Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri, bu yıl da renkli görüntülere ve dikkat çeken açıklamalara sahne oluyor. 664. Kırkpınar’ın ağası iş insanı Ufuk Özünlü, giydiği farklı ve iddialı kıyafetlerle sosyal medyada geniş yankı uyandırmıştı. Geleneksel ağa kıyafetinin dışında bir tarzla boy gösteren Özünlü, kıyafet tercihlerine ilişkin yapılan yorumlara yanıt verdi.
Ağalık makamının sadece maddi katkıdan ibaret olmadığını, kültürel ve tanıtımsal bir sorumluluk taşıdığını vurgulayan Özünlü, “Güreşin gençler arasında yeniden popüler hale gelmesi için farklı yollar denemek gerekiyor. Biz de bu noktada modayı bir araç olarak gördük. Bu işe bir fikirle başladık. Bütün sporlarda sembol ürünler var; futbolun forması, basketbolun ayakkabısı, yüzmenin mayosu. Ancak yağlı güreşin vitrinlerde yer alabilecek bir tekstil ürünü neredeyse yok. Bu projeyle bu eksikliği tamamlamak istiyoruz” şeklide konuştu.
Ağa Özünlü, gündem olan kıyafetlerin tasarım sürecine dair detayları da paylaşarak, “Fikir tamamen bana ait. Tasarım sürecinde ise birlikte çalıştığımız bazı arkadaşlar oldu. Ancak kişisel veri nedeniyle isim veremem,” dedi.
Hazırlanan dört özel kıyafetin pazar günü çeşitli sivil toplum kuruluşlarının liderlerine hediye edileceğini belirten Özünlü, bu kıyafetlerin herhangi bir gelir ya da bağış amacı taşımadığını da açıkladı. “Bu bir açık artırma değil. Daha çok bir tanıtım, farkındalık ve ilham yaratma girişimi,” dedi.
Girişimin amacının modaya uygun bir şekilde güreşe olan ilgiyi artırmak olduğunu kaydeden Özünlü, “İnsanlar mağaza vitrinlerinde bu tarz bir ceketi görüp almak istesin. ‘Ben de böyle giyinmek istiyorum’ desin. Aslında mesele tamamen görsel bir çağrışım yaratmak. Böylece güreşi sadece er meydanında değil, günlük yaşamda da yaşatmak istiyoruz,” dedi.
“GELENEKTEN KOPMAYACAĞIZ"
Özünlü, geleneksel ağa kıyafetlerine karşı olmadığını da vurguladı. “Ağa kıyafeti giymeye karşı değiliz. Zaten olması gerektiği gibi. Ama bunun dışında da alternatif tarzlar oluşturabiliriz. Bugünkü görsel çok güzel oldu. Yarın da devam edeceğiz,” diyerek hem geleneksel hem yenilikçi bir yaklaşımı benimsediklerini dile getirdi.
Özünlü ayrıca, ilerleyen dönemlerde bu kıyafetleri gündelik hayatına da entegre edeceğini, güreşin sadece festival dönemiyle sınırlı kalmaması gerektiğini söyledi.
Ağalık görevini yalnızca törensel değil, tanıtım ve marka geliştirme açısından da önemli gören Özünlü’nün bu çıkışı, Kırkpınar’ın tanıtımında yeni bir dönemin habercisi olma yolunda ilerliyor. Modayla geleneksel sporun buluşması, hem Edirne ekonomisine hem de güreş kültürüne yeni bir soluk getirmesi bekleniyor.
Mert Hamarat
