Nurullah ATAÇ’tan bir süre önce söz etmiştim. Günce adlı yapıtını okumuş ve etkilenmiştim. Öz Türkçe düşkünlüğü, çok ilginç gelmişti bana. Bazı tilcikleri (Kelimeleri) kendi üretmiş ve o yapıtında kullanmıştı. Örnekler de vermiştim. Dilimizin özleşmesine karşı duranlarla da boğuşmuştu. Yani kendine özgü bir insan. Bence okuyun o günceleri.

Öteki yapıtlarına göz attım sonra. Biri (OKURUMA MEKTUPLAR) beni benden alıp nerelere götürdü bir bilseniz?

Çanakkale öğretmen okulunda öğrenciydim. Edebiyat öğretmenimiz: Mehmet AYDIN. Kısa bir süre önce yitirdiğimiz AYDIN meğer şair ve yazarmış. Elliye yakın yapıt bıraktı ve öyle göç eyledi.

Kendisine rahmet diliyorum bir kez daha. İncecik sesi, etkili anlatımı bu gün bile anılarımı süsler. Daha sonraları tanıştık. Mektuplaştık ve kitaplaştık. Birkaç kez görüştük de…

Aydın öğretmenim dersini anlatır ve okumamızı istediği kitapları söylerdi. İşte sık sık söylediği kitaplardan biri “OKURUMA MEKTUPLAR”dı.

Kaç yıl sonra akılıma geliverdi ATAÇ’ın “Günce” yaptını okurken. O yapıtı gidip teslim ettim ve “Okuruma Mektuplar”ı aldım. Böylece, yıllar öncesinin önerisini yıllar sonra yerine getirmiş oldum. O yapıtı okuyorum şimdilerde. Bitmesine çok az kaldı. Alıp okuduğum için mutlu hissediyorum kendimi.

Yazımın başlığını bu nedenle öyle koydum.

Bu iki kitap da İl Halk Kütüphanemizde var…

Kitap gibisi var mı? Kitapsız kalmayın.O en yakın ve en önemli arkadaştır. Yalnızlığınıza arkadaş olur, sessizliğin sesi olur.

Koronalı günlerde kitapçılarımız eskiye göre daha çok kitap satıldığını açıkladılar. Bu beni sevindirdi elbet. Ama salgın günleri olmasaydı ve bu denli can kaybı oluşmasaydı daha çok sevinebilirdim doğrusu. Buruk bir sevinç yaşadığımı söyleyebilirim.Yeter ki, korono olayı bitsin…Hala kurallara uymakta yarar var…

KİMSE/SİZ

Göle uçtu kafesim

İçindeyken kuşlarım

Savrulan son harman yerinde

Buluverdim kendimi

Aç ve açıkta değildi

Kalemimin yazma/sı

Beni-bana esmeyi

Yazarken al basması

Kentin gece yaşamı

Bolu Dağı sisi

İçinden su içen bulanık

Irmaklarım

Kedinin kuyruğu kopuk-kırbaç

Perdelerde yel

Pencerelerde göz

İstanbul Ankara arası

Bir uçar bin solarım

Yüzümün rengine döner

Kimse/siz kıraçlarım

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.