kaçak bahis

deneme bonusu

casino siteleri

canlı bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

bahis siteleri

porno izle

İşçilerin haklarını en kararlı şekilde ,emeklerinin karşılığını alması için savunma görevi, yetki aldıkları iş alanında faaliyet gösteren sendikalar üstlenir.

Dünyanın her demokratik ülkesinde sendikalar yöneticilere ve sermayeye karşı emekten yana faaliyetlerini sürdürür. Her ortamda bu ilkeleri savunurlar.

Bizdeki bazı sarı sendikalarda olduğu gibi işçi hakkını savunmak yerine işveren temsilciliğine savunan her alanda onlardan yana tavır alan sendikalar var.

Demokratik kuralların emeğe saygının geçerli olduğu ülkelerde bu tür sendikalar ilgi görmez, yetki alamaz

Ne acıdır ki çalışanların haklarını yeterince alamadığı son yıllarda bazı işçi sendikaları adeta işveren sendikası konumuna geldi. İşçiden yana olması gereken bazı sendikalar da bu kervana katıldı. İşçi haklarını savunur gibi görünenler ise emek sömürüsünün gündemde olduğu zamanlarda seslerini çıkarama cesaretini gösteremiyor, tırsıp bir kenara çekiliyor.

Bırakınız çalışanın hakkını savunmayı bu konuda açıklama yapmak, emeği savunmak isteyenlere karşı da tavır koyuyorlar. O nedenle son yıllarda sendikalı işçi sayısı daha önceki yıllara oranla onda bir oranından fazla azaldı.

Günümüzde işçi haklarını savunması gereken işçi örgütlerinin etkinlikleri de yok denecek kadar azaldı.

Bu alanda emekten yana faaliyet göstermesi gereken sendikalar iş dallarında yeterli etkinliği gösteremiyor

Daha önceki yıllarda hangi federasyona bağlı olursa olsun 1. Mayıs İşçi Bayramında ve diğer ortak hak arama ortamında bir araya gelip emekçilerin gücünü gösteren sendikalar kendi çabası ile hak arama yerine işverenin vereceği haklarla yetinir duruma geldi.

Bakıyorsunuz işçi haklarını savunmada önder olduğunu savunan bir sendika bir iş yerde işverene kesin tavrın koymada bu alanda aslan kesildiği halde aynı sendika bazı yerde “ne verilirse kabulümdür” diyor.

Bazı sarı sendikalar ise hakkını arayan emekçilere karşı tavır koyup işveren şakşakçılığına soyunuyor.

------

VARLIĞI İLE YOKLUĞU BELLİ DEĞİL

Bu ortamda emekçilerin hakkını savunmak mümkün mü.? Bazı yayın organları hak arayan emekçilerin bu yasal hakkını sabote etmek, saptırmak istiyor. Emeği ile geçinenler böyle açmazla karşı karşıya. Sendikaların ise varlığı ile yokluğu belli değil, Güçleri her geçen yıl azalıyor. Sendika yöneticileri her zaman kendilerini işverene karşı güvence altına alıyor, iş garantileri var .

Yasal haklar işçilere çok görülmemeli. Sendikalaşmak bu alanda hak mücadelesi vermek her demokrasi ile idare edilen ülkelerde çalışanların vazgeçilmez hakkıdır.

İşçiler her ortamda ülkesinin kalkınması için emek harcayan bu konuda fedakarlık gösteren önemli bir halk kesimidir. Onların yasalara karşı gelme diye bir amaçları olamaz ve olmamalıdır. Bu görevin eksiksiz yapılması emeği temsil eden sendikaların en önemli görevidir.

Sendika ağalarının aldığı yüksek ücretleri iyi yaşam koşulları iş garantileri ,işçilerin imkanları ile sağlanır. Sendikalar bunu sorumluluğu içinde olmalı. Yoksa o koltukta oturmalarının bir anlamı olmaz…….

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.