Eğitimin şu anda içine düştüğü açmazı gördükçe eski Köy Enstitülerini ve kaldırılan köy okullarını özlememek mümkün mü?

Ne güzeldi o yıllar. Köylerde yetişip tekrar köylere gelen, tarım konusunda bilgi sahibi olan öğretmenler köylere ayrı bir güzellik getirmişti.

Köyde yaşadıkları için zamanın büyük bölümünü köy halkı ile geçiriyordu.Köyleler de bilmedikleri konuları öğretmenlere danışıyordu.Her köy okulunun bakımlı bir bahçesi vardı.

Öğrenciler bahçenin güzelleştirilmesine katkı sağlıyordu.Her okulda bir işlik  bulunurdu. Öğretmenler okulun küçük tamir işlerini kendileri yapıyordu.Ulusal bayram günleri o zaman daha coşkulu oluyordu.Bu bayramlara öğrenci velileri de katılarak milli duygularını tazeliyordu.

Köylerde dönem  sonunda müsamereler yapılırdı.Veli ,öğrenci öğretmen kaynaşması sağlanırdı.

Öğretmen köylülerin her sorununda yanında olurdu.

Kız istemeye gidileceğinde veya bir ihtilaf halinde ilk başvurulan kişi öğretmen olurdu.

Öğretmenler şimdi olduğu gibi ders biter bitmez soluğu il ve ilçe merkezlerinde almazlardı.

Günün 24 saatinde köyünde kalırdı.Köyde gece bir sorun olduğunda anında oraya  koşardı.

Önünde Atatürk anıtı, göndere çekilmiş bayrağı ile köy okullarımız Cumhuriyetimizin simgesiydi.

Öğretmenlerin halkla bütünleşmesini, demokrasini yaygınlaşmasını,köylünün uyanmasından telaşe düşen malum çevreler Köy Enstitülerini kısa sürede  işlevini yitirmesini sağladılar.Bizden bu eğitim modelini  örnek alan İskandinav ve Güney Amerika ülkeleri  eğitimde bugün bizden çok daha ileri durumda.

----------------------

BİR DARBE DE KÖY OKULLARINA

Köy nüfusunun azalması, öğrenci sayısının düşmesi sonucu köy okullarımızın büyük bölümü kapandı:Öğrenciler taşıma sistemi ile merkezi okullarda eğitim görmeye başladı.

Köy olularının kapatılmasının şimdi ne kadar yanlış bir karar olduğu daha iyi anlaşılıyor.Köy okulları  öğretmenleriyle Cumhuriyetin köylerde temsilcisi konumundaydı.

Oralarda İstiklal marşı okunur ,Cumhuriyete saygı ve sevgi pekiştirilirdi.Bayram günlerinde   sunulan nutuklarda cumhuriyetin önemini  hatırlanmış olunurdu.Öğretmenler devletin en güvenli temsilcisi konumundaydı:Köy muhtarları ve imamla  birlikte köylünün sorunlarına ortaklaşa çare ararlardı.Şimdi bakıyoruz köy okullarının kapanması sonucu  köylerimizde bayrak asılı bir yer çoğu tyerde göremiyorsunuz.Eğer varsa Atatürk anıtları da bakımsız.

Köy  okullarının bahçesinde olduğu gibi bayram günlerinde Atatürk   anıtına  bir çiçek koymak kimsenin aklına gelmiyor.Köy okullarının kapanması halkın ulusal günlerde yapılan törenlerden uzaklaşmasına neden oldu.Terk edilen okul binalarının çoğu bugün harabe halinde veya başka  amaçla kullanılıyor.O okullardan mezun olanlar okullarının bu duruma gelmesinden üzüntü duyuyor .Hangi akıl köy okullarını kaldırdı?

Bunun ne kadar yanlış bir karar olduğu her geçen yıl daha iyi anlaşılıyor.

Köy Enstitülerinin kapatılmasından sonra köy okullarının da kapanması köyler için eğitime vurulan bir darbe değil midir?

Öğrenci sayısı ne kadar az olsa da köy okullarının yaşatılması ülkemize külfet olarak görülmemeliydi.

Ne  acıdır ki köylere yapılacak en büyük kötülüğü köy okullarını kapatarak yaptık.Şimdi pişmanlık duyanlar olsa da artık iş işten geçti.Gideni geri getirmek çok zor.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.