Dünyanın Olimpiyatlardan sonra en eski spor organizasyonu olan Kırkpınar Edirne ile anılan bir uluslararası spor etkinliği. Bu büyük spor etkinliğinin düzenli olarak yapılması ve sonlandırılması Edirne belediye personelinin omzunda gerçekleşti.
Güç imkanlara rağmen bu yıl da Edirne belediye personeli bu görevini eksiksiz bir şekilde tamamladı.
Edirne belediyesini başta Belediye Başkanı Recep Gürkan olmak üzere Kırkpınar’da özveri ile görev yapanları kutlamak gerekir.
Davul Edirne belediyesinde, tokmak başkalarının elinde olsa da Edirne belediyesi bu sınavı başarı ile verdi.
Dile kolay, iki bini aşkın güreşçi, yüzlerce görevli yurdun dört bir yanından gelen misafirlerin yanında yurt dışından gelenler ile Edirne nüfusu katlandı.
Bu sıcak havaya rağmen Kırkpınar sorunsuz şekilde son buldu.
Bu görevi hiçbir kurum Edirne belediyesi gibi başarılı şekilde yerine getiremezdi.
Edirne belediyesine çamur atanlar belediyenin bu başarısını da dikkate almak zorundalar.
KIRMIZI DİPLİ MUMA İTİBAR YOK
Her yıl Kırkpınar öncesi Edirne belediye başkanı üst düzey protokol mensuplarını Kırkpınar’ın sembolü olan kırmızı dipli mumla davet ediyordu.
İktidar ve muhalefet milletvekilleri, hattı genel başkanlarının Kırkpınar tribünlerinde yerini alırdı. Ne yazık ki bu yıl iktidar parti ve destekçileri Edirne belediyesinin davetini kabul etmemiş. Söylendiğine göre davetiyeler posta yoluyla gönderilmiş.
Kırkpınar gibi sadece Edirne’nin değil ülkemizin gururu olan bir spor etkinliğine bu zatların ilgisiz kalmalarını anlamak mümkün değil.
Geçerli mazeretlerinin olup olmadığını bilemiyorum.
Fakat, ülkemizin üst düzeydeki yöneticilerinin Kırkpınar’a gelmeleri yabancılar nezdinde de ülkemiz için yararlı olurdu.
Ne yazık ki bu sağlanamadı.
Adı sanı bilinmeyen etkinliklerde boy gösteren nutuk atan muhteremler acaba Edirne’deki Kırkpınar’a gelme zahmetine neden katlanmadılar?.
Acaba havaların sıcak olması mı Edirne’ye gelmelerini engelledi.
Aslında ülkemizin her tarafında sıcaklık var. Üstelik insanlarımızın misafirperverliği insancıl yaklaşımı onlara hava sıcaklığını unutturacak seviyede olacak moralleri düzelecekti.
Ne yapılım onlar gelmese de Kırkpınar oluyor.
İMAMOĞLU KIRKPINAR’A AYRI BİR RENK KATTI
Son günlerde ülkemizin en popüler politikacısı olan her görüşten insana dostça yaklaşan, güler yüzlü İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Edirne’ye gelmesi partili partisiz tüm Edirnelileri mutlu etti. Edirneliler kendine sevgi gösterilerinde bulundu.
Halkımız kendini bulduğu, özlem duyduğu, topluma olumlu yaklaşan sevgi ve dostluğu aşılayan politikacıları, yöneticileri her zaman bağrına basıyor.
Son günlerin gözde ismi İmamoğlu’da bunların başında geliyor.
Tüm imkansızlığa rağmen açık oy farkıyla İstanbul gibi şehirde belediye başkanı olmak ancak onun gibi meziyetlere sahip kişilerin başarabileceği bir durumdur.
İmamoğlu bu güçlüğü aşmasını bildi.
Edirne’yi ziyaret etmesiyle de halkın gönlünde taht kurdu. İmamoğlu Edirne’de de herkesin sevgilisi durumuna geldi.
İstanbul belediye Başkanı bu sıcak ortamda Kırkpınar’a ayrı bir güzellik ve renk getirdi.
BU SU KANALIKIRKPINAR’A YATIŞMADI.
Tarihi Kırkpınar’ın yapıldığı Sarayiçi’ne Kanuni köprüsünden giriş yolu kenarındaki kirli dere Bu spor etkinliğinin görüntüsüne yakışmadı.
Köprüden geçen vatandaşların da dikkatini çeker kirliliği net olarak görülen kirli dere için önümüzdeki Kırkpınar’a kadar bir önlem alınmalı.
Ya derenin kapılı bir kanaldan geçişi sağlanmalı ya da derede gerekli temizlik yapılmalı.
Bu arada Kırkpınar girişinde sorun olan tek köprü yanından ikinci bir geçici köprünün yapılması Kırkpınar(a giriş çıkışı kolaylaştırmış.
Bu yıl Kırkpınar çevresinde izdiham da yok denecek kadar az. İnsanlarımız alana rahatlıkla girip çıkabiliyordu
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------TARİHTE DEVE HİKAYESİ
Muaviye’nin hükümdar olduğu Şam’a Irak’tan Hz. Ali taraftarı bir tüccar gelmiş.
Refakatinde dişi bir deve varmış.
Şamlı bir düzenbaz tüccarın devesine el koymuş ve “Bu deve benim kaybolan erkek devem” demiş
Iraklı, “Aman efendim bu devenin sahibi benim. Ayrıca bu deve erkek değil dişidir,
Bir yanlışlık olmalı. Lütfen onu iade ediniz” diye izah etmeye çalışmış. Ama düzenbaz Şamlıyı ikna edememiş Askerler gelmiş ve olaya el koymuş. Deve ile birlikte her ikisini ” Muaviye’ye götürmüş. Muaviye her iki tarafı dinlemiş, deveyi tetkik etmiş ardından; “bu deve erkek ve Şamlının” demiş.
Ardından, “herkes çıksın sadece Ali’nin taraftarı bu Iraklı kalsın” diye emir vermiş.
Herkes çekildikten sonra Muaviye Iraklının yüzüne aşağılarcasına şöyle bir bakmış ve ”Devenin dişi ve senin olduğunu ben dâhil burada olan herkes biliyor.
Git Ali’ye söyle; ‘Muaviye, dişi deve erkektir, erkek deve dişidir dediğinde bunu tasdik edecek on binlerce taraftara sahiptir.
Cüzdan için ölmeye hazır yüz binleri vardır.’ Demiş.
ÖZLÜ SÖZ
Herkes aynı şeyi düşünüyorsa hiç kimse fazla bir şey düşünmüyor demektir
Walter Lipmann.
FIKRA
HIRSIZI GÖREN KÖPEK HAVLAR
Bir toplantı anında kürsüye çıkan bir hatip konuşma yapıyor.
Kendisini dinleyenler arasında kısa sürede gayri meşru yollardan zengin olan büyük servet sahibi olan bir siyasetçi de var.
Konuşmacı bu tür kişileri eleştiriyor.
Herkes hatibin konuşmasını can kulağı ile izlerken, onu çekemeyen, konuşmasına tepkg gösteren siyasetçi ayağa kalkıp konuşmacıya:
"Ne havlayıp duruyorsun be adam” diye bağırır.
Hatip hiç istifini bozmadan :
-“ Ne yapayım, hırsızı gören köpek havlar” diye yanıt verir.
