Geçen gün pazara gitmiştim. Şunu bunu alırken sütlü mısırlar gözüme ilişti. Koçanlar iri iri daneler sütlü ve taze idi. Hiç niyetim yokken haşlamak için aldım. Bunlar ikinci ürün olmalıydı.Tam yemelik yani.

Düşündüğüm gibi oldu. Haşladığımız mısırları tek tek yiyerek bitirdik. Tuzlayıp da yedik elbet. Tuzsuz yenmiyor haşlanmış mısır.

O arada Mısır geldi aklıma. Yalnız Mısır’mı? Lübnan , Suriye ve diğerleri…

Bilindiği gibi oralarda kaynayan kazan sönmediği gibi yönünü de belirlemedi, belirleyemedi bir türlü. Kaos kanlı canlı sürmekte. Yani bizim duvarın ötesi yangın yeri. Kıvılcımlar her an bizim bahçeye de sıçrayabilir. Kuşkular olaylar başladığından beri tedirgin bir Türkiye.

Öte yandan terör canavarı, sabırları taşırmakta. Gencecik evlatlarımız bu yüzden şehit edilmekte.Son günlerde acılarımıza acı katan olaylar tüm şiddetiyle can almakta, kan dökmekte.

Mısır’a gitmedik ama haşlanmış mısırları yedik.

Bir zamanlar Süveyş Kanalına dalmak bayağı modaydı. Meraklı raziyeler sanki marifetmiş gibi taa oralara bu amaçla gidip, döndüklerinde ağızları köpüre köpüre ve ukala tavırlarla anlatırlardı. Oysa çoğu kendi ülkesini bile henüz ve tam anlamıyla gezmemiş , tanımamıştı. Yani bizim şu yabancı hayranlığımızı bir türlü yumuşatamadık. Nedense her alanda yabancı ve özellikle Batı şeyleri tatlı gelir. Onlara karşı güttüğümüz tavır yalnızca bilim ve sanat olmalıydı.

Ha, Mısır elbette gidilecek bir yer Tarihiyle coğrafyasıyla ve öteki değerleriyle varsıl.

Yine de bir gün yolunuz ya da yolumuz düşüverir. Eğer düşerse gezip görmeniz gereken yerlere internetten bakabilirsiniz. Benim torun ödev amaçlı olsa gerek bu konuda bir çıktı hazırlamış Baktım ortalıkta duruyor. Alıp sakladım. Bir gün yazarım bunları diye. Kısmet bu güne imiş demek ki:

 “Kahire şehri (Mısır’ın başkenti),Turistik açıdan bir çok ziyaret edilecek noktanın yer aldığı Kahire şehri Unesco’nun Dünya Mirası listesinde bulunmaktadır. Kahire şehrine gidildiğinde gezilecek yerler arasında Mısır Ulusal Müzesi,Giza Piramitleri, Tutankamo’nun hazinesinin bulunduğu Kahire Ulusal Müzesi, Nil Nehri, Keops, Kefren, Mikerinos, İskenderiye,İskenderiye Kütüphanesi, Greko Roman Müzesi, Sakara Pramitleri, Kahire Kulesi,Ölüler şehri gezilecek diğer yerlerdir.”

Şimdi karar verme zamanı:

İster haşlanmış mısır yiyin, közlenmişi de olabilir.

İster Mısır’ı ziyarete gidin. Ancak bu aralar gitmeseniz daha iyi

Ne isterseniz onu yapın ama öncelikle ülkemizi gezin. Yalnızlığı yaşamasın güzel ülkemiz!.. Aynı anda dört mevsimi yaşayan ve yaşatan böyle bir ülke, nereye giderseniz gidin, bulamazsınız. Gereken önemi verseydik zamanında bu ülke en gelişmiş ülkelerden olurdu. Kimseye özenmez, kimseden bi şey beklemezdik o zaman. Kendi ülkendi kendi yağımızla kavrulmanın hazzını yaşardık

AŞKIN ÇİÇEKLİĞİNDE

Gül açarlı çekmecelerde, renklar kavmi bedesyen

Parmak uçları pırıl pırıl nergisli

Durgun ve vurgun eser, Istırancalı poyrazdan,

Karlı gözleriyle kış, Ay tutulmasına el eder

Apar topar duraklarında aşkın

Çakıllar bile çiçeklenir sabırsızca

Nerdesin goncaları, açmasa da olur be yüreğim

İçeriksiz bir selam sana, Karadeniz al benili

Tuna boylarından kopar gelir Balkan kökenli

Özlemleri Selanikli

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.