Baharı yaşamadan yaz geldi diye söylenmiyoruz bu yıl.

Gerçekten de İlkbaharı yaşadığımız yıllar nadirdir Edirne’mizde.

Bir den sıcaklar basar ve daha mayıs ayının başında öf pöf demeye başlarız sıcaklardan.

Ama bu yıl böyle olmadı.

Nisan ve Mayıs aylarının yağışlı ve tam bir ilkbahar özelliğinde geçmesi hem tarımsal kazanç anlamında hem de eğlenme ve kış monotonluğunu atabilme anlamında çok yararlı oldu.

Maşallah buğdaylar deniz gibi dalgalanıyor.

Bahar yağmurları ve yağmur sonrasında ortaya çıkan güneş otları ve mahsulleri adeta azdırdı.

Tabiî ki çiftçilerimizin yüzü de gülüyor.

Onların yüzü gülünce de herkesin yüzü gülüyor elbette.

Dememişler mi, “çiftçide varsa herkeste var, çiftçide yoksa kimse de yok” diye.

Aynen öyle.

Şu anda her kesimde yaşanan sıkıntının baş kaynağı bana göre çiftçinin durumunun bozuk oluşu.

Ben olayın diğer boyutunu ele almak istiyorum bu gün.

Yani, baharın getirdiği moral ve mutluluktan bahsetmek istiyorum.

Baharı doyasıya yaşıyoruz dedim ya, bunu yaşayan tüm canlılar tabiî ki.

Bitkiler, hayvanlar ve insanlar bahar ile birlikte canlanıyor.

Doğanın şekli değişiyor bir anda.

Bitkilerde ve ağaçlarda kolayca gözlenen bu olumlu değişimi hayvanlarda da görmek mümkün elbette.

Hani derler ya, söğüde su yürüdü artık diye.

İşte baharın gelişi de bu aslında.

Ya insanlar.

Kanı hızlanıyor insanların.

Hani ihtiyarı bile delikanlı duygusu yaşar hale geliyor bazen.

Gençler adeta enerji küpü olmuşlar ve arkadaşlıkların ve sevgililiklerin doruğunda yaşıyorlar adeta.

Hepside şen şakrak ve neşe dolu.

Yeni yeni sıcaklar kendini hissettirmeye başladı bir iki gündür.

Ama olsun, bu kadar bahar yaşadı ya Edirne, o da yeter.

Hemen hemen bir aydan beri tüm nehir kenarları, piknik yerleri aileler ile dolup taşıyor.

Mangalını kapan pikniğe.

Çok büyük bir kış yaşanmamış olsa bile bu süreçte evde bağımlı kalınması bile insanı bunaltıyor kış aylarında.

Bu kadar güzel bir bahar yaşamış olmamıza rağmen bu iki günlük sıcaktan şikâyet eder hale gelebiliyoruz hemen.

Hani, manda cinsi gibi ne sıcağa, ne de soğuğa tahammülümüz var.

Güzel bir İlkbaharın ardından inşallah güzel bir yaz da yaşarız.

Önemli olan sağlık afiyet içinde olabilmek.

Kırkpınar organizasyonu ile ilgili çalışmalarda başladı sanırım.

Edirne için, hatta ülkemiz için büyük önem taşıyan bu organizasyon için düğmeye basılmış olması isabetli olmuş.

Kırkpınar bizim görücüye çıktığımız, ülkemizin ve dünyanın birçok ülkesinin insanlarının buluşacağı bu güreş organizasyonunda Edirne olarak sergileyeceğimiz performans, reklâm ve tanıtım anlamında bize büyük kazanımlar sağlayacaktır.

Her Edirnelinin bu çok önemli organizasyonda görevi olduğunu unutmaması gerekir.

Kırkpınar sadece Belediyenin değil, sadece CHP nin ve CHP linin değil, tüm Edirne’nin ve Edirnelilerindir.

Kırkpınar ile ilgili birçok yazımız ve Televizyon Programlarımız olacak ve bu önemli Organizasyonumuzu en iyi bir şekilde tanıtmaya çalışacağız ilerleyen günlerde.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.