Keşan Kent Müzesi önündeki karşılamanın ardından Bakan Yrd. Sn. Nadir Alpaslan ve Vali H. Kürşat Kırbıyık yenileme çalışmalarının devam ettiği müze binasını gezerek incelemelerde bulundular.
Keşan kent Müzesindeki incelemelerin ardından Hersekzade Ahmet Paşa Camisine geçen Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yrd. Sn. Nadir Alpaslan ve Vali H. Kürşat Kırbıyık, burada devam eden restorasyon çalışmalarını yerinde görerek, işlemleri yürüten yüklenici firma yetkililerinden bilgiler aldılar.
Bakan Yrd. Sn. Nadir Alpaslan ve Vali H. Kürşat Kırbıyık daha sonra Saros Körfezi Turizm Toplantısına katıldı. Toplantı, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk’ün “Saroz Körfezi’nin Turizm Potansiyeli” konulu sunumu ile başladı. Saros Körfezinde bulunan işletme sahiplerinin de katıldığı toplantıda Alan Başkanlığı Modeli konusunda karşılıklı görüş alışverişi yapıldı. Ayrıca İbrice Limanı ve Dalış Merkezleri Turizm Projesi ile Yayla Barınağı ve Sahil Tahribat Sorunu Çözüm Projesi konuları görüşüldü.
Toplantıya, Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yrd. Sn. Nadir Alpaslan, Edirne Vali H. Kürşat Kırbıyık, Edirne Milletvekili ve KEFEK Başkanı Fatma Aksal, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Tabakoğlu, Vali Yardımcıları Ali Uysal ve Eyyüp Batuhan Ciğerci, Keşan Kaymakamı Cemalettin Yılmaz, Belediye Başkanı Mustafa Helvacıoğlu, İl Emniyet Müdürü Mustafa Alçalar, İl Jandarma Komutan V. Albay Naim Tavlı, ilgili kurum müdürleri, siyasi parti temsilcileri, iş insanları ve sivil toplum kuruluşları temsilcileri katıldı.
“SİPERİN ARDI” BELGESELİ İLGİYLE İZLENDİ
Saros Körfezi Turizm toplantısının ardından Vali H. Kürşat Kırbıyık, Bakan Yrd. Nadir Alpaslan ve beraberindekiler “Siperin Ardı” belgeselinin galasına katılmak üzere Keşan Belediyesi Selim Sesler Konferans salonuna geçtiler.
Edirne Vali H. Kürşat Kırbıyık gala programında yaptığı konuşmada: “Bu programın benim için ayrı bir önemi var. İlber Ortaylı’nın burada olmasından dolayı çok mutluyum. Ben eğitim gördüğüm dönem içerisinde İlber hocamdan ders alma şansını yakalamış, bu fırsatı elde etmiş birisiyim. Bugün de burada aramızda görmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Hocama tekrar hoş geldiniz, şeref verdiniz demek istiyorum.
Kürsüye çağırılırken Edirne’nin bir nebze tarihteki önemi ve rolü anlatılmış oldu. Edirne Sarayımız aslında Osmanlı’nın ilk devlet binalarından bir tanesi. Onun ihya çalışmalarını hızlandırıp hayata geçirmek, istediğimiz işlerden bir tanesi. Edirne Sarayını da anlatırken şunu özellikle söylüyoruz. Bir Ahlat modelinin de burada uygulanması gerektiğini düşünüyoruz. Türklerin Anadolu’ya açılan kapısı ne kadar önemliyse, Edirne’de Türklerin hem Balkanlara hem İstanbul’a açılan kapısı olarak son derece büyük önem taşıyan bir merkez. Tarih boyunca da bu vasfını korumuş. Aslında biz bugün Edirne’yi anlatırken bazen serhad şehri diye anlatıyoruz. Ben bu tabiri çok kullanmak yanlısı değilim. Aslında Edirne’nin tarihi misyonuna bakacak olursanız, Edirne Osmanlı’ya yaklaşık 1 asır boyunca payitahtlık yapmış. Tarih boyunca çok merkezi konumda olan bir şehir rolünü üstlenmiştir. Bu Serhadlık üzerimize aslında son 100 yıldır gelen bir özellik. Tarihi vasıflarımıza baktığımızda hem ekonomik hem siyasi hem idari anlamda daha çok bir merkez rolünde olduğunu hepimiz biliyoruz.
Edirne’yi anlatırken şunu da ifade ediyorum. İnanılmaz bir coğrafyaya sahip bir şehir. Toprağıyla, nehirleriyle inanılmaz bir coğrafyaya sahip. Bir de ecdadın yaptıkları var. Yaklaşık 1368 adet tescilli kültürel varlığa sahip bir şehirden bahsediyoruz. Ben şehir dışından gelen misafirlerimize şehrimizi anlatırken, Selimiye’yi bu şehirdeki en yeni camilerden biri olarak anlatıyorum. Malumunuz hemen karşısında Eski Camii var 1414 yılında yapılmıştır. Selimiye ise 1575 yılında yapılmış bir cami olup, sıralamaya baktığımızda şehirdeki 34. cami. 33 tane daha eski caminin olduğu bir şehirden bahsediyoruz.
Yeri gelmiş Türklerin Balkanlara açılan kapısı rolünün üstlenmişiz. Yeri gelmiş bu devletin, milletin bekası için hemen yanı başımızda cereyan eden Çanakkale Savaşı döneminde Gelibolu Edirne’nin bir sancağı. Edirne Valisi o savaşın da bir parçası aynı zamanda. O savaşın da bir yöneticisi. Yeri gelmiş bir lojistik üs olarak hizmet vermişiz. Demiryolu hattından savaş gerisinde savaşın her türlü gereksinimini tedarik etmişiz. Yeri gelmiş siper ardında da yaralı askerlerimize şifa olmak için gayret göstermişiz. Allah o günlerde bu vatanı, milleti bize ilelebet payidar bırakmak için canları pahasına mücadele eden tüm kahramanlarımızdan razı olsun. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm Gazilerimize gani gani rahmet olsun. Tüm şehitlerimize gani gani rahmet olsun.
Ben bu anlamlı çalışmadan dolayı Keşan Belediye Başkanımızı, ekibini tebrik ediyorum. Bu çalışmaya imza atan yönetmen arkadaşımızı ve çalışmada her türlü emek sarf eden arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Tarihimizle geleceğimiz arasında bir bağ kurmak hepimizin sorumluluğu. Bu sorumluluğu yerine getirmek için hepimiz var gücümüzle çalışacağız. Herkese İyi seyirler diliyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyorum.” şeklinde konuştu.
Ünlü tarihçi yazar Prof. Dr. İlber Ortaylı’nın onur konuğu olarak katıldığı gala programında açılış konuşmalarının ardından “Siperin Ardı” belgeseli izlendi.
Yoğun bir katılımla izlenen ve izleyicilerden tam not alan “Siperin Ardı” belgeseli seyircilere duygusal anlar yaşattı.
Haber Merkezi






