İstanbul’un Başakşehir ilçesindeki Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde, yoğun bakımda yatan serebral palsili 9 yaşındaki kız çocuğuna tecavüz edildiği ortaya çıktı. Vaka, bir doktorun durumu fark etmesiyle gün yüzüne çıktı ve soruşturma başlatıldı. Olay, çocuk istismarı konusundaki toplumsal kaygıları yeniden gündeme taşıdı.
Edirne Çocuk Hakları Derneği ve EKK Çocuk Çalışma Grubu adına açıklama yapan Av. Nebahat Çavuş, "Çocukların aile içinde, okulda ve hatta hastanede bile güvende olmadığı bir tabloyla karşı karşıyayız" dedi.
"SON VAKALAR TOPLUMU SARSTI"
Çavuş, son aylarda yaşanan başka istismar vakalarına da dikkat çekti. Bandırma’da bir Kuran kursunda 4 çocuğun, İstanbul Bahçelievler’de 17 çocuğun ve Sivas’ta bir ilköğretim okulunda 6 çocuğun cinsel istismara uğradığını belirtti. "Birkaç aylık bebeklerin dahi ailelerinin yanında aylarca istismara uğradığı, ancak hayati tehlike oluşunca fark edildiği vakalar var" diyen Çavuş, "Bu rakamları dile getirirken bile vicdanımız sızlıyor" ifadelerini kullandı.
Çocukları korumaya yönelik yasal ve kurumsal mekanizmaların yetersizliğine vurgu yapan Çavuş, "Devlet, BM Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Anayasa’daki yükümlülüklerini yerine getirmiyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı denetimlerini sıklaştırmalı. Çocuklarla çalışan kişilerin seçiminde en yüksek hassasiyet gösterilmeli" dedi.
Çavuş, sadece faillerin cezalandırılmasının yeterli olmadığını belirterek, "İstismarın önlenmesi için proaktif bir sistem kurulmalı. Aksi halde bu döngü kırılmaz ve toplumda adalet inancı tamamen kaybolur" diye konuştu.
“SORUMLULAR GÖREVDE KALMAMALI"
Açıklamada, istismar olaylarının yaşandığı alanlardan sorumlu kişilere istifa çağrısı da yapıldı: "Çocukların bedensel ve ruhsal bütünlüğü, hiçbir makamdan ya da kurumdan daha önemsiz değildir. Bu tür olayların yaşandığı sorumluluk alanlarındaki kişiler görevlerini bırakmalıdır."
Çavuş, ailelere de seslenerek, "Çocuklarınızın takibini asla gevşetmeyin" uyarısında bulundu.
Bülent Sarıçiçek
