Yeni ve boş bir kağıt aldım, deodan. Bu kağıtları çok önceden ucuzken almıştım. Bu gün bile var. İşte onları kullanıyorum. Ve işte yeni bir gün.
Yine rüzgar ve sabah serinliği, üstelik çok bulutu, serinletici. Serinleticileri 2-3 gündür, kullanmıyoruz. Çünkü serin. Camı ya da camları açmak yetiyor
Anlayacağınız.
Eee, “Ağustos’un yarısı yaz, yarıkış” boşuna dememişler. Meyvenin sebzenin en bol zamanı. Bu yıl kiraz bir göründü, bir kayboldu. İlk çıktığında oldukça iyi fiyattaydı. Sonra bir fırladı fiat, bir daha da görünmedi. Nasıl iştir anlamak çok zor. Hele vişne hiç ama hiç görülmedi. Belki de biz rastlamadık. İkisi de vurgun yemiş olmalı.
Bizim Vize Panayırı ağustos un son günlerinde yapılırdı. “Hayvan ve emtia Panayırı”. Emtia ‘nın eşya-mal olduğunu yıllar sonra öğrenebildik. 3 gün süren panayır meraya kurulurdu. Ancak 3. Gün boşalmaya başlar ve Saray’a doğru yollanır. Saray ilçesine…
Köylüler bile ailesiyle günübirliği ve arabalarıyla gelir akşam doğru dönerlerdi. Araba dediysem, at arabaları… Alışveriş edip dönerlerdi.
Vize’de o yıllarda az sayıda yatacak yer vardı. Bu nedenle dolup taşarlar ve yer kalmazdı yatacak. İki han vardı, yatacak yer bölümleri yetersizdi.
Bizi, yani gençleri salıncaklar ve çadır tiyatrosu ilgilendirirdi. Çadır tiyatrosu ya da tiyatroları her gece tıklım tıklım dolardı. Ayrıca gündüzleri de etkindiler.
Bunlarda şarkı, türkü, türlü oyular ucuzundan sahnelenirdi. Böyle ilçelerin sakin yaşantı biraz olsun hareketlenirdi.
Az önce şeftali satan bir seyyar satıcı geçti. Bir çok seyyar satıcı gördük, kavun, karpuz, balık, domates, Sarımsak… Hiç şeftali satan seyyar görmemiştik, şaşırdık. Daha önceleri de başka bir seyyar satıcıdan satın almıştık. Hiç güzel çıkmadı. Esas olan yarma, sulu ve yumuşak olanıdır. Zaten satıcı da hemen kayboldu.Vesileyle şunu da belirt eyim. En çok sevdiğim meyvelerden biridir şeftali.
Ekranda kadınlar boks maçı. Kadınların böyle bir maçta ringe çıkması garip geliyor. Aslında normal. Güzel bir maç oldu iyi ve güzel. Bir ara boşta kalınca gazetedeki bulmacaya saldırdım. Uzun zamandır uzaktım bulmacalardan. Ama nerde… Çoğu kaldı. Kendime şakadan kızdım.
Bulmaca çözmek bile aylak aylak oturmaktan hobi olarak iyidir. Çünkü “Hobisi olmayanın fobisi olur.”
Böyle kurcalayınca Söğütlüğün güneyindeki hobi bahçeleri aklıma geldi. Meriç’in güneyinde oluşturulan bu bahçelerin Adı bile “Hobi Bahçeleri. Kullananlar da var. Bana göre örnek bir sunum. Çünkü yaz sıcaklarında Edirne içinde olmak olası değil.
Böyle olunca hava yağacak sandık. Biraz yağdı da, umarım her yönlü susuzluk ortadan kalkar. Ama bence yeterli değil, sanki. bulutlar çekip gidince başkalarını bekledik ama boşuna…
HAMAK
Karşı kıyıda sallanan hamaktı güneşin yaz önü
Bu bileşim hangi yürüyüşün yengeç sepeti
El edince çeşme başında unutulan çağrı
Soğuğun taşında madımak acımasız kördüğü
Çifte hüzünle örülmüş yavru kuş ağzında aşk
Balıklama serzenişe demir atan kırmızı
Hangi sergende küllendi yıldızı serhat
Kuş sesleri izindeyim, biz onlarsız dal-budak
Karlı karşı kıyıda bir hamak yaz/önünde
Uzaktan el ederim kopuverir ipleri
N.Tezcan
(AZ BULUTLU KUŞLAR)
