İlimizde ekonomik kalkınmasından sorulmaların başında kurum ve kuruluşlarımız mahalli idareler ve siyasi partiler geliyor.Bunların başında Edirne Ticaret Odası,Borsa ve diğer meslek kuruluş temsilcileri ile onlara önderlik etmesi gereken siyasi partilerimiz ve mahalli, idarelerin sorumluluğu var.
Bu kuruluşlarımız bugüne kadar Edirne ekonomisini ayağa kaldıracak,gözle görülen bir hizmet yapmadılar.Kentimiz insan her zaman kendi yağı ile kavrulan,en önemli geliri olması gereken turizmden dahi yeterince yararlanamıyoruz.Bu alanda tarihi eserleri beşeri yapısı ile ülke genelinde en avantajlı konumda olan Edirne bu imkanları yeterince değerlendiremiyor.
Komşu ilimiz Kırklareli bu alanda Edirne kadar avantajlı olmamasına karşın, bugün bölge kalkınması için çok önemli olan 2 organize sanayi bölgesine sahip. Buralarda bölgeye on binlerce vatandaşa istihdam yaratılıyor.Bizim, Lalapaşa sınırında, daha dürüst yolu dahi bulunmayan organize sanayi bölgemiz bugün atıl durumda. Edirne merkeze yakın yerde faaliyet gösterecek büyük sanayi kurulma girişimleri kendilerine gereken destek sağlanmadığı için başka illere gitti ,veya bu girişimlerden vazgeçtiler.
Taşıma suyla değirmen dönmez denir.
Edirne bugüne kadar çevre ülkelerden gelecek turistleri en önemli gelir alanı gibi gördü.
Şimdi bakıyoruz o ülkelerden Edirne’ye gelenlerin sayısında azalmalar oldu. Onlara hizmeti ön planda tutan esnaflar şimdi kara kara düşünüyor.
Edirne’nin kalkınmasında söz sahibi olanlar ne zaman şapkalarını önüne koyup kente kalıcı gelir sağlayacak girimde bulunacaklar.
Kapıkule sınır kapısından dahi yeterince yararlanamıyoruz.Belediyenin bu konuda kentimizin yararlanacağı girişimleri olamaz mı? Gümrük kapılarından başka iller ve kurumlar kadar faydalanamıyoruz.
Bu anlayışta olanlarla Edirne’nin ekonomisinin gelişmesi hayalden öte gidemez. Bölge kuruluşlarımızın başaramadığı bu kalkınmayı başka illerden gelenler sağlarsa oda yöneticilerine meslek kurum temsilcilerine de yol görünür.Bunun işaretlerini görüyoruz.
---------------
FIKRA
SALATA YETİŞTİRMEK
Bir kadın hapishanede yatan eşine şöyle bir mektup yazar.”Sevgili kocacığım,
Evimizin bahçesinde salata yetiştirmek istiyorum. Bahçeyi kime kazdırayım ve bu iş için kaç dolar ödemem gerektiğini bana bildirebilir misin?”
Adam eşine yazdığı cevabi mektubunda:
“Karıcığım,sakın bahçeye dokunma.Çünkü soygun sırasında aldığım paraları bahçeye sakladım”
Bir hafta sonra adam eşinden bir mektup Daha alır.
Kocacığım,ne oldu bilmiyorum;Ama dün bahçeye birkaç adam geldi ve bahçeyi kazarak delik deşik ettiler"
Kocası mektuba şu cevabı verir.
Salata yetiştirmen için şimdi bahçe hazır ekebilirsin”