Edirne coğrafi olarak Lalapaşa-Bulgaristan sınırından başlayıp Saroz körfezine kadar uzanan uzun  bir alanı kapsıyor.

Her yeri ayrı bir güzellikte olan bu bölgemiz ekilebilen geniş toprakları ile ülke genelinde örnek bir tarım bölgesi.Çeltikte,ayçiçeğinde buğdayda  en çok verim alınan bu toprakların sulanması halinde elde edilen verim bir o kadar daha artacaktır.

Böylece çift verim alarak üreticilerin  geçim sıkıntıları nispeten aşılacaktır.İl sınırları içinde, özellikle ilin kuzey bölgedeki, topraklar sulamadan mahrum bırakıldı.Yıllarca halk” Su Akacağı Barajı yapılacak” denilerek uyutuldu.Şu anda da  bu bölgede kısa sürede gerçekleşecek bir baraj projesi yok.Programa alındı denilen yerler için kaynak bulunamıyor.Aslında bu bölgeye sulama imkanı sağlanması halinde yüz binlerce verimli topraklardan elde edilecek ürün  ile  çiftçilerimiz rahata erecek, ülke ihtiyacına  da katkı yapılacak.Bu arazi koşullarında  yapılacak sulama sisteminin fazla masraf gerektirmeyeceğini konunun uzmanları söylüyor.

Girdi fiyatlarında yapılan aşırı zam üreticileri zor durumda bırakıyor İstediği verimi alamayan sezonu zararla  kapatan çiftçiler sonunda ya tarlasını satmak ya da nadasa bırakmak zorunda kalıyor.İl sınırları içinde en çok toprak satılan yerlerin başında Lalapaşa köy merasındaki tarlalar oldu.Bunların da kimlere ve ne amaçla satıldığı belirsiz.Onun kokusu da zamanla çıkacak.Yine faaliyete geçmesi yılan hikayesine dönen Çakmak Barajını  ne zaman bitirileceği de belli değil.İlde en çok suya ihtiyacı olan topraklar sulamadan mahrum kalıyor.Çakmak Barajından Ergene’ye aktarılası söylenen su ile Ergene kirliliği de nispeten azalmış olacak.

Bu barajın faaliyete geçmesiyle 500 bin dönümü aşkın toprak sulanacak.

Bu günlerde Çakmak barajı  konusu gündemde yok.Mahalli seçim yaklaştığında bu konuyu siyasiler yine gündeme getirip gerçekleşmeyecek vaatlerde bulunurlar..Halk siyasilere bu gecikmenin nedenlerini sorması gerekir.

Eğer bu yapılmazsa politikacılar laf kalabalığı ile halkı  bugüne kadar olduğu gibi avutmaya devam eder.

--------------------

KEŞAN BÖLGESİ NİSPETEN ŞANSLI

İlin Keşan ve İpsala ilçeler sınırları içindeki topraklar sulama konusunda daha şanslı.Bu bölgeden seçimi kazanan siyasetçilerin çabası ,ile geniş sulama imkanına kavuştular.

  Ülkenin kuzey bölgesindeki politikacılar boş laf üreteceklerine  bu bölge siyasilerini örnek almalı.İlin kuzey bölgesi tarım alanında gerileyip üreticiler tarlalarını elden çıkarmak zorunda  kalıyor.İlin güney bölgesinde ise bu sıkıntılar  çok daha alt düzeyde.

-----------

TURİZM SADECE EDİRNE OLARAK DÜŞÜNÜLMEMELİ

Kuşkusuz Edirne merkez  turizm açısından çok elverişli.Tarihi dokusu buna  büyük katkı sağlıyor.En çok turisti Edirne merkez çekiyor.Yalnız ilçelerimizde, özellikle Enez ve Uzunköprü ‘de tarih eserler açısından zengin yöreler.Yine Lalapaşa ilçemizdeki Menhir ve Dolmenler buranın bakir alanları turistlerin ilgisini çekecek yerler.Gala Gölü, Saroz Körfezi sadece mevsimlik turizme feda edilmemeli. Buralardan yıl süresince yararlanma imkanı sağlanmalı.Edirne bu imkanları yeterince değerlendiremiyor.

  Bu ilgisizlik başka illerden gelecek sermayenin bu imkanları  kullanmasına  imkan sağlayabilir.Edirne merkezde odaklanan turizm çalışmaları ilçelere de yansıtılmalı, oraları da tanıtılmalı.Böylece kentin turizm gelirleri katlanarak artmış olur. Edirne ilçelerinin de turisti çekecek çok sayıda tarihi eseri  ile doğa güzellikler var.Edirne turizm potansiyeli sadece merkez olarak düşünülmemeli.

-----------------

YAZ GELSE DE

Bekri Mustafa bir kış günü arkadaşları ile demlenirken:

‘Yaz ayları gelse de kırlara çıkıp şöyle bir kafayı çeksek.Bu çok hoşuma gidiyor” der

Arkadaşlarından biri Bekri’ye sorar:

“Ya demek ki yaz günlerinde kırlarda demlenmek çok hoşuna gidiyor?”

Bekrini cevabı şu olur:

“Neden hoşuma gitmesin be birader?

İnsan kırlarda sızıp kalsa bile,ne başı derde girer, ne de üşür.Ayılana kadar rahat bir uyku çeker ” demiş.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.