Bir dini bayramımızı  daha geride bıraktık 

Gelecek bayrama ya kısmet,kim öle kim kala.Eski coşkulu  bayram günlerinin güzelliklerini  hatırlayınca o günleri özlememek mümkün değil.

Şimdi bakıyorum toplumda  eski bayram günleri  heyecanı yok.Bayram sıradan günler gibi gelip geçiyor.

Akrabalar eş dostlar arasında bayramlaşmalar çok  azaldığı gibi apartmanlarda aynı çatı altında  yaşayanlar da komşuları ile bayramlaşmıyor.

Daha önceki yıllarda komşu ziyaretine gidip bayram hediyesi alan çocuklar da yok artık.

Gençler bayram günlerinde dahi internet ve bilgisayarın başında vakit geçiriyor.

Toplumun büyük kısmı özellikle gençlerin elinden telefon ve tablet eksik olmuyor.

Günlük yaşamdan,doğa güzelliklerinden iyice  uzaklaştık.

Bu mübarek günlerde aileler arasında bayramlaşma trafiği de azaldı.

Bayram tatilinden yararlanan birçok aile soluğu yakınlarından uzak tatil yörelerinde geçiriyor.

Anne babası ve diğer yakınları ile bayramlaşmayı bir telefon mesajı ile geçiştiriyor.Gelişen teknoloji toplumumuzu gelenek ve göreneklerinden de uzaklaştırdı.

Özellikle gençlerimizi adeta esir aldı .

Bu bağımlılık toplumu nereye götürecek onu da zamanla göreceğiz.

----------------------

BAYRAM GÜNLERİNİN GÜZELLİKLERİNİ UNUTTUK

Dini bayram günlerimiz toplum arasında dostluk bağlarını pekiştiren, kırgınlık ve dargınlıkları gideren günler olarak bilinir.

Dini bayramlara ilgisizlik ,bayramların bu kutsal amacını da yok etti.

Bakıyoruz, böyle bayram günlerinde özellikle kadınlara yönelik şiddet  artarak devam ediyor.Aileler arası kavga eksilmiyor  çoğalıyor.

Bu gidiş ulusumuzun asırlardır bir arada dostça yaşamasının en önemli unsuru olan kardeşlik bağlarını da zedeliyor.

Birbirinden güzel  bizleri birbirimize bağlayan  geleneklerimiz teknolojiye yenik düşüyor.

Dilerim,  toplumda aklı selim hakim olur da bu  halkımızın  tutkusu haline gelen alışkanlık son bulur.

İnsanların birbiri ile dostlukları sevgi ve muhabbetleri ön plana çıkar.

Bugünkü Kurban bayramındaki durgunluk,sessizlik bana eski coşkulu bayram günlerini hatırlattı.

Nerede o coşkulu toplumun birbiri ile kucaklaştığı şen şakrak geçen  bayram günleri  diyerek o günlere özlemimi  belirtmek istedim.

-----------------------

MEZARLIKLARA ZİYARET YOĞUNDU

Dini bayram günlerinin vazgeçilmez geleneklerinden biri de mezarlık ziyaretleri oluyor.Yakınlarını toprağa verenler böyle günlerde  ölen yakınlarının kabirlerini ziyaret edip dua ederek  özlemlerini  gideriyor.Bakımsız mezarlar düzenli hale getiriliyor.Böylece her insanın sonunda gideceği yer olan mezarlıklarla yaşamın geçici olduğu, herkesin sonunda  gideceği yerin yine toprak olduğu ,bu dünyadan göç edenlerin mezarları başında hatırlanmış oluyor.

İşte böyle acı tatlı anıları  ve ailelerin yakınlarına kavuşamama özlemleriyle geçen  bir dini bayramımızı da geride bıraktık.

Gelecek dini bayrama uzun süre var .Yine bu ölümcül mikrobun yeniden yaygınlaştığı  bir ortamda o bayramı göremeyenlerimiz de olacak….

----------------

FIKRA

BEN ZATEN HİÇİM

Osmanlı sadrazamlarından Talat paşa Neyzen Tevfik’e memurluk teklif eder.

Neyzen Talat paşanın bu teklifi karşısında şu cevabı verir.

-“Memur olunca ne olacağım.?”

Talat paşa:

“Önce memur olacaksın,sonra şef, daha sonra müdür olacaksın” diye memurluğun aşamasını saydıktan sonra:

Neyzen:

“sonra” der.

Talat paşa:

“Hiç” der.

Neyzen Talat paşaya dönerek  şunları söyler:

“Ben bugün de Hiç’im.”Hiç olmak için bunca sıkıntıya ne gerek var”.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.