Bölgemizde özellikle esnaflarımızın ve tarım kesimi  geçim zorluğu  çekiyor.Gelirleri giderlerini karşılamıyor.Sorunu halkla konuştuğunuzda  bir dokunun bin ah işitiyorsunuz.

Kahvelerde arkadaş toplantılarında şikayetin ise bini bir para. Kimse bu konuyu enine boyuna irdeleme  sebeplerini araştırma gereğini duymuyor.Sadece ilgili  kurumlarını ve siyasileri suçlayarak sorunların çözüme kavuşmayacağını ,bunun için çaba harcamanın gerekli, olduğunu kabullenemiyoruz.

Avrupa ülkelerinde de bu kesimlerin sorunları var.Oralarda nasıl çözüm aranıyor,gerektiğinde toplu olarak yasalar kapsamında yetkilileri uyarıyor.

Biz  bu  alışkanlığı kazanamadık.Meslek kuruluşlarımızın üst yöneticileri ise bu sıcak günleri ya deniz kenarında vücutlarını kızartarak,ya da olanlara ,tabanlarının sorunlarına kulaklarını kapatarak geçiştirmek istiyor.

Onlar sadece koltuklarını koruma peşinde. Bu konuyu Edirne Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanımıza ilettim.Bölgede halkın ekonomik  durumu konusunda bilgi almak istedim.Onun da yapabileceği bir şey yok.

Tabanını ilgisizliği ile tepede görevlilerin vurdum duymazlığından yakındı.Peki sonuç ne olacak dendiğinde bir çözüm önerisi yok.

 Olanları sinema seyreder gibi  izleyip “ah- vah “diye yakınarak bir yere varılmaz.

Bu arada işçi kesimini temsilcisi olan sendikalarımız ne dorumda.Şöyle arşivleri karıştırdığınızda  sendikalarımızın bir açıklamasını,işçilerin sorunlarını dile getirdiğini göremezsiniz.

Diğer meslek kurum temsilcilerinde görülen  duyarsızlık onlar için de geçerli.Bazı sektörlerde ekonomik nedenlerle sorunlar büyüyor.Özelikle tekstil sektörü açmazda .İşçiler kara kara düşünüyor.Sendikaların bu konuda tepkisini göremiyoruz.

Bölgemizde en çok isdihdam yaratan bir  sektör kentimizde uzaklaşırsa  bölgemizdeki işsizlik sayısı daha da artacak.Bu sorunlar ara bir medyada konuşma yaparak çözümlenmiyor.Ekonomik sorunların giderilmesi  ancak  bu alanda mağdur olanların yasal kapsamında tavırlarını koymakla giderilir.

Ülkemizde bu alanda tepkilere tanık oluyoruz.Hiç bir hak mücadele etmeden kazanılmıyor.Halkımız ın gerçeği anlamadığı ,sorunları kahve sohbetlerinde dile getirdikleri sürece biz bu açmazla baş başa olacağız.

Bugüne kadar birbirine rakip olan sendika federasyonlarının hak aramada bir araya gelmesi olumlu  gelişme.Sorumluların dikkatini çekecek bir gelişme.

-----------------

FIKRA

KEDİNİN ÇANAĞI

Böyle sıcak bir günde çok susayan bir adam,bir yalının kapısın çalar:

“Çok susadım içecek su bulamadımBana bir bardak su verir misiniz?

”Kapıyı açan hizmetçi  kısa bir tereddütten sonra:

“İstersen ayran vereyim ”der.

Biraz sonra bir çanak ayran getirir.Adam ayranı iştahla içer.

Hizmetçi:

“İstersen daha da getireyim mi ?” der.

“Zahmet olur yavrum”

“Hayır ne zahmeti ayranın içine  zaten fare düştü nasıl olsa  dökecektik”

Bu cevap üzerine adam hiddetle elindeki çanağı yere atarak kırar. Bunu üzerine hizmetçi  feryadı basar:

“Hanım,hanım kapıdaki adam kedinin çanağını kırdı.”  

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.