Ülkemizde son yaşadığımız deprem felaketi deprem bölgesi dışındaki illerin de ana konusu olmalı.”benim ilim deprem kuşağı dışında burada deprem olmaz” anlayışı geçerli olmamalı.
Bunu doğru olmadığının çeşitli örnekleri var. Deprem olmayacak yerlerde geçmiş yıllarda büyük depremler olmuş.,Edirne de bunlardan biri.
Bir asır önce yaşanılan büyük yıkıma neden olan depremin günümüzde de olmayacağını kim garanti edebilir.?
Depremlerde en büyük zararı konutlar ve içinde yaşayan insanlar görüyor.
Bir ömür geçireceğimiz, içinde huzur ve güven içinde olmamız gereken binaların sağlıklı ve depreme çok dayanıklı olması gerekir.
Bölgemizde konutları denetlemekle görevli olanların bu görevini yeterince yapıyor mu ?
Bu alanda gerekli denetimler eksiksiz olarak yapılıyor mu? Konutlarımızda kullanılan inşaat malzemeleri istenilen düzede mi?
Tüm bu konular bölgemiz için de geçerli olmalı. Avrupa ülkelerinin toplamından daha fazla müteahhidin bulunduğu, bu işin yapılması için hiçbir öğrenim gerekmeyen bir işte suiistimal olmayacağına kim garanti verebilir.?
Rantın dönebileceği bu işlerde yapanlar görevlerini layıkıyla yapıyor mu?
İnşaat sektörünün en geçerli ve akçeli iş olduğu, rekabetin yaşandığı bir zamanda kolay kazanma yolunu seçip depreme dayanıksız binaları da yapacağı göz ardı edilemez .
İlimizde de konutların depreme dayanıklı olup almadığı konusunda da yakınmalar var.
Ne yazık ki, bu talepler yeterince dikkate alınmıyor.Rantın en geçerli çözüm olduğu, bir işte yasal olmayan işler de yasal kılıfına uydurulabiliyor.
Bu arada görevini yeterince yasal sınırlar içinde yapan güvenli konutlar inşa eden müteahhitlerimizi bu konuda görevli olanlar tenzih ederim.
Ülkemizde büyük yıkım yapan, halkımızı acılara boğan son deprem, herkesi oturduğu konutların ne kadar sağlıklı olduğu konusunda endişeler yarattı. Yüksek katlı binaların altında bulunan işyerleri denetlenmeli .kolonları kesilip kesilmediği kontrol edilmeli. Özellikle inşaatlarda kullanılan malzemeler istenilen düzeyde olup olmadığı incelenmeli.
------------
KENT KONSEYİ TALEPLER DİKKATE ALINMALI
Tüm illere ve bölgemizde kentlerin sorunlarını özellikle binaların sağlıklı olup olmadığı konusunda duyarlı kadrolardan oluşan kent konseylerimiz var.
Bölgemizde de Kent Konseyi kendi alanında önemli, başarılı görevler yapıyor.Mahalli idarelere ve diğer kurumlara kentin sorunları konusunda uyarılar yapıyor.Mahalli yönetimlerin pek sıcak bakmadığı işlerine müdahale ediyor dediği kent konseylerinin uyarıları dikkate alınmalı.Dileğim o ki, bu depremin ardından Edirne’deki çarpık yapılaşma konusu , Kent Konseyi tarafından gündeme getirilecektir.Bu konu tüm illerde olduğu gibi ilimizde de önemli konu olarak dikkate alınmalı.
Eminim ki, yapılan denetimler sonunda bir çok aksaklıklar , yapılaşmadaki eksiklikler tespit edilecektir.Bu konuda deneyimi olan bir uzmanla Edirne içinde bir tur attık .Ben bu konuları bilemem onun anlattıklarına göre ilimizin yapılaşmada çok eksiklikler var, konut alanları sıkı denetimden geçirilmeli.Edirne belediyesi denetimlerindeki eksiklikler konusu uzun yılardır gündemde.İlimizdeki binalarda yapı denetimi sağlıklı bir şekilde yapılıyor mu?
Rantın ön planda olabileceği, bu sorunlar ne yazık ki bölgemiz için de geçerli.
Konutlarda yaşayan insanlarımızın huzur içinde yaşaması için yapıların denetlenmesi sağlıklı olup olmadığının kontrol edilmesi gerekir.Yaşadığımız son deprem felaketi bu alanda görevli olanların şapkalarını önüne koyup yaptıkları işlerin ne derece sağlıklı olup olmadığını gözden geçirmelerini, denetim yapanların da görevlerini eksiksiz yapıp yapmadığı gündeme getirmeli.Belediyeler de rutin işleri dışında bu konuyu tartışmalı .Bu alanda denetimleri farklı sebeplerle yerine getirmeyen personelleri konusunda önlem almalı.Çünkü depremin ne zaman nerede olacağı belli olmaz.
-----------
İŞİN SIRRI
At çalmak amacıyla bir ahıra giren hırsız yakayı ele verir.
Atın sahibi merakla hırsıza sorar:
“Bu at hırsızlığın sırrını bana söyler misin.Eğer söylersen seni serbest bırakacağım” der.
At hırsızı bu teklifi, kabul eder.
At sahibini göz önünde atın yularını çözer gemini vurur.
Atın üzerine binip dörtnala uzaklaşırken at sahibine şöyle bağırır:
“işin sırrını öğrendin mi, işte böyle.”
