Daha önceleri dünyada tarımsal ürünlerde kendi ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olan yedi ülkeden biri olan Türkiye bugün saman dahi ithal eder duruma gelmesi ne acı bir olay.Ülkede izlenen yanlış tarım politikası,tarıma gereken desteğin verilmemesi nedeniyle tarıma ilgi azaldı.
Bugün ülkede iki Trakya büyüklüğünde tarım alanında ekim yapılmadığı söyleniyor. Bazı ülkeler yapay tarım alanları yaratarak ve erozyona önlem alıp ülkelerinin tarım ihtiyaçlarını karşılarken, ülkemizde dünyada en stratejik ihtiyaç haline gelen tarıma bu ilgisizlik neden?
Kendi üreticilerinden esirgenen desteğin tarım ürünü ithalatı yoluyla başka ülkelere gitmesi akla ziyan bir uygulama olmuyor mu?
Gayri Safi Milli Hasılanın (GSMH) % 1’inin tarıma destek olarak verilmesi yasa gereği olmasına karşın çiftçilerimiz bu yardımdan yararlanamıyor.
Girdi fiyatlarında yaşanan aşırı artış nedeniyle topraklarımız ekilemiyor.Bunu zararı üreticilere olduğu gibi ülkemize de oluyor.İhtiyacı karşılamayan tarım ürünlerini başka ülkelerden karşılamak zorunda kalıyoruz.Ülke kaynakları yurt içinde kullanılması gerektiği halde başka ülkelere gidiyor.Şimdi bakıyoruz piyasada aşırı bir pahalılık var. Özellikle tarım ürünlerinin çoğu yurt dışından ithal edildiği için döviz fiyatlarının artması tüketiciye de yansıyor.
Eğer Cumhuriyetimizin en büyük kazanımı olan kurumlar özelleşme adına satılmasaydı.Böyle dar zamanda piyasada dengeyi sağlar hayat pahalılığını engelleyebilirdi.Kooperatifler,devletimizin malı olan fabrikalar kamu mallarının tamamı satıldı.Özel sektöre geçen üretim imkanları patronun iradesiyle fiyatları belirleniyor.Bir ara piyasa denetlenmek istendi.Başarılı olunamadı. Döviz fiyatları düşmesine karşın fiyatlarda inme yok. Bırakınız inmesini daha da zamlanıyor.
KDV’ de yapılan göstermelik indirimin tüketiciye ne kadar yansıması oldu?.Bu arada halkı ana gıda ürünü olan etin KDV oranı yükseltildi. “Devlet ticaret yapmaz, fabrika işletemez” diye yaygara koparanlar şimdi bir yerine kına yaksınlar.Devlet her ülkede piyasanın denetlenmesi konumunda olduğunu bu işin uzmanları söylüyor.Yakınımızda bulunan Alpullu Şeker Fabrikası satılırken buna karşı çıkıp, göstermelik eylem yapanlar bir süre sonra fabrikanın yeni sahibinin açılış törenine katıldı.Daha önceki yıllarda pancar bölgenin en önemli ürünüydü. Şimdi tarlalarda ne kadar pancar ekili alan var.? Üreticilere çok yönlü destek sağlayan pancar ekili alanlarının azalması,Cumhuriyetin ilk yıllarında halkın fedakarlığı ile yapılan şeker fabrikalarının satılmasından yine halk zarar gördü. Ne yazıl ki, siyasilerimiz devlet kuruluşlarını peşkeş çekilmesi karşısında yeterli tepkiyi karşı duruşu sergileyemedi .
Şimdi özelleştirmeye alkış tutanlar dahi yanlış yapıldığın farkında. Fakat bugün bunun hiç bir yararı yok. İnşallah olanlardan ders çıkarılmış olurlar.Ülkede her alan özel sektörün insafına kalırsa sonuç böyle olur.
--------------
ELEKTRİK ÖZELLEŞTİ DE NE OLDU?
Elektrik işletmesi özelleşti.Sonuç ne oldu.? Alan firmalar halkı yararından çok kendi çıkarlarını düşünüyor.Yapılan anlaşma ne ise onu uyguluyor. Halkın belini büken, iki kat artan fatura fiyatlarını dahi indirme gereğini duymadı.Bu kurum devletin malı olsaydı böyle sıkıntı çekilecek miydi? Çevremize bakalım elektrik dağıtımını alan firma şehir merkezideki paslı direkleri dahi kaldırmadı.Bu görüntüler Edirne gibi turizm kentine yakışıyor mu?
Defalarca gündeme getirdim. Bat Pazarı girişindeki elektrik direğine alkım saçak onlarca kablo bağlanmış. Bu rezil görüntü kimsenin dikkatini çekmiyor mu?
Kurum yetkilileri daha önce bu konuyu gündeme getirdiğimde kısa sürede orada gereken düzenlemenin yapılacağını söylediler.Şu anda değişen bir şey yok. Allah esirgesin bu görüntü orada tehlike oluşturmuyor mu? Kentin yönetiminden sorumlu olanlar bir gün kafalarını kaldırıp oradaki durumu görsün ve yetkilileri uyarsın?
--------------------
FIKRA
FAİZLERİNİ İSTERİM
Salamon tatil için gittiği bir köy çıvarında dolaştığı sırada cüzdanını düşürmüş. Cüzdanında beş bin lira parası olduğu için Salamonu uyku tutmamış,deliye dönmüş.
Bir ay sonra namuslu bir köylü cüzdanı bulduğunu Salamon’a bildirmiş. Salamon sevinçle köye gelip cüzdanını almış.Ancak paraları sayarken kaşlarının çatıldığını gören cüzdanı bulan köylü,”cüzdanındaki para beş bin liradan fazla mıydı?” diye Salamon’a sormuş.
Salamon “hayır” demiş.” Ama parayı kaybedeli altı ay olduğuna göre bu paranın faizlerini bana kim ödeyecek.Ben bu parayı kimden alacağım”