kaçak bahis

deneme bonusu

casino siteleri

canlı bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

bahis siteleri

porno izle

Şairlere yönelik söylenenler acımasız oluyor bazen. Bunlardan biri şudur: “Şair sözü elbette ki yalandır!.”

Genel anlamda yapıştırılmak istenen şey “hayalci” yaftasıdır. Din kitaplarında bile şairlerin suçlandığı ya da küçümsendiği söylenir.

 “GÜNCEL SANAT” Dergisi bu sayısında (17) Dosya konusu olarak M. Demirel Babacanoğlu’na yer vermiş. Onun için yazanların yazıları, kendi yazdıkları yazı öykü ve şiirlerinden örnekler sunmuş. Yaşam öyküsü de ver elbet.

Bir çok edebiyat dergilerinin çıkarılması için hem ürün hem uğraş vermiş. Bunlardan biri de :AYKIRI SANAT Dergisi. Uzun süre yayımlandı. Bir süre önce parasal zorlamalar yüzünden kapatılır bu dergi.

Yıllardır yazışırız Babacanoğlu ile. Kitaplar gider gelir.

Meslekten biri olan arkadaşımla zaten aynı kuşaktan ve yaşıt gibiyiz. Son gönderdiği ve öykülerinden oluşan TEPEDEKİ EV yapıtını okumuş ve bir şeyler yazmıştım.

Dergide o yazımdan bir alıntı da yapılmış:

“…Yedi öyküden oluşan bu yapıtı bir solukta okudum. Yaşlı bir adam, çocukluğuna dönerek anımsadıkları öyküleştiriliyor. Tadı damakta kalan öyküler bunlar. Kitabı bitirene kadar ben de çocukluğuma döndüm.”

Her insan zaman zaman da olsa çocukluk yıllarını anımsar. Ancak o çocuk artık ben değilim. Bu bilinçte olmak da önemli. Daha yakından bir örnek. Bir yıl önceki, on yıl önceki, hatta ve hatta dünkü ben şimdiki ben miyim?

Ozan 1944 doğumlu.. Karahisarlı’nın İncirgediği köyünde dünyaya gelmiş. Anlayacağınız o bir Çukurova sevdalısı. Her yatılı okuyan öğretmen gibi o da çok gezmiş Belirtmemiş ama , ben kendimden biliyorum; çok sıkıntılar çekmiştir.

Yayınlanmış kitaplarının sayısı onu geçiyor. Ödülleri ve üyelikleri ve andıçları var.

M. Demirel Babacanoğlu’nu uzaktan da olsa tanıyordum. GÜNCEL SANAT Dergisi sayesinde bilgilerim genişledi ve derinleşti. Bir yerlerde karşılaşsak tanırım artık sanıyorum.

Kendini uzun uzun anlatmış, tanıtmış. Bakın,10. ve son bölümde neler söylemiş. Bana göre bu söylem çok kişinin söyleyebileceği şeyler değil:

“Toplumcu gerçekçi yazın akımını izlemekteyim.İnsan, yaşam, toplum için yazıyorum. Bütün varlıkların barış içinde olmasını istiyorum Sıra insanı değilim, bütün insanları eşit görmek istiyorum. Savaştan, iki ve çok yüzlülerden hoşlanmıyorum. Silahın gerçeğini, oyuncağını üretenleri kınıyorum. Silahsız bir dünya diliyorum. “Silah/lan / ma” adlı kitabımı bunun için yazdım.Herkesin işi olsun. Ne aldatan ne aldanan olsun. Hortumculuk kalksın. Hırsıza, arsıza yüz verilmesin.”

Bunları söylüyor ozanımız. İçten ve derinden haykırıyor.

9. Bölümde de üç satırdan oluşan bir deyiş yer almakta:

Aşık oldum, hiç sevgilim olmadı.

Evliyim ikisi kız, dört çocuğum var.

Adana’da oturmaktayım.

Başarılı ve sağlıklı bir yaşam diliyorum akranıma.

Böylece onu sizler de benim gibi ve en az benim kadar tanımış oldunuz.

ETV'de canlı müzik ve şiir programı: 5 Ocak Saat 21'de... Katılımcılar: Ali AKARTÜRK, Necdet  TEZCAN,  ÖZLEM Ağırgan, Gülhis BİLGENOĞLU, Suzan  TEZCAN...  Duyurulur.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.