Erken seçimin gündemde tutulmak istendiği günümüzde partiler arasında olduğu gibi aynı partiler arasında atışmalar da yoğunluk kazandı. Bunun son örneğini İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Karadeniz gezisinde yaşadık.İmamoğlu hedef tahtası oldu Bu nedenle Siyasi parti mensupları farklı yaklaşım içine girdi.CHP’lileri bir telaş aldı.
Bakıyoruz bugüne kadar hatırlanmayan sorunlarına çare bulunmayan pahalılık altında inim inim inleyen halkımızı siyasilerin akınına uğradı Biri gelip biri gidiyor. Gerçekleşmeyen ve gerçekleşmesi mümkün görünmeyen eski sistemdeki çözüm yolları ile halk bir defa daha kandırılmak isteniyor.
Kısaca her seçim öncesinde tekrarlana senaryolar halkı kandıran nutuklar bir kez daha tekrarlanmak isteniyor.
Ne yazık ki siyasiler bu hayati önemi bulunan seçimin diğerlerinden çok farklı olacağı anlayışında değil.
Yine bundan önceki seçim taktiklerini kullanarak başarı umuyorlar..
Siyasette yeniden koltuk sevdasında olanlar günümüz de yaşanılan ekonomik zorluklardan, buna halkın dayanacak gücü kalmadığından,siyasete duyulan güvensizlikten haberleri yok
Bugün çıkıp halka” toplum arasında en güven duyulmayan kurum neresi? “Diye sorulmuş olsa her halde siyasetçiler en başta yer alır. Şu anda halk yaşamını nasıl devam ettireyim diye kıvranırken onun temsilcisi olan siyasiler birbiri ile kavga etmekten hamasi nutuk çekmekten başka bir şey yapmıyor.
Bakıyorsunuz birinin ak dediğine diğerinin kara demenin ötesinde yapılan bir görevleri yok .Bazıları bugün söylediğinin kısa r süre sonra aksini, söylüyor Onlara sormak gerek,.Sizlerin ülke sorunlarının çözümünde bir ortak noktada mutabık kalacağınız bir konu yok mu?
Bu kutuplaşma ve halkı da kendinize alet etme çabanızla neyi amaçlıyorsunuz.? Teknoloji gelişti halkın her konudan haberi oluyor.Bugünkü zor ekonomik koşullarda eskiden olduğu gibi siyasi destek bekleyenler aldanabilir.’Beni her şartlarda desteklemek zorunda olan seçmenlerim var” anlayışına kapılmasınlar.Köprülerin altından çok sular aktı.millet siyasilerin yalanlarından bıktı usandı.
Tepedekilerin kırıcı üsluplarını örnek alan taşra siyasetçileri de genel merkezlerinin üsluplarını kullanmaya, ,onların uyguladığı yöntemleri izlemeye başladı.
Bunlar aslında ülkemizde günün birlik ve beraberlik içinde olup halkın hayati sorunlarını el ele verip çözme günü olduğunu unutmuş görünüyorlar.
Siyasilerin söylemlerinden de bunu anlıyoruz. Halkı sıkıntısına dile getirmek isteyen bazı siyasilere karşı tarafın olumsuz cevabı anlayışı ile ülke sorunları çözüme kavuşur mu?
-----------------------------
SİYASİLER HALKIN ARASINA GİRMELİ
Bugün uygulanan, halkın arasından uzakta,kapalı mekanlarda kendi yandaşlarına mesaj veren TV kanallarından duyuru iler halkın derdine çare bulunmaz Özelikle hayat pahalılığı dar gelirlilerin belini büktüğü bir zamanda .Bu ve benzeri sorunlar ancak halkla yüz yüze gelerek meydanlara çıkıp sorunları birinci ağızdan dinlenmesi ile çözümlenir.
Halkı arasına girmek isteyen siyasetçilerin provoke edilerek engellenmek istenmesi de bir çözüm değildir.
Er veya geç halktan oy isteyecek olan parlamenterlerimiz kısa siyasi hesaplarını bir yana bırakıp geçim sıkıntısında olan halkın sorunlarına eğilmeli.
Bölgelerindeki sorunları genel merkezlerine iletip gündeme gelmesini sağlamalı.
Unutulmasın ki, mutfakta yaşanan sorunlara çözüm bulamayanlar siyasette bugüne kadar başarılı olamadı.Bundan sonra da olmaları mümkün değil.
-------------------------
FIKRA
KİMİN ÇOCUKLARI
Adam ikiz çocuklarını bir çocuk arabasına koymuş,parkta gezdiriyordu.
Kadının biri kendilerine musallat oldu.
“Aman ne tatlı çocuklar,gözleri ne kadar güzel,birbirine çok benziyor,” diye birbiri ardına sözlerini sıralaması üzerine,çocuklarını hava almak için parka çıkaran babanın canı iyice sıkılmıştı.
Bu arada saçma sapan sorularını sıralayan kadın bir soru daha yöneltti.
-“ Çocukların ikisi de ne kadar birbirine benziyor.Bu çocuklar ikiz değil mi?”
Bu soruya canı sıkılan baba cevap verir:
-“ Hayır efendim çocuklar ikiz değiller…İki karım var bunlar onların çocukları.Birbirine alışsımlar diye araba içinde dolaştırıyorum”
---------------
ÖZLÜ SÖZ
Can durağını arıyorsan ey can,durak da senin can da senin.
Bir lokma ekmekse peşinde koştuğun, elbet ekmek de senin.
Eğer akıl erdirebiliyorsan bu sözün sırrına; bii ki her ne arıyorsan aradığın ancak sensiz