Ön seçim öncesi adayların belli olmaması nedeniyle Edirne CHP’de  yoğun  olarak parti iç tartışmalar yaşandı.

Aday gecikmesinin partiye zarar vereceği,seçimi kazanamama riskinin doğacağı  endişesi  yaşayan partililer  sonunda geniş katılımlı  ön seçi  yapılması sonucu partililerin iradesi ile belediye başkan adayı belirlendi.

CHP’de her seçim öncesi bu tür tartışmalar her zaman yaşanır.Nasıl bir göle taş attığında suda  dalga dalga daireler oluşur.Daha sonra  bu dalgalar  son bulur.CHP’de de seçim öncesi de durum öyle oldu.Farklı görüşü savunanlar  çoğu kez bir biri ile tartışır hale geldi.

Eğer  ön seçim kararı alınmamış olsaydı.Bu tartışmalar  seçime kadar devam edebilirdi.Üyelerin de katılımı ile yapılan  ön seçimle partililer arasındaki birlik ve beraberlik büyük oranda sağlandı.partililer arasında bazı çatlak sesler çıksa da seçime kadar onlar da partilerine destekte birleşir.

Bazılarına göre bu durum  kaos olarak nitelense de çok seslilik demokrasimizin gelişmesi için yararlı  olduğu yadsınamaz.

Edirne CHP  ön seçim yapmakla  seçimi kazanma  şansını arttırdığı söyleniyor.Halk kendi iradesi ile verilen kararlara ilgi duyuyor.Gönül ,İsterdi ki, tüm siyasi partilerimiz tabanın iradesi ile aday belirlemeleri ile daha demokratik  yöntem uygulamış olurlardı.Kamuoyu yoklamaları hiçbir zaman parti üyelerinin iradesinin yerini tutmaz.Diğer parti üyeleri de CHP’nin  ön seçim yapmasından sonra kendi partilerinde de bu tür uygulama özlemlerini dile getirdiler.Tek irade ile belirlenen adaylar çoğu zaman halkın iradesini yansıtmıyor.Bu seçim sonuçlarına  olumsuz yansıyabiliyor. Bunun yansımasını 31 Martta göreceğiz.

--------------

İŞÇİLER SENDİKA AĞALARINDAN KURTULMALI

İşçilerin haklarını yeterince savunmaları için kendilerini temsil eden sendika ağalarının yönetimden uzaklaştırmaları  kendi haklarına sonuna kadar sahip çıkacak gerçek  ve idealist sendika başkanlarına ihtiyaçları vardır.

Bugün ülkemizde meydana gelen ekonomik ve siyasi sorunların hangisinde sendika temsilcilerinin  talep ve önerilerini görebiliyorsunuz.

Bazıları toplu sözleşme zamanı laf olsun diye tavır koyar gibi görülürler. Daha sonra işverenin verdiği hakka razı olurlar. Sözlerinin arkasında duramazlar.

Dünyada emeğin,emekçinin haklarının  gittikçe gasp edildiği ,çalışanların emeğinin karşılığını alamadığı bir dönemde işçilerin daha kararlılıkla haklarına sahip çıkmaları gerekir.

Bugün bakıyorsunuz, toplumun geniş kesimini oluşturan emekçilerin parlamentoda kaç temsilcisi var.?

Yeni  mecliste  işçilerin temsilcisi olarak  kaçı parlamentoya girebildi.?

Emekçiler oralarda seslerini doyuramadıkları sürece ülkemizde emek sömürüsü- devam eder.

Avrupa’da çiftçiler hakkını aramak için yasal haklarını kullanıyor.Komşumuz Yunanistan’da da aynı hak mücadelesi yapılıyor. Bunlar toplumun yasal haklarıdır onları yasa dışı olarak nitelemek doğru değildir. 

   

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.