Kırkpınar Yağlı güreşleri nedeniyle ülkenin dört bir yöresinden vatandaşlarımız Edirne’ye geliyor. Bu sıcak günlerde Edirne’ye gelen konuklarımıza halkımızın kentin tanıtımı konusunda görevler düşüyor.
Edirne’ye gelen vatandaşlarımıza güreş alanının tarihte bir döneme damga vurduğunu, Balkan savaşında insanlarımızın burada toplanıp aç susuz bırakıldığını, bazılarının şehit olduğunu anlatmalıyız. Kırkpınar alanı çevresinde Adalet Kasrı, Balkan Şehitliği, Geçmişi Fatih Sultan Mehmet’e kadar uzanan sarayların olduğunu belirtmeliyiz.
Selimiye’nin yapısı, Eski Caminin yazısı, Üç Şerefelinin kapısının meşhur olduğunu gelen konuklarla dostluk kurarak anlatmalıyız. Kabe’ye hacca gitmenin kısıtlandığı bir dönemde Eski Camide bu görevin yerine getirildiğinin söylendiğini anlatmalıyız.
Karaağaç Mahallemizin Lozan Anlaşması sonrası savaş tazminatı olarak Yunanlılardan geri alındığını söylemeliyiz. Çevresinden üç nehir geçen bir başka il olmadığını anlatmalıyız..
Balkan Şehitliğinde ülkenin her yöresinden on binlerce insanlarımızın isimlerinin bulunduğuna dikkat çekmeliyiz.
Selimiye Camisinin iki minaresinde üçer merdivenin olduğunu çıkış yollarının farklı olduğunu konuklara dostluk kurarak söylemeliyiz.
Hıdırlık Tabyasındaki müzenin bir tarihe damga vurduğunu muhakkak ziyaret edilmesi gereken bir yer olduğunu konuklara anlatmalıyız.
Arasta, Alipaşa Çarşısı, Bedesten Çarşısı Rüstempaşa, Ekmekçizde kervansaraylarının olduğunu göstermeliyiz. Yeniçerilerin ayaklanıp maaşlarına buçuk akçe zam istemesinden adını alan Buçuktepe ve oradaki Şükrü Paşa anıtından bahsetmeliyiz. Selimiye camii yapılışı sırasında cami yapılacak yeri satmak istemeyen sahibinin anısına cami içindeki ters lale motifinin bulunduğunu söylemeliyiz .
Bugünkü Edirne Belediye binasının Dilaver Bey tarafından Paris belediyesi benzeri olarak inşa edildiğini belirtmeliyiz. Edirne’de doğan Fatih Sultan Mehmet’in Şahi toplarını Edirne’de yaptırdığını misafirlerimize anlatmalıyız. Bu arada Fatih’in bir fermanında “İnsanlara İnancın var mı, orucun var mı, namaz kılıyor musun gibi Allah’ın soracağı sorular sormayınız. İnsanlara derdiniz var mı, bir şeye ihtiyacınınız var mı gibi kulun kula soracağı sorular sorunuz ”sözlerinin yazılı olduğu heykelinin bulunduğunu şehrimize gelen konuklarımıza anlatmalıyız..
Bu arada Edirne Belediyesinde Atatürk’ün 1930 yılında kentimize son gelişinde kaldığı odanın bulunduğunu, Belediye çevresindeki resimlerin Atanın ziyareti sırasında halkla kucaklaştığını gösteren resimler olduğunu güreş sever vatandaşlarımıza söylemeliyiz.
Bu konuda Edirneliler olarak başarılı olursak kentimizin turizmine büyük katkı sağlamış oluruz
