Her sabah yatağımızdan kalktığımızda endişe ile gözlerimizi açıyoruz.”Acaba bu gün hangi ihtiyaç ürünümüze zam geldi” diye endişe ediyoruz. Bu zamlar el insaf boyutunu da aştı.Hangi kılıfa uydurulursa uydurulsun sonunda ceremesi halka yansıyor fatura topluma çıkıyor. İnsanlarımız çarşı pazarda fiyatların  her gün değiştiğini gördükçe  sinir krizi geçiriyor.Halkın geliri belli, giderleri ise kat kat artıyor.Bu koşullarda sağlıklı huzurlu yaşamak mümkün mü?

 Bir arkadaşım iyice bunaldığını,  üniversiteyi bitiren iki evladının işsiz olduğunu, tek maaşla ev geçindirme gayreti içine  olduğunu belirterek” Kendinizi benim yerime koyun.Bir yanda evin ihtiyaçları diğer tarafta delikanlı çocukların ihtiyaçları.İçim parçalanıyoruz.Har akşam soruyorum. İş için baş vurduğunuz yerlerde sonuç alabildin mi?” Diye .Boyunlarını büküp olumsuz cevap veriyorlar.Taşı sıksa su çıkaracak  en verimli çağındaki gençlerimizin işiz güçsüz dolaşmaları ülke yöneticilerinin en büyük ayıbı.İnsan neden 15 yıl okullarda  okur.? Tabii ki, bir iş sahibi olsun diye.

Okullarından mezun olurken sevinç içinde olan gençler işsiz güçsüz  kalınca acaba “ben neden okudu” diye hicap duymaları normal değil mi?.

Şimdi bakıyoruz, bazı emekli dernekleri ülkeyi  bu badireden kurtarmak için çaba peşindeler.Birbirlerine sosyal   medyadan mesaj atarak sözde kurtuluş reçeteleri sunuyor.

Adama sormazlar mı? bu kadar zaman geçti.Ülke bu hale   bir anda gelmedi.Yılların birikimi olarak önümüze çıktı.Şimdi kalkmış.bu dertlerden kurtulmak için ahkam kesiyoruz.

Bunları geçin beyler.”Eski çamlar bardak oldu” diye bir halk deyişi vardır.Bizim önerilerimiz yeterli olsa ülkemiz bu sıkıntıları yaşamazdı.Bunda hepimizin günahı var.

---------------------

BİR KİLO ŞEKERİN FİYATI ÜÇ KAT ARTMIŞ

Kurtuluş savaşı önderlerinin o yokluk zamanında ülkemize kazandırdığı fabrikalar bir biri ardına özelleştirme adı altında satıldı. Bazılarımız “Çok iyi oluyor.Devlet bu fabrikaları işletemiyor.özel sektör daha iyi çalıştıracak” diye alkış tuttu ve destekledi.Şimdi gelinen nokta ortada.Bu devlet kuruluşlarımızca üretilen şeklere bir yılda 3 kat zam geldi. Kilosu 8 lira olan şeker bugün 24 lira  .O da piyasada yok. Bu özelleştirme furyasına destek verip devlet kurumlarının yok olmasına çanak tutanlar şimdi bir yerlerine kına yaksınlar.Bu olanlar karşısında onlar daha çok feryat ediyor.Fakat iş işten geçti.Halkın tüketim ürünlerine gelen zamlar doğrusu akıl karı değil .”bu olmaz denilen uygulamalara tanık oluyoruz.Her şeyden acısı baz çevreler hala bu olanlara duyarsız. Üzerlerine ölü toprağı örtülmüş gibi.Hani şairin dediği gibi  “celep sopasını kaldırdığında kahraman edasıyla salhaneye koşan koyunlara” benzer hale geldik.

  Ben yöneticilere suç bulamam .Bir ülke halkı layık olduğu şekilde yönetilir.Bunu değiştirmek ise çok zor.Özellikle bu olanlara alkış tutanlar çok iyi oluyor diyenler çoğunlukta olduğu sürece  yapılan çabalar  sonuç vermez.Sonunda iş Allah’a havale ediliyor.Dilerim bu günler de arar hale gelmeyelim.

--------------------------

GENÇLERİN YURT DIŞINDA İŞ  ARAMALARI NORMAL

Bazılarımız “ülkede iş çok  gençler iş beğenmiyor” benzetmesi yapıyor.El insaf.üniversiteyi bitiren bir genç sıradan bir işe eğitim gerektirmeyen bir yere girmek isteyip giremiyorsa.Ona ne demeli.Gençlerimizin hayallerini yok ediyoruz.Bu aslında geleceğimiz için de  çok endişe verici bir durum.Bugün için ülkemizin geleceği açısından en acil durum gençlerimize iş imkanı sağlamak.Bunu yapmadığımız takdirde en önemli görevimizi ihmal etmiş sayılırız.Onun dışında çözüm yolları hikaye.  Sosyal medyada çözüm reçetesi sunanlar bu konuya da ağırlık vermeli.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.