Muhalefet etmek, bir anlamda doğruyu bulmaya yardım etmektir de.

Yanlışı tespit edip, olası pişmanlığı sonradan yaşamamak için bir kez daha düşünerek karar vermeye yönlendirmek ve yardım etmektir.

Ama siyasette ki muhalefet maalesef bu safihana düşüncelere dayanmıyor maalesef.

Sırf muhalefet etmek adına, doğru olduğu kesin bilinen bir konu hakkında olumsuz görüş belirtilebiliyor.

Peki, amaç ve gaye ne?

Karşısındaki rakibi güç durumda bırakmak tabiî ki.

Karmaşa yaratarak kafaları karıştırmak için yapılabiliyor çok zaman.

Bu sadece partiler arasında değil, parti içi mücadelelerde de var.

Hatta daha da fazla.

Çünkü Parti içi muhalefete malzeme daha fazla çünkü ayni partide birlikte olmuş kişiler birbirinin doğrularını ve yanlışlarını daha fazla biliyorlar.

Şu günlerde bazı partilerde seçimleri yaklaşıyor olması adayların da birbiri hakkında bazı söylem ve ithamları beraberinde getiriyor.

Özel yaşamlar bile gündeme getirilip karşı tarafı yıkma hesapları yapılabiliyor.

Ticari manada haksız kazanç hatta yolsuzluk olarak gösterilme gayreti gösterilen kazançların bile dile getiriliyor olması olayı siyasi mücadeleden çok çirkin bir saldırı havasına sokabiliyor.

Muhalefet etmek en doğal bir haktır ve doğru yapıldığında gerekli olan bir eylemdir de.

Muhalefetsiz bir iktidar olmaz ve olmamalıdır da.

Bu Hükümet oluşumu yani Millet Vakiliği içinde böyle, Belediye Başkanlıkları içinde böyle, Muhtarlık içinde böyle hatta Dernek Başkanlıkları için dahi böyledir ve olmalıdır.

Benim en çok merak ettiğim ve yadırgadığım konu da şu; ne zaman ki birisi siyasi bir mücadeleye girip bir yere talip oluyor, bu güne kadar hakkında en ufak bir söylenti olmayan, yanlışlığı veya kötülüğü dile getirilmeyen kişi bir anda dünyanın en kötü insanı olarak lanse edilmeye başlıyor.

Peki, sen bunları biliyordun da neden bu güne kadar sustun ve sesini çıkarmadın da o kişi aday olduktan sonra akla hayale gelmeyen suçlamaları döktürüp duruyorsun?.

O zaman da inandırıcı olmuyor tabiî ki o iddialar.

Dediğim gibi başta CHP olmak üzere bu yılın son aylarında başlayıp,2020 nin başlarında devam edecek olan teşkilat seçimleri hayata geçecek.

CHP de İl ve İlçe Başkanlıkları için adaylar bırakın isim açıklamayı çalışmalara bile başladılar.

Geçtiğimiz günlerdeki bir yazımda da değindiğim gibi eski CHP lilerden oluşan bir grup şu anda sessiz ve derinden oldukça bilinçli bir çalışma yürütüyor.

Hatta bırakın Merkezdeki çalışmaları ilçelerde dahi gruplar çalışmalarını sürdürüyorlar.

Çok doğal ve olması gereken eylemler bunlar.

Ama şu anda bu tecrübeli ve deneyimli grupların sergilediği tavırlar ve çalışma şekilleri gibi tüm adayların ve aday yakınlarının da ayni duyarlılık içinde olmaları gerekir.

Atatürk’ün Partisinin mensubu olmak kolay değil elbette.

Tabiî ki lafla Atatürkçü olmanın ötesinde onu yaşayan onun eylem ve söylemlerini kendine şiar edinen, onun görmek istediği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmak için uğraş verip gayret gösterenlerden bahsediyorum.

Sanırım böyle insanların varlığının fazlalığı Tek Başına İktidar özlemi ile yanıp tutuşan CHP yi istenilen ve arzulanan noktaya getirip sonuca ulaştıracaktır.

Benden söylemesi tabii ki…

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.