Şiirin dar sokaklarında

Yorgun argın çiçeklenince terli emekler

Bir yarış başlar mevsimler ötesinden sessizce

Yine ortalıkta dolaşır soyu tükenmiş dinolar

Şarkıları yoğurur türküleri yakardı zamanın limanında

Rumeli’de küllenen özlemlerin yaz önünde

Kırışık buruşuk sevgi dolu elleriyle söyleşir

Çocuklarını salarken uçurtmaların gökyüzüne

Şimdilerde şu kan gölleri ne-demeye

Kimi ekmek bulamaz kimi yemek beğenmez

Döşeklerinde kedi tırnağı köpek terlikleri

Bir toprak tencere bir bakır güğüm

Taşlıklarda bekleşirken emir erleri

Bahçede badem erik zerdali el ele

Açınca gülümserdi dallarda pembe beyaz

Damda mart kedisi söyleşileri ve bahar

Bizim sokağın ve mahallenin delisi

Bir yanık şarkıda nal toplar yine

Köyden çocuklar süt taşırken eşek sırtında

Sığırlar geçerdi her akşamüstü sokaktan

Ağustos böcekleri seslenirdi Çömlek tepeden

Şimdilerde sit alanı oldu o sokak yalın ayak

O ahşap evin yerinde yeller esiyor sessizce

Özlemine söz geçirmez olunca pancurlar

Kel kafamda beyazlamış tel tel anılar

Nereye gitti o güzelim yıllar, şimdi nerdeler

Birer birer kapanıyor artık perdeler

Azala azala çoğaldı eski yok sinemalar

 “Giderek artıyor yalnızlığımız” demişti

Yol geçen hanında eski ozanlar

Anlayın artık ne aşk kaldı ne ömür ne bir dizi

Bir mermer taş bekliyor o yerde bizi

N.T

Köylülerin pankratlarında yazılanlar.” Trakyamı cehenneme çevirme”,”Elektiriğin bedeli canım olmasın”; “Ne termik ne kömür Efe ister uzun ömür”,

Kırklareli’ne yapılmak istenen kömürlü termik santral’e karşı o bölgenin köylülerinin tepkisi bunlar. Ve diyorlar ki santral yerine salça fabrikası yapsınlar.

Gazete haberinden bir başka bölüm: “Çeşit çeşit sebze ve meyvenin yetiştiği bölgede kurulacak santral, yaratacağı hava kirliliği, tüketeceği yer altı suyu ve neden olabileceği asit yağmurları ile bölgedeki tarım olumsuz etkilenecek. Santral da kullanılacak linyite, çevre ve sağlık için tehlikeli bir ağır metal olan cıva bulunuyor.”

Ve diyor ki bölgede yaşayanlar; santralin kurulacağı alanlar verimli ovalarımızdır. Öyle verimli ki; “ insan eksen, insan çıkar” Ve son sözleri, “Başka yer mi yok?”

Not: bu bilgileri Cumhuriyet’ten aktardım.

Trakya’nın korunması elbette önemli. Bir Trakya insanı olarak bunu ben de istiyorum; Evet:”Başka yer mi yok?”

-------------------------------------

Son günlerde Uzunköprü ve Samsun’ Ulu Önder Atatürk heykellerine kirli eller saldırdı. Bu yeni değil. Yıllardır böyle şeyler olmakta.

Bu saldırıların amacı ne olursa olsun utanç verici. Saygısızlık ve Türk

ulusuna hakaret. Şehitlerimize ve Kurtuluş Savaşımıza hakaret. Ama ne yaparsanız yapın. O’ Nu Ulusumuzun içinden atamazsınız. Çünkü O yüreklerimizde.

Sınır kenti Edirne’mizin başına gelenlerin sonuncusu. Yunanlıların giysileri ve ayakkabılarını da çıkararak sınırlarımıza itmesi sonucu 19 göçmenin donarak canından olması… Onların insan ve can oldukları yunan halkının vicdanlarını sızlatmıyor mu?

İnsanlık öldü mü yoksa?

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.