"Oh be nihayet sonlandı" sözcüğü sanırım sadece İstanbul'da yaşayan insanların değil,Türkiye'de yaşayan birçok insanın dilinden dökülen söylem olmuştur.
Hatta dünyanın birçok ülkesinde yaşayan insanların bile.
Aylardır her yerde ve her platformda gündeme gelen bir konu olmuştu İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanlığı seçimleri.
Tekrarı doğruydu yanlıştı onun muhasebesini yapmaktan çok partilerin bu tekrar seçimde uyguladığı ve hayata geçirdiği çalışma şeklini değerlendirmek gerekir bana göre.
Bana göre görülmemiş bir destek verildi adaylara.
Sadece kendi partileri değil,müttefik partilerde olabildiğince yüksek performans sergileyerek seçime katkı verdiler.
Cumhur İttifakı adayı eski Meclis Başkanı,eski Başbakan,eski Cumhurbaşkanı yardımcısı ünvanları ile kariyeri yüksek bir aday profili sergileyen Binali Yıldırım yaşı itibariyle rakibi kadar başarılı bir aday örneği sergileyememiş olmasına rağmen Devleti yöneten bir partinin adayı olma avantajı ve örgütün gayretli çalışmaları ile yapabileceğinin en iyisini yaptı sanırım.
CHP nin bu seçimde ortaya koyduğu inanç,kazanma hırsı,çalışma gayreti genç ve CHP de belkide gelecek için umut olarak görülen,her kesimden oy alabilme şansı yüksek olan Ekrem İmamoğlu gibi bir aday ile birleşince doğal olarak ortaya başarı çıktı ve seçimin galibi oldu.
Tebrik ediyorum ve başarılar diliyorum kendisine.
Türkiye mozağiyi olan ve dünyanın önemli şehirleri arasında gösterilen İstanbul'umuz için hayırlı olsun inşallah.
İmamoğlu gerçekten de her kesimden oy alma şansı olan bir adaydı ve aldı da
Soyadından da anlaşılacağı gibi muhafazakar ve inançlı bir aileden geliyor.
CHP Kılıçdaroğlu'nun Genel Başkanlığı döneminde zaten katı solculuk,devrimcilik özelliklerinde tavizler verdi çok kez.
İhsanoğlu,Bekaroğlu gibi isimleri tercih edişinde,Karamollaoğlu ile sıkı fıkı dostluğundaki amacı tartışılır.
Neyse kamu oyunda İmamoğlu'nun ortaya çıkışı ile CHP Genel Başkanlığı hatta Cumhurbaşkanlığı adaylığı konuşulur oldu zaten.
Neyse bunlarla ilgili başka köşe yazılarımızda bahsetmek gerekir zaten ve yerine de getireceğiz.
Edirne örgütlerini değerlendirecek olursak,CHP de başta Belediye Başkanı Recep Gürkan olmak üzere İl Başkanı ve ekibinin sergilediği performans hala İstanbul'un birçok semtinde konuşuluyor.
Birçok dostumdan aldığım bilgilere göre,pek çok CHP seçmeni Başkan Gürkan'ı Ankara'da parti yönetimlerinde görmek istiyor.
Aslında bana göre de öyle.
İki dönemin sonunda artık Ankara seferi ikinci kez başlamalı.
Ak Parti de CHP kadar yoğun bir seferberlik ilan ederek çalışmalar sergilemese de yine örgüt olarak İstanbulda büyük destek arayışı sürdürdü.
Yine Ak Partiye yakın dostlarımızda aldığım bilgilere göre Erdem Güğümgüler büyük bir çalışma temposu sergilemiş ve takdir toplamış.
Neyse yazacak çok konu var ama yazı uzadı.
Tekrar İstanbul ve İmamoğlu için hayırlı ve uğurlu olsun.
