Daha önceki yıllarda, çocukluğunuzda hatırlarız, saman   kağıttan yapılmış  zarfların  üzerinde Kızılay amblemi  vardı. O zarflara   Kızılay’a yardım için  gönül rızası ile  harçlıklarımız da seve seve verirdik.

Okullarda her yıl Kızılay Haftası yapılır. Ülkemizin bu en eski ve köklü yardım kuruluşu öğretmenlerimiz tarafımdan önemi anlatılır ders olarak verilirdi.

Yardımda Kızılay dendiğinde herkes gönü rahatlığı ile severek yardıma koşardı.

Son yaşadığımız deprem felaketinde Kızılay’ın hizmette eksikliklerinin gündeme gelmesi tartışılır, olması bu kurumumuza sonsuz güven duyan halkımızı da rencide etti.

Ülkede bugüne kadar insanlarımızın her yardıma koşan Kızılay’ın böyle bir hizmet aksaklığının olmaması gerekirdi.

Bir asrı aşkın başarılı geçmişi ile Kızılay halkın gözünde en güvenilir yardım kurumu olarak biliniyordu.

Bugüne kadar böyle tanındı. Kızılay hiç bir karşılık beklemeden halka yardım eden en güvenle sığınabileceği bir kurum olarak kabul gördü.

----------------

EDİRNE’DE KIZILAY 

Edirne’de  Kızılay, binası  bir yardımsever vatandaşımızın bağışı ve bundan önceki yönetimde bulunan Avukat Metin Kıray’ın   üstün gayreti,  ve halkımızın katkısı ile  kendi malı olan bir  modern binaya kavuştu. Kızılay’ın tüm hizmetler daha önceleri bu binada eksiksiz yapılıyordu.

Halka yemek dağıtan bir aşevi vardı.Binanın ikinci katında modern bir  kan merkezi bulunuyordu.Kısaca Edirne Kızılay’ı bölgenin en modern binasına sahipti. Daha sonra  görev alan Kadir ÇAKAY yönetimi aşevi uygulamasına   son verdi.

Kan merkezini kendi binasından alıp yüksek fiyatla kiralanan bir yere taşıdı.

Tüm bu uygulamalar Kızılay’a karşı sonsuz güveni olan vatandaşlarımızın kafasında “Kızılay’da ne oluyor” şüphesi uyandırdı.

Halk haklı olarak kan merkezinin Kızılay binasından başka bir yere nakledilmesinin sebebini  soruyor.

Yine muhtaç vatandaşlara hizmet eden aşevinin neden kaldırıldığını merak ediyor. “Böyle güzide,

milli yardım kuruluşumuz neden böyle oldu” diye merek edenler haksız mı?

Özellikle kan merkezinin Kızılay’ın kendi binası olduğu halde yüksek kira karşılığı  kendi   merkezinden uzak bir yere taşınmasına neden gerek görüldü.?

Halkımız, Kızılay’ın saygınlığının zedelenmemesini saygınlığına zarar gelmemesini istiyor.

--------------

DEPREM BÖLGESİNDEN GELENLERE YARDIMCI OLALIM

Depremin, insanlar için ne kadar yıkıcı ve acı bir felaket olduğunu ancak onu yaşayanlar bilir.

Halkımızı yasa boğan, elli bine yakın insanımızın ölümüne neden olan,  halkı yerinden yurdundan eden deprem felaketi sonrası evleri yerle bir olan insanlarımız yurdun dört bir yanına dağıldı.

Bazıları akrabalarının yanına sığındı. Bu arada İlimize de gelen depremzedeler var.

Bu acılı insanlara hepimiz yardımcı olmak zorundayız.

Onlara saygıda kusur edemeyiz. Deprem mağdurlarının  ne kadar sıkıntı çektiğini yüzlerine baktığınızda daha iyi anlıyorsunuz.

Kentimize gelen bu insanlarımıza Edirne halkına uygun yardımseverliğimizi göstermeliyiz.

Birimizin derdinin hepimizin derdi olması gerektiğini unutmayalım.

------------

FIKRA

ŞEHİRDEKİ AHIR

Köylünün biri işi nedeniyle şehre gitmiş. Sokaklarda dolaşırken yeni yapılmış bir konak görmüş.

 Bu binanın neresi olduğunu merak ederek kapıda duran görevliye sormuş. Adan köylüyü saf bir adam sanarak biraz da alaylı bir şekilde:

“Sen hiç ahır görmedin mi? Baba” demiş.”Burası da bir ahır işte”

Köylü hiç renk vermemiş:

-“Ya öyle mi, kim bilir bu koca ahırda ne kadar büyük hayvanlar vardır” diyerek yürüyüp gitmiş.   

   

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.