Daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi Edirne’nin kenar mahallelerin sorunları çok.Orada oturan vatandaşlar şehir merkezine geldiklerinde daha modern altyapıyı ve sosyal tesisleri gördükçe kıskanmamaları aynı hizmetlerin mahallelerinde de olması talebinde bulunmamaları mümkün mü?
İstasyon mahallesi kenar sokaklarına gittim. Buralarda ailelerin çocuk sayısı çok yüksek sokaklar küçük çocuklarla dolu. Bu çocukların oynayabileceği oyun alanları ise sınırlı. Halkın oturabileceği bir park yeri yok.
Bu insanlarımız her gün şehir merkezine gidip geliyor. .Oradaki hizmetlerin bir bölümünün kendi semtlerinde yapılması talebi var. Mahalli yönetimlerin özellikle muhalif olan mahalli idarelerin ekonomik imkanlarının kısıtlı olduğu biliniyor. Bu nedenle hizmet götürmede sıkıntı yaşanıyor.
-------------------------
SURİYELİLER SORUNU ÇÖZÜMLENMELİ
Ülkesindeki savaştan kaçarak ülkemize gelen Suriyelilerin bir bölümü de Edirne’ye yerleşmiş.
Bunlar daha çok kenar mahallelere yerleşiyor. Ancak oralarda barınabilecekleri yerler var.İstasyon mahallesinde bir Suriyeli aileyi ziyaret ettim.
Tam 12 çocuğu olan bir aile mahalle kenarında bir eve kira karşılığı sığınmış. Bu çok çocuklu evde ancak bir kişi çalışıyor.
Bu kadar insan o gelirle nasıl geçinebilir. Yokluk içinde yaşıyorlar. Çocukların üstü başı sefil . halktan yardım beklentileri var.
Böyle Edirne’nin diğer mahallelerinde de Suriye vatandaşları var.
Bunlar eğer önlem alınmazsa ileride sorun olabilir. Bu insanlar çok çocuklu. Aileler en azında 6 çocuk var.
Bu konuları denetlemekle yükümlü kurumlarımız. Bu kişilere ancak bakabileceği kadar çocuk yapmaları gerektiğini hatırlatmalı.
Baz siyasi çevrelerin de belirttiği gibi çok çocuk olsun Allah onların kısmetini verir mantığı ile sorunların çözümlenmediği ortada.
Bu insanların sefaleti her geçen gün artıyor. Yarın benim şu ve bu talebim var diye istekte bulunduklarında ne yapılacak.
Ülkemizin bir dizi sorunlarının yanında bir de Suriyelilerin sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalacağız.
Yetkililerimiz şehir merkezindeki yoğun işlerinin yanında bir de kenar mahallelerdeki bu insanların sorunlarıyla ilgilenmeli.
Yoksa bu sorunlar gittikçe büyüyerek çözülme sor hale gelebilir.
Bu arada biz mahalli basın mensupları da bu mahallelerin sorunlarını sık sık gündeme taşıyıp yetkililerin dikkatini çekme zorunluluğumuz olduğunu unutmayalım.
CHP BU SEÇİMİNDE DİKKATLİ OLMALI
Her ne kadar mahalli seçimler sonuçları konusunda Edirne örgütü bir özeleştiri yapma gereği duymasa da rakamlar ortada.
CHP’nin Edirne’deki gücü her geçen yıl azalmakta. Bir zamanlar Türkiye’de bu partinin en çok oy aldığı bir olan Edirne bugün çoğunluğu kaybetme sınırına düştü.
Bunun için milletvekili ve mahalli seçimleri sonuçlarına bakmak yeterli. CHP’nin 2009 yılandaki mahalli seçimde aldığı oy oranı %57 AK Partinin oranı ise %31. Daha sonra 2014 yılında yapılan belediye seçimlerinde CHP’nin oy oranı %36,9’a geriliyor. AK Parti bu seçimde%29,9 oy aldı. Son yapılan belediye seçiminde CHP’nin oyu %44,89 oranında oy aldı. Buna karşılık AK partinin oyu %40,81 oldu.
--------------------------
GENEL SEÇİMLERDE DE DURUM FARKLI DEĞİL
Aynı dönemde CHP’nin 2011 yılında aldığı oy %52 AK Partinin oy miktarı %30.
2015 yılı haziran ayında yapılan seçimde CHP%53 oy almış AK Partinin oyu ise %24 MHP bu seçimde %16 oy almayı başarmış. Aynı yıl Kasım ayında yapılan seçimde CHP%57 oy almayı başarmış AK Partinin oyu ise %27 olarak gerçekleşmiş. 2018 yılında yapılan Genel Seçimde CHP %44,82 oya inmiş. AK parti %26,31 İYİ parti%17,18, MHP ise %5,35 oy almış.
Bu rakamlar da gösteriyor ki CHP kendine çeki düzen vermeli . Uyduruk gerekçeler bulup partinin oy oranının gerilemesine çözüm bulunamaz.
