Aslında CHP'de son yapılan Yerel seçimlerde elde ettikleri başarının ardından bir grup erken seçim isterken, Kılıçdaroğlu ise erken seçimi zamansız buluyordu.
Kılıçdaroğlu seçimi kazanan belediye başkanlarının bir icraat ortaya koyması gerektiğini savunuyordu.
CHP’li belediye başkanlarının yönettiği büyükşehirler; İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Mersin, Eskişehir, Antalya olmak üzere nüfusun yüzde 55’ine, ekonominin ise yüzde 75’ine sahip olduğunu ifade ederek yeni seçilen CHP’li belediye başkanları başarılı bir performans ortaya koyduktan sonra seçime gitmenin daha akıllıca olacağını düşünüyordu.
Ama ne olduysa oldu,Kemal Kılıçdaroğlu erken seçim çağrısı yaptı.
Hem de şimdiye kadar gittiğimiz birçok erken seçimin arkasındaki MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye çağrı yaparak.
3 Kasım 2002 ve 24 Haziran 2018 seçimlerine Bahçeli’nin çağrısı üzerine gidilmişti.
Kılıçdaroğlu hemen her gün erken seçimi telaffuz eden açıklamalar yaparak "sandık Milletin önüne konmalıdır" ifadesini tekrarlıyor.
Akşener'in 'Millet İttifakı olarak etle tırnak gibi değiliz, bir proje için bir araya geldik'sözünü analiz ettiğimizde Erdoğan'ı devirmenin birinci hedef olduğu anlaşılabiliyor zaten.
Sadece söylemle değil,partinin faaliyet alanlarını genişleterek birçok ilde etkinlikler toplantılar çalıştaylar yapıyor ve konu o etkinliklerde de ilk gündem maddesi oluyor.
Bana ve birçok kişiye hatta siyasi otoritelere göre daha önce de yazdığım gibi bu aşamada erken seçim olmaz.
Erken seçim olabilmesi için şu anda karar mercii konumunda olan Ak Parti ve MHP nin evet demesi gerekiyor.
Şu an için böyle bir olasılıkta görünmediğine göre 2023’te yapılacak bir seçim daha makul gözüküyor.
Bu engelin dışında HDP’ye yönelik gelişmeler ve düşünceler de çok önemli.
HDP süreci nasıl sonuçlanır, millet ittifakında bir çatlamaya yol açar mı, HDP nin varlığında İYİ
Parti’nin pozisyonu ne olur?
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimleri 2023 yılının haziran ayında, yani zamanında yapılacaktır. Hiç kimse boş hayale kapılmamalıdır” açıklamasının üzerinden fazla bir zaman geçmeden yaptığı açıklaması Cumhur İttifakının seçimlerin zamanında yapılması konusundaki kararlılığını gösteriyor bir bakıma.
İşte Bahçeli'nin açıklaması;
"Türkiye üzerinde oynanan oyunları anlatacağız, kurulan tuzakları aktaracağız, kötü niyetlileri açıklayacağız. Bunu ısrarla yapacağız, inatla savunacağız. Halka doğru gideceğiz, halkımızla bütünleşeceğiz, mutlaka anlaşacağız, sözleşeceğiz, aramızdaki sevgi köprülerini tahkim edeceğiz. 'Geliyor gelmekte olan' diyorlar ya, biz de 'Gidiyor gitmekte olanlar' diyeceğiz.Sonra da gelmeden gittiklerini göreceğiz.Davetsiz gelenin mindersiz oturacağını göstereceğiz.Bir kere eğilenin bir daha dik duramayacağını öğreteceğiz.
Türk milletini zillete ikna edemeyecekler.
Çalışacağız, çabalayacağız, çağıracağız, çağlayacağız, sular seller gibi coşacağız. Azmedeceğiz, sabredeceğiz, emek vereceğiz, mücadele edeceğiz, mutlaka başaracağız.
Cumhuriyet'in 100. yıl dönümünde Türk milletinin yeni bir zaferine imza atacağız.Türk milleti, sahnelenen ekonomik oyunların benzerlerine mazisinde defalarca şahit, maalesef defalarca da mahkum olmuştur. Saldıran, tuzak kuran, komplo imal eden, zehir saçan ekonomik çetelerin, sermaye gruplarının, küresel tefecilerin neyi amaçladıkları, nereye ulaşmak istedikleri, vicdan sahibi her insanımızın esasen malumudur."dedi.
---------DEVAM EDECEĞİZ-----------
