25 Kasım günü Edirne’mizin Kurtuluş Bayramını kutlamıştık. Bayramı Kasım ayında olmayacak kadar güzel bir havada kutlamıştık.
Bu bayram kutlamalarının benim için anlam ve önemi çok büyük oldu.
Çünkü;
Bu törende Edirne’yi anlatan şiir olarak benim “EDİRNE TÜRKÜSÜ” şiirim seçilmişti ve gayet de güzel okundu.
Tören geçişinde Tarihi Ciğerci Bahri Bey ile birlikte yürümüştük. Benim elimde Tava Ciğer Bestemizin Nakarat Dörtlüğü’nü içeren pankart vardı. Ve biz tören geçişimizi yaparken; Bandomuz söz ve müziği bana ait olan “Tava Ciğer Marşı”nın ezgilerini çalmaktaydı.
Biz tören geçişimizi bitirmek üzereyken; arkamızdan gelen 40 kişilik Tarihi Kırkpınar Davul Zurna Ekibi yine söz ve müziği bana ait olan KIRKPINAR MARŞI’nı çalmaktaydı.
Özetlersek:
2018 yılı Kurtuluş Bayram’nın şiiri benim, Tava Ciğer Marşı benim ve Kırkpınar Marşı’nın sözleri ve müziği de benim idi.
Kısacası; 2018 yılı Kurtuluş Bayram’ı etkinliklerinde kullanılan şiir ve bestelerde Beyazıt SANSI’nın mührü vardı.
Böylesi bir oluşumdan onur ve gurur duyduğumu açıkça ifade etmeliyim.
Bu arada şu notumu da sizlerle paylaşmalıyım. 18 Kasım günü Uzunköprü ilçemizin Kurtuluş Bayram’ı vardı. Bu güzel ilçemizin Kurtuluş Bayramında Bandomuzun çalıp söylediği Uzunköprü Marşı’nın söz ve müziği de Beyazıt SANSI’nın imzasını taşıyordu.
Edirne örneğinde olduğu gibi; Bir şehirin kültür yaşamında yaşamak çok az insana nasip olan bir ayrıcalıktır.
Ben tarihi şehir Edirne’de böyle bir ayrıcalığa sahip olduğum için gerçekten mutluluk duyuyorum.
Eserlerime bayram kutlamalarında yer verilmesi talimatını veren Belediye Başkanımız Sn. Recep GÜRKAN’a açıkça teşekkürlerimi arz ediyorum.
Ayrıca şiirimi okuyan genç kardeşimize, eserlerimi seslendiren Edirne Bandomuzun ve Kırkpınar Davul Zurna Ekibimizin şef ve müzisyenlerine ayrı ayrı gönül dolusu takdir ve teşekkürlerimi arz ediyorum.
Sağ olsunlar, var olsunlar.
