İnsan olmak bizim elimizde olmayan bir tecellidir.

Yüce Yaradan İnsan olmayı nasip etmişse insandan doğar ve insan olarak dünyaya gelirsin.Yok, seni hayvan olarak yaratmayı nasip etmişse de bir hayvandan dünyaya gelir ve hayvan olarak yaşarsın.

Bu tecelli insanın elinde olmayan ve yüce Allah tarafından kararı verilip gerçekleşmiş olaylardır.

İnsanoğlu doğuşu ile ilgili hiçbir tasarrufa ve tercihe sahip olmamasına rağmen, daha sonra yaşamı içerisinde gerekli olan güzel hasletlere ve kazanımlara sahip olmada yetki sahibi olur.

İyi insan olmak, erdemli insan olmak, vefalı ve kadirşinas insan olmak konusunda karakteristik yapısına katkı verme ve iyi yönde destekleme gibi haklara sahiptir.

Yani karakterini terbiye etme ve doğru yolda hareket edecek duruma getirme konusunda Allahın kendisine bahşetmiş olduğu meziyetleri kullanmak suretiyle başarılı olabilir.

Erdemli ve vefalı insan olmak belki de yaşamımız süresince almamız gereken en önemli kazanımlardır bana göre.

Şu kısacık dünyada dünya mihnetleri ile boğuşurken birde sağındakini solundakini kırmanın ve onlara vefasız tavırlar sergilemenin anlamı yoktur ve olmamalıdır da.

Terbiye ve hayâ sahibi insanların yapmaması hatta bırakın tevessül etmeyi akıllarına bile getirmemesi gereken melanetli düşüncelerdir.

İyi geçinmek ve dosthane yaşamaktan daha güzel ve anlamlı ne olabilir ki?

Küçücük çıkarlar uğruna birbirini kırarak düşman olmanın kime yararı olmuştur bu güne kadar.

Elbette yaşamımızda rekabet ve yarışmalar olacaktır.

Birbirinden üstün olma, herkesin elde etme özgürlüğü olan makamlara ulaşma konusunda çekişmeler yaşanacaktır.

Ama hepside ahlak kuralları içinde ve erdemli insanlara yakışır biçimde olmalıdır.

Düne kadar dost olduğun, önünden aykırı geçmediğin, her türlü destek ve yardımı gördüğün bir insanın yanından ayrılabilirsin,düşüncelerine ters geldiği ve başka birinin düşüncelerini daha ehven gördüğün için onun saflarına da geçmiş olabilirsin.

Ama erdemli ve vefalı bir insan örneği göstererek nankörlük etmeyeceksin..

İnsanın bir başkasını tercih etmesinden ve onun saflarında yer almasından daha doğal bir durum olamaz.

Elbette yıllarca birlikte olduğun ve yanından ayrılmadığın ve hayatında çok önemli kazanımlar elde etmende etken olmuş birini terk etmiş ve başka bir cenahta yer almış olabilirsin.

Doğaldır da.

Ama yıllarca kahraman gördüğün ve baba gibi sevdiğini söylediğin insan ile ilgili olumsuz sözleri en son söyleyecek kişi sen olmalısın.

Hatta hiç konuşmayan kişi sen olmalısın.

Seçim dönemleri rekabet ve çekişmenin yaşandığı, kazanma hırsı ile olmaması gereken tutum ve davranışların ortaya çıktığı günler olduğu için bu tür hatalı davranışları görmek te mümkün olur ve doğal kabul edilir.

Ama benim anlatmak istediğim bir Eğitimci ve 29 yıllık Öğretmenlik yaşantımın gereği olarak hatırlatmak gereğini hissettiğim konuları yaşam biçimi haline getirmeye çalışan kişilerin hareketlerini doğal kabul etmek zordur.

Çünkü erdemli, vefalı ve nankörlükten uzak karakter yapısına sahip olanların yapmaması gereken davranışlar ve söylenmemesi gereken sözler olduğu için anımsatmak ve doğru olan yaklaşıma çekmek istedim bazı kardeşleri.

Yeni yeni siyasi partiler kuruluyor ve birçok kişi saf değiştiriyor.

Bunları hatırlatırken bu konuda gördüğüm bazı normal olmayan davranışlara hatta muhatap olduğum için bu konuları kaleme aldım bu gün.

Benim için tüm siyasetçiler bu ülkeye bu şehre hizmet etme anlamında fedakârlık yapmaya soyunmuş insanlar olarak makbul insanlardır ve hepsini sevip sayıyorum.

Ama geçmişte babasıyla dost olduğum ve kader birliği ettiğim oğlumdan küçük bir insan gözümün içine baka baka selam vermeden çıkıp gidiyorsa,ve siz ondan beklemediğiniz hatta yakıştıramadığınız bu davranış ile sukut-u hayale uğruyorsanız işte o zaman öğretmenliğinizi ve uyarıcılığınızı hatırlamanız gerekir diyerek yazmalısınız.

Çünkü İnsan olmak Başkan olmaktan çok daha önemlidir hayatta.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.