Edirne komşu iller ve komşu ülkelerden ve İstanbul’dan gelen misafirlerle dolup taşıyor.
Bunun neden kaynaklandığını merak edenler olmuştur. Bu insanlar neden başka illere, deniz kenarlarını değil de Edirne’ye geliyorlardı.
Bu durumu kentimize gelen konuklara sordum, hepsinin ortak gerekçesi Edirne’nin huzurlu ve mutlu yaşayan insanların yaşadığı bir kent olması nedeniyle tatilden yararlanan insanlar buraya gelip yorgunluklarını gideriyor, en iyi şekilde tatilin tadını çıkarıyorlar.
Edirne’yi ziyaret eden insanların bir başka ifadeleri de Edirne gibi huzurlu ve günün her saatinde gezip dolaşılabilecek illerin sayısı her geçen yıl azalıyor. Bu yapıda kentlerin sayısı iki elin parmakları kadar.
Gerçekten bu Edirneliler açısından övünülecek bir durum. Bunun kıymetini bilmeliyiz. Şehrimizin bu huzurlu ortamını görüp bunu istismar etmeye çalışan insanların olduğunu gözden ırak tutmamalıyız.
Nitekim, bunun emarelerini de göz ardı etmemeliyiz. Trakya’nın çağdaş insan profili zedelenir buradaki görüntüler diğer bazı illere benzerse bundan en çok bizler, esnaflarımız tüm halkımız zarar görür.
Başka illerden ve komşu ülkelerden gelen misafirler Edine insanının çağdaş yapısını, kentin huzurlu bir kent olduğunu dikkate alarak buraya geliyorlar.
Kesinlikle bu yapının bozulmasına izin verilmemeli. Bu güzelliklerden yararlanıp Edirne’yi de başka illerde olduğu gibi çağdışı görüntülere süründürmek isteyen, huzurunu kaçırmak isteyen çevreler olabilir.
Şehrin güvenliğini kaçıracak girişimler bulunabilir. O konuya duyarlı olmalıyız.
Kentin bu güzelliklerinden mutlu olacaklar olduğu gibi bunu kıskananların da olduğu kaçınılmazdır. Bu konuda bir örnek vermek isterim.
Bir turist kafilesinden gelenlere bir işyerinde Atatürk posterli takvim hediye edilmek istenmiş. Bu duruma tepki gösteren kadınlardan bir gurubunun gerekçesi şu” biz o kişinin( O kişi dedikleri Atatürk) resimlerini evimizde görmek istemiyoruz.
Bu adamdan ne buluyorlar, her tarafta Atatürk resimli takvimler şehrin her yanında onun resimleri var”
Bu kafalardan başka ne beklenir. Onun için kentimizin güzelliklerini canımız gibi korumalıyız.
****************************************************
HER ŞEY PARAYLA OLMAMALI
Edirne Belediye Başkanlığı yeni yılda Saraçlar Caddesinde bir stant açtı burada sanatçılar gelip müzik gösterisi sunacaktı. Yılbaşı ile ilgili yaptırımlar ortada. Belediye Başkanlığı da haklı olarak bu organizasyonları iptal etti.
Stant yerinde duruyordu. Peki Edirne’de çok sayıda müzik ekibimiz var, bunlar oraya gelip kısa süreli de olsa halka konser veremezler miydi? Bunun için yasal sakınca olamazdı.
Ne yazık ki hiçbir gurup burada küçük çaplı da olsa konser verme gereğini duymadı.
Her şey para karşılığı olmamalı. Bazı durumlarda halkın yararına ücretsiz olarak da bu tür hizmetler de olmalı.
Edirne gibi çok sayıda amatör müzik guruplarının olduğu bir ilde hiçbir gurup” ben Edirne halkı için kısa süreli de olsa bir konser vereyim” diye düşünmedi.
FIKRA
ERZURUM’DA KIŞ
Bir zamanlar İçişleri Bakanlığı Erzurum’a bir yazı göndermiş.
“ Bu kış aylarının Erzurum’da çok soğuk geçeceği anlaşılmaktadır, O nedenle kullandığınız yakıtın cinsini, kod numarasını ve stok durumunu acele bildiriniz”
Erzurumlu bir köy muhtarı hemen Ankara’ya cevap yazmış.
* Cevap şöyle:
* Yakıtımız poktir
*Kod numarası yoktir..
* Stokumuz çoktir.!
ATATÜRK VE YUGOSLAV KRALI
Atatürk’ü İstanbul’da ziyaret eden Yugoslav Kralı Aleksandır şerefine bir yemek düzenliyor.
Atatürk’le sohbet sırasında Yugoslav Kralı
“ Size bir gerçeği itiraf etmek isterim. 10197da İngilizler, İzmir ve Anadolu’nun işgalini Yunanlılardan önce bize teklif ettiler. Ben reddettim.
Sizi tanıdıktan sonra kararımın doğru olduğunu bir defa daha anladım.
Yugoslav Kralı bu söz üzerine aslında bir teşekkür bekliyor, fakat Atatürk tebessüm ederek şöyle diyor.
“ Geçmiş olsun majeste.! İyi kurtulmuşsunuz1” diye yanıtlıyor