azalmayı sürdürüyordu.
Kıyıköy’e vardığımızda, sıcaklığın 8-10 derece azaldığını hayretle gördük.
O sıcklardan sonra, bu Karadeniz ve Orman kokulu hava büyük bir nimetti bizim için.
Bu yıl da arkadaşlarımızın, yani Türkan ailesinin pansiyonuna sığındık. O sıcakları Edirne’de bırakmanın mutluluğu da bizi ayrıca mutlu etmişti. O gece dostlarımız balık bulunca dünyalar bizim oldu. Kazan dere ve Papuç D iki yönden Karadeniz’le kucaklaşmakta…
Dere kenarlarındaki olanaklar ve güzellikler yerli yerinde durmakta, hele papuç Dere’nin kıvrıla kıvrıla denizle buluşması, içinde kayıkların oynaşması görülmeğe değerdi doğrusu. Kıyıköy’ün yaz kalbi oralarda atıyordu sanki. Ayanikola Manastırı ve Selves güzellikleri de ayrı tablolar gibi, ziyaretçilerini bekliyor gibiydi. (Duyumlar sürecek bilesiniz)
BESLEME
Güz asmadan düşenler
Közlendi can evimde
Beklentilerime bir rüzgar/kondu
El değmemiş ırmak
Köşe kapmaca oynamaktı niyeti
Eli değdi çiçeklendi
Meşe gülü dalında mor sarmaşık
İçime sığdırdığım yaban
Kükremede beklerken
Her gün yeni canlar genç mezarlar
İki gözü bin bir çeşme şırıldar yüreğim
Besleme şu kart öcünü artık besleme
Ne varsa içimde hepsi kapıya dayandı
Martı çığlıklarını çoğaltır
Kanlı dağlarda acılı yuvalar
Semayesi kan, can, göz yaşı
Bunlar nasıl örgüt kan topu
Öfkeme yeni öfkeler ekler son arzum
Bayram şekerine bile
Kara-kanlı ben-ekler
N.T
