Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan iyi niyet göstergesi olarak yaptığı açıklamada “ Edirne’de kimse aç kalmayacak ” diye açıklama yapmış. Bölgemizde ve ülkemizde insanların açlık meselesi Mahalli idarelerin çözebileceği boyutu aştı.
Mahalli yöneticiler özellikle muhalif partiden olan belediye başkanları bu şartlarda halkı açlık sorununu çözmesi mümkün değil. Çözecek de ne kadar çözebilecek.? imkanları buna yeterli mi?
Onun için kısıtlı imkanları ile halka umut aşılamasın sonunda bu açlık sebebi kendisine de mal edilebilir.
“Belediye bizi aç bıraktı” denilebilir.Ülkemizde bunun örnekleri var.Bu sorun mahalli yönetimlerin yetkilerini kat kat aşıyor. Başkan bu sorunları karşılaması mümkün mü?
-----------
HER GÜN ZAM ÜZERİNE ZAM
Bakıyoruz halkın ana tüketim ürünlerine her gün zam üzerine zam geliyor.Bu konuda kantarın topu kaçmış durumda.
Hükümet KDV,ÖTV indirimi yapıyor.Bunun da faydası olmuyor.O ürünlerin maliyet artışı gerekçe gösterilip tekrar fiyatları yükseltiliyor. Market ve pazarlarda bakıyorsunuz fiyatlar birden değişmiş.
Bunu denetleyen yok.”Serbest Piyasa” ekonomisini gerekçe gösterip satış ürünlerine istendiği gibi fiyat uygulanıyor.nedenini sorduğunuz<da cevap hazır “döviz arttı zam yapmak zorundayız” Dövizle ilgisi olmayan ürünler için de bu geçerli.
Bunun çilesini tüketicilerimiz çekiyor. Bu fiyat artışı konusunun mahalli yönetimlerle çözümü mümkün değil .Köklü çözüm yerinden denetim gerekiyor.Bunun sağlanması için Haller Yasasının çıkarılmasını faydalı olacağı söyleniyor.Torba yasasında böyle bir madde yokmuş.Peki halkımız bu sıkıntıyı daha ne kadar çekecek.? Harç,borçla yaşamaya ne kadar dayanacak.?
--------------
HAR MESLEK MENSUBU EDİRNE TANITIMINA KATKI YAPMALI
Günlük yaşamımızda Edirne ‘de yaşayıp bu şehre ilgisizlik konusunda öyle ,ilginç şeye tanık oluyoruz ki,İlimizi ziyaret eden bir vatandaş halkımıza Edirne’nin, bir tarihi eserinin yerini soruyor.’Ne bileyim ben git başkasına sor,Edirne’de böyle yer var mı.? Gibi cevaplar misafirlerimizi nezdinde bizleri zedeler Edirne imajına zarar verir.
Ne acıdır ki, bu kentte huzur içinde yaşayıp buranın imkanlarından yararlanan bazı insanlarımız Edirne’yi kötüleme konusunda yarış halindeler.Onlara göre burası yaşanacak bir yer değil.
Ülkenin rahat huzur içinde yaşanılacak birkaç ilinden biri olan kentimizi bu denli karalamaya kimsenin hakkı olamaz.
O zaman adama sormazlar mı? ‘Sen bu kenti beğenmiyorsan başka ile git?’ ona ise verecekleri bir yanıt yok.
Zira bu ile gelen başka ile gitmek istemiyor.
Onun için bu kentte yaşayan herkesin bu şehri tanıtımda bilgi sahibi olması gerekir.Bu alanda meslek kuruluşlarımız temsilcilerine ,sendikalara hatta öğretmenlerimize önemli görevler düşüyor.Herkesin hayran kaldığı bu güzel kentilimize gelen misafirlere tanıtımda bu kentte yaşayan halkımız bilgi sahibi olmalı.Eğere yeterli bilgi sahibi değilse bilgi alabileceği yerlerin tanıtımında yardımcı olmalı. Bu konuda gerekli çalışmalar yaptığımız takdirde kentimize gelecek turist sayısında artış olacaktır.”Nereden buraya geldim keşke gelmez olaydım” diyenlerin sayısı azalacak.Yöneticilerimizin bu tanıtım konusunu dikkate almaları gerektiği kanısındayım.Bu konuda yeterli çaba harcanmıyor.
.