Selimiye Arastası esnafları bugüne kadar dikkate alınmayan bir konuyu gündeme getirdi.
Selimiye gibi her gün binlerce kişinin ziyaret ettiği bir mabedin ve yanındaki Arasta’nın çevresinde hiçbir bankanın halkın para alıp yatıracağı bir bankamatiği yok.
Böyle bir ihtiyacı olanlar buranın uzağındaki şehir merkezinde bankaların çevresine gitmek zorunda kalıyorlar.
Buralarda bankaların para yatırıp alınabileceği yerleri açmaları gerekmez mi. Buradan yetkililere iletirim.
--------------------
BİR ÇOK KENTİN GİRİŞİNDE VAR
Ülkemizde birçok kentin ana giriş yollarında o şehri simgeleyen görüntüyü içeren, o şehrin simgesi olan anıtsal görüntüler var.Bu görüntüler o kente ayrı bir güzellik katıyor.
Edirne gibi yüzlerce tarihi özelliği olan, İmparatorluğa başkentlik yapan bir şehrin de ana giriş ollarında böyle bir görüntüsü anıtı olmalı.
E.5 yolundan şehre girişteki pehlivan heykelleri bu görüntüyü sağlamıyor. Yol kavşağına yapılan bu anıtı insanlarımız farkına dahi varmadan şehre giriş yapıyor. onun için kente giriş yapmadan Edirne görüntüsünün önünde daha görkemli Edirne’ye yakışır tarzda yolun iki yönünü de içine alan araçların altından geçeceği Edirne simgesi anıtın altından ihsanlarımızın şehre giriş yapmasının ayrı bir güzelliği olacaktır.
Belediye Başkanımız Recep Gürkan’ın bu tür hizmetlere değer verdiğini şehrin güzelliği için ne gerekirse yaptığını biliyoruz.
Sanırım bir süre sonra bu konuda da girişimleri olacaktır. Bu hizmet onun bu tarihi kente yaptığı hizmetlerin unutulmazlar haline gelmesini sağlayacaktır.
----------------------------------
KAMU MALINI KORUMAK HEPİMİZİN GÖREVİ
Gerek resmi gerekse mahalli idarelerin halkı hizmet amacıyla yaptıkları tesisler hepimizin ortak malıdır.
Onlar bizlerin vergileri ile yapılmışlardır.
Bakıyoruz şehir yaşamının önemini kavramamış bazı sorumsuz kişiler kamu malına zarar vermeyi bir marifet sayıyor.Kamu malı olan bazı bina ve tesislerin duvarlarına yazı yazıldığını hizmet amacıyla yapılan tesislerin kırıldığını çöp araçlarının içine sabalardan çıkan yanıcı maddelerin atıldığını ve benzeri kamu zararına yönelik yaklaşımları görüyoruz.
Bu kişiler Edirne gibi özel bir kentte yaşamanın sorumluluğunu bilincinde olmayan kimselerdir.
Bu tavırlarıyla Edirne’nin çirkin görülmesine neden oluyorlar.
Bu tür girişimi olan kişilerin yetkililere bildirilmesi vatandaşlık görevimizdir. Ne yazık ki biz bölge insanı olara, Bu duyurularda yetersiz kalıyoruz ” bana ne beni ilgilendirmez, yetkililer görsün” gibi yaklaşım demokrasilerde çağdaş ülkelerde geçerli değildir.
Kamu malının önemini dikkate alarak onların korunmasına hepimiz destek vermeliyiz.Bu konuda sorumlu olan kişilerin her şeyi kontrol etmeleri mümkün değildir.
Biz bu kentte yaşayan vatandaşlar olarak hizmetlerin sağlıklı ve eksiksiz yapılması için gerektiğinde eleştirdiğimiz gibi gerektiği zaman da destek vermeliyiz.
Kamu ve özel kuruluşlara yerli yersiz eleştiri yöneltenler bu tür görevleri olduğunu da akıldan çıkarmamalı.
Bu kent ancak böyle sorumluluk bilincinin artmasıyla bir Avrupa kenti ve turizm kenti olacaktır.
--------------------------------
İŞ ALLAH'A KALIRSA
Çocuğun biri babasına:
_” baba hoca anamı rahaksız ediyor” demiş.
Adah hiç oralı olmamış:
-“ Oğlum Allah kerimdir elbet o hoca bir gün yaptığını cezasını görür” der
Çocuk her söylediğinde babası aynı cevabı verir. Oğlan bakar ki bu işin çözümü yok, hoca ezan okumak çıktığı minarenin merdivenlerine yağ döker. Hoca ezan okuyup merdivenlerden inerken, ayağı kayarak düşen ve ölür.
Adam hocanın öldüğünü öğrenince oğluna.
-“ Oğlum ben sana hoca yaptığını cezasını bulur demedim mi? Bak hocanın ayağı kaymış düşüp ölmüş” der
Oğlan gayet sakin bir şekilde babasına:
-“ Valla, baba, bu iş sana ve Allah’a kalmış olsaydı daha çok beklerdik.ben bu işi kestirmeden hallettim” diye cevap verir.
-----------------------
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
İÇOĞLANLARI ÖRGÜTÜNÜ YILDIRIM BEYAZIT KURDU
Tarihimizde ilk İçoğlanları Örgütü Osmanlı Padişahı Yıldırım Beyazıt tarafından kuruldu. Devşirmelerden titiz bir seçim sonucunda alınan içoğlanları Edirne, Galata, Sultanahmet’teki İbrahim Paşa ve İskender Çelebi Saraylarında özel eğitim ve öğretim gördükten sonra çeşitli saray görevlerine getirilirdi.
İçoğlanı olarak alınacak devşirmeler devlet merkezine getirildikten sonra Divanı Hümayun’a verilirler, padişah arz odasında bunları bir bir görürdü.
Padişahın buyruğu üzerine Kapıağası devşirmelerin içinden en yakışıklı, en güler yüzlü ve en güzel vücutlusunu seçer, geri kalanları Acemi Ocağı için Yeniçeri Ağasına yollardı. İçoğlanları üç ayda bir aylık alırlardı.
-----------------------------
BORÇ MESELESİ
Mişon’un Salamon’a bin lira borcu vardı. Bu yüzden de geceleri uyku uyuyamıyordu.
Bir gecen borçlu olduğu Salamon’un kapısını çaldı.
“ Salamon” dedi.” Benim sana bin lira borcum vardı ya…Onu ödemeyeceğim,,,”
Salamon:
“ “ Neden kuzum,?”
-“ Neden olacak? Bugüne kadar benim gözüme uyku girmedi. Bundan sonra da senin gözüne uyku girmesin “
-------------------------------------------------------------------------------------------------------
ÖZLÜ SÖZ
Uyuyan insanı uyandırabilirsiniz. Uyanmak istemeyen insanları uyandırmak mümkün değildir
