Edirne CHP Belediye Başkanı ve meclis üyeleri bu mahalli seçimlerde kahve turları yapmayacak.
Onun yerine evler ziyaret edilecek.
Daha önceki yıllarda genel ve mahalli seçim dönemlerinin en renkli görüntüleri siyasilerin kahve ziyaretlerinde sergilenirdi.
Bazı kahvelerde siyasilere tavır konulup konuşma yapmaları engellenmek istenir, tatsız olaylar meydana gelirdi.
Belediye Başkanı Recep Gürkan, bu mahalli seçimde kahve ziyareti yerine seçmen ile bire bir görüşmenin daha yararlı olacağını dikkate alarak ev ziyaretleri yaparak yapacağı hizmetleri vatandaşlara kendi mekanlarında anlatacak.
Bu arada kahveciler de seçim dönemlerindeki gelirlerinden mahrum kalacak.
Seçim propaganda dönemleri kahvecilerin gelirlerinin yükseldiği dönemler oluyordu.
Seçim propagandası amacıyla kahvehaneleri dolduran vatandaşlardan kahveciler de iyi gelir elde ediyorlardı. Ayrıca, kahvelerde farklı görüşte olanlar veya adaylar öğrenmek istediklerine bire bir cevaplama imkanı sağlanıyordu..
Bu uygulama ile kahvelerde siyasi propaganda CHP açısından son bulacak.
LİSTELER KESİNLEŞTİ ŞİMDİ ÇALIŞMA ZAMANI
Belediye ve il genel meclisi listelerinin kesinleşerek onaylanmasından sonra siyasi partiler meydanlara çıkacak yapacaklarını halka anlatacak.
Edirne sokakları, işyerleri ve halkın toplu olduğu pazarla bugünden sonra siyasilerin propaganda mekanı olacak.
Adayların projelerini kapsayan listeler vatandaşların eline tutuşturulacak.
Bugüne kadar hiç yüz yüze gelmeyen insanların hatırı sorulup kucaklanılacak, talepleri alınacak vaatlerde bulunulacak.
Toplum arasında bu suni yaklaşımlar yapmacık da olsa toplumun arasında kaynaşmaya neden olabilir.
Önemli olan siyasi çalışmaları bir dalaşma kavga alanına dönüştürmemek.
Edirne’de böyle bir sorun beklenmiyor.
Siyasilerimiz gibi halkımız da sağduyulu davranıp adayların propaganda yapmalarına imkan yaratacak.
Bunun sonunda seçim sandıkları yine halkın tercihini kullanacağı son nokta olacak.
BAŞKANIN UYARISINA DİKKAT!
Edirne Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Kemal Cingöz, Edirne’de esnafların durumu ve beklentiler konusunda yaptığı açıklamada konuşmasının bir bölümünde kullandığı sözler dikkate değerdi.
Cingöz,Edirne’ye komşu ülkelerden alışveriş amacıyla gelenlerin yoğun olduğu dönemi fırsat bilen Edirne dışından gelen bazı kişilerin kalitesi düşük mal pazarladığını, bunun Edirne’ye mal etmek istendiğini söyledi.
Bu tür mal satanların yakalandığını bol miktarda sahte ürünün ele geçirildiğini ifade etti.
Bu konuda çok dikkatli olmak gerekir.Piyasayı kontrol etmekle yükümlü olanlar ve esnaflarımız bu tür piyasa istismarına , Edirne’yi kötü tanıtabilecek girişimlere engel olmalı.
Edirne piyasasını fırsat bilip buradan nemalanmak isteyen üçkağıtçıların yaptığı hatalar Edirne’ye mal edilebilir.
Bu durum en çok Edirne esnafımıza zarar verir.
Onun için bu kişilere veya onlar gibi olmak isteyenlere fırsat tanınmamalı.