CHP’nin yönetimi arasında değişime, yeni daha aktif kadrolara ihtiyaç var. Partinin o oranı halka güven verebilecek kadrolarla artabilir.
İstanbul Seçimleri bunu gösterdi. CHP Edirne’de şöyle bir anket yaptırsın örgütüne partililerin ne kadar güven duyduğunu buna karşı taleplerin ne olduğunu öğrensin.
Bu yapılmayıp aynı kadrolarla gidilmesine karar verilmesi halinde partideki o düşüş oranı daha alt seviyeye inebilir.
CHP’ye bu güvensizliğin kaynağının da neden kaynaklandığı enine boyuna araştırılmalı. Bu giderilmediği takdirde CHP’de güvensizlik daha da artabilir. Delege seçimlerinde de bu dikkat alınarak seçim yapılmalı.
Küçük olsun benden olsun mantığı son bulmalı. Herkes şunun bunun yanında durup başarılı olma yerine partinin başarısını ön planda tutmalı. Aksi halde sonuç hüsran olur.
FIKRA
AHİRETTE NE DİYECEK
Bekri Mustafa bir gün Beyazıt Meydanında dolaşırken, oradan bir cenaze geçer. Hemen cenazenin önüne çıkarak tabutu taşıyanlara:” Tabutu yere indirin” der
Bunun üzerine cemaat afallar durur. Tabutu yere indirirler. Bunun üzerine Bekri Mustafa eğilerek tabutta yatan ölünün kulağına bir şeyler söyler.
Sonra cemaate dönerek.
“ Haydi artık gidebilirsiniz “ der
Cenaze yola devam ederken Bekri’yi tanıyanlardan biri kendisine sorar:
-“ Bekri biraz önce ölünün kulağına eğilerek neler söyledin?”
Bekri karşısındaki adama dik dik bakarak:
_” Yahu hiç birinizin aklına gelmedi mi? Adam ahret postasıyla öbür dünyaya gidecek. Oradakiler sormayacaklar mı? Dünyada neler olup bitiyor diye. Adamcağız nereden bilsin.
Kulağını şöyle dedim. Ahrettekiler ,dünyada neler olup bitiyor diye sorduklarında onlara, Bekri büyük bir camide imam oldu” deyiver onlar dünyanın ne hale geldiğini anlarlar” dedim.
------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
FATİH SULTAN MEHMET’İN FARKI
Osmanlı Padişahları arasında Fatih Sultan Mehmet’in ayrı bir yeri ve önemi vardır.
O sadece Ortaçağı sona erdirip Yeniçağı başlatmakta kalmadı. İmparatorlukta yaptığı yeniliklerle örnek bir padişah olduğunu gösterdi.
İlk resmini yaptıran Padişah Fatih Sultan Mehmet olmuştur. İstanbul’u aldıktan sonra Bizans halkının zarar görmesini engellemiş, yazdığı fermanlarla bir padişah olmasına ve her şeye hükmetmesine rağmen topluma verdiği önemi ile bugünkü ülke yöneticilerinden daha duyarlı olduğunu göstermişti.
Onun örnek alınması gereken sözlerinden biri Selimiye Camisi önündeki Şahi Topları ve heykelinin önündeki kitabesidir.
Oradaki sözlerinde Fatih Sultan Mehmet şöyle diyor ,” İnsanlara inancıyla ilgili Allahın kula soracağı sorular sormayınız?
“ Bir ihtiyacın, bir sıkıntın var mı, aç mısın susuz musun?” gibi sorular sorun” deniyor
Orta çağda bugün medeni geçinen Avrupa ülkelerinde yönetenlerin kaç tanesi Fatih Sultan Mehmet’in halka karşı bu duyarlılığını göstermiştir.
Avrupa’da mezhep savaşlarının olduğu, medeniyetin zerresinin bulunmadığı bir dönemde bir Türk Hakanı halkına karşı sevgi ve saygısını bu sözleriyle göstermiştir.
Bu sözler bugünkü yöneticilere adeta ders verecek niteliğinde değil mi?
-------------------------------------------------------------------------------------------------
İLK METELİĞİ 2. MAHMUT BASTIRDI
Tarihimizde ilk metelik, 1883 yılında Osmanlı Sultanı 2. Mahmut’un tahta çıkışının yirmi beşinci yıldönümü onuruna çıkarıldı.
Ayarı düşük olan bu kara beşliklere “ Metelik” denilmeye başlandı.
Çeşitli zamanlarda bastırılan 10 ve 5 paralık “ yeni metilikler” bozuk para sakıntısını karşılayamaz duruma gelince 1910 yılında 40,20,10, ve beş paralık olmak üzere nikel metelikler basıldı.
************************************************
ATASÖZÜ
Çocuklar şekerle oyuncakla, büyükler ise yeminle aldatılır.