TOPLUM, EMEKSİZ KAZANCA ALIŞMAMALI
Çevremizde bakıyoruz eli ayağı tutan eskilerin tabiri ile taşı sıksa suyunu çıkaracak gücü olan bazı kişiler fakirlik ayağına yatıp emeksiz hayat sürüyorlar. Hiçbir zaman iş insanın ayağına kendiliğinden gelmiyor, biraz da çaba istiyor.
Özellikle günümüzde iş bulmak çok zora girdi, iş imkanları kısıtlı .Bir de insanlarımızda bir mesleği olmadığı halde yapabileceği işler için “ben her işi yapamam, benim için devlet işi olmalı” alışkanlığı var. Bölgemiz insanında bu alışkanlık devam ediyor . Bölgemizde birçok iş dalında ara eleman sıkıntısı var. İnşaatlarda ve herkesin yapabileceği ustalık istemeyen işlerde yurdumuzun başka bölgelerinden gelen insanlar çalışıyor, ekmek parasını kazanıyor bir de memleketinde ailesine para gönderiyor.
Devletin sosyal yardımından yararlanmak için çalışma yerine s tüm imkanları zorlayanlar,oradan aldıkları para ile çalışmadan geçinenlerin yolu iyi yol değildir.
Devletin de bir süre sonra buna çözüm getireceğini umuyorum. Hiçbir geliri olmayan genç dinamik insana para yardımı mı yapılıyor, bu bir emeğin karşılığında yapılmalı insanlarımız emeksiz kazanca alıştırılmamalı .
O kişi bu gelirini yaptığı işin karşılığı olduğunu kabullenmeli. Daha önceleri hizmetlerin devlet tarafından yapılması alışkanlığı vardı. Şemdi bu alışkanlık sosyal yardımlarla devam ediyor.
Köylerimizde İMECE usulü ortak çalışma sistemi vardı köylerde bazı işler köylülerin ortak çabası ile çözümleniyordu.
Bunu yadırgayanlar, cebri çalışma yöntemi olduğunu savunanlar oldu
Sonuçta bu çalışma kaldırıldı. Aslında köylerde ortaklaşa yapılacak işler olmalı. Her şey devletten ve mahalli idarelerden beklenmemeli
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
İLK KADIN VEKİL NAKİYE HANIM
Siyasi tarihimizde ilk kadın vekili Nakiye Elgün’dü
1919 yılında İstanbul’un işgalini protesto etmek amacıyla Sultanahmet alanında yapılan toplantıda Halide Edip’in yanı sıra yaptığı ateşli konuşmalarla dikkati çekti.
İstanbul Kız Öğretmen Okulunu bitiren Elgün, aynı okulda müdür yardımcılığı yaptı. Vakıf okullarının bir düzene girmesi konusunda çaba harcadı.
Cumhuriyetten sonra liselerde müdürlük, bazı kamu yarına kurumlarda üyelik ve başkanlık yaptı Üç dönem Erzurum Milletvekili seçildi.
DEVE EKRER DEĞİL DİŞİDİR.
Kufeli bir Hz. Ali taraftarı Şam'a pazara gelmiş,
Şamlı biri kendisine yaklaşıp "Bu senin bindiğin dişi deve bana aittir" diye deveye sahip çıkmış.
Halbuki deve dişi değil erkek olduğu halde "deve benimdir" diye iddiaya eden Şamlı onun dişi olduğunu söylüyormuş.
Bu durum. Muaviye'ye duyurulunca o da deve sahibi Ali taraftarı Kufeli'ye "Görülüyor ki, deve dişi değil erkektir ve senindir." demiş.
Ardından da ona demiş ki: "Devenin durumu budur ama, sen Kûfe'ye git ve Ali'ye şöyle söyle: 'Muaviye'nin yanında erkek deve ile dişi deveyi birbirinden ayıramayan ve ona bağlı on binlerce adam var" demiş.
-------------------------------------------------------
KISSADAN HİSSE:
Asırlar önce yaşanan bir olayı günümüze göre uyguladığımızda erkek deveye dişi diyebilen on milyonlarca insan yok mudur?